Günümüzde kullanılan teknolojik ürünlerin en büyük eksikliğinin batarya teknoloji olduğunu biliyoruz. Akıllı telefonların, tabletlerin ve dizüstü bilgisayarların pil süresi; elektrikli otomobillerin ise menzili bir hayli az. Önceki haberlerimizde de bu konunun üzerinde durmuştuk. Hatta Tesla Motors’un bu sorunun üstünden gelmek için Panasonic ile işbirliği yaparak Gigafactory’yi inşa ettiğine tanık olduk.326
Kaliforniya Üniversitesi araştırmacıları ise Gigafactory’yi beklemeden, günümüzde kullanılan bataryalardan yaklaşık 400 kat daha dayanıklı batarya geliştirdi, üstelik yanlışlıkla…
İddiaya göre araştırmacılar Reginald Penner ve Mya Le Thai, elektrolit jelinin içinde lityum değil altın nanotel kullandı. Bu nanotelin yüzbinlerce kez şarj edilebileceği keşfedildi. Böylece farkında olmadan büyük bir buluşa imza attılar.
Çiftin açıklamasına göre bu nanoteller, bataryadaki elektrotların yüzey alanını artırıyor ve bu nedenle kırılgan bir yapıya bürünüyor. Bu nedenle belli bir kullanım süresinden sonra çatlamaya başlıyor. Fakat bu bahsettiğimiz sürede batarya yaklaşık 200,000 kez şarj edilebiliyor. Bildiğimiz gibi hali hazırdan kullanılan Lityum-iyon bataryalar ortalama 5,000 – 7,000 kez şarj edilebiliyor (tabii o da en iyi ihtimalle). Bu açıdan baktığımızda icat edilen yeni bataryanın ne denli uzun ömürlü olduğunu anlayabiliriz.
Bu bataryanın seri üretime geçirilerek tüm insanların kullanımına sunulması önündeki tek engel ise altın nanotelin yüksek maliyeti. Bu nedenle geniş kitlelere ulaştırılması zorlaşıyor. Araştırmacılar şimdi nanotel yerine daha ucuz bir materyal olan nikeli kullanarak aynı neticeyi almayı umuyor.Bu bataryanın seri üretime geçirilerek tüm insanların kullanımına sunulması önündeki tek engel ise altın nanotelin yüksek maliyeti. Bu nedenle geniş kitlelere ulaştırılması zorlaşıyor. Araştırmacılar şimdi nanotel yerine daha ucuz bir materyal olan nikeli kullanarak aynı neticeyi almayı umuyor.