Parmak izi, suçun türünü gösteriyor

Araştırma
Delice, parmakların uç kısımlarında bulunan kıvrımların oluşturduğu parmak izlerinin benzersiz ve değişmez olduğunu hatırlattı. Parmak izlerinin değerli bir kimliklendirme aracı olduğunu ve farklı ala...
EMOJİLE

Delice, parmakların uç kısımlarında bulunan kıvrımların oluşturduğu parmak izlerinin benzersiz ve değişmez olduğunu hatırlattı.

Parmak izlerinin değerli bir kimliklendirme aracı olduğunu ve farklı alanlarda kullanıldığını belirten Delice, “Parmak izleri hamileliğin 13 ila 19. haftalarında oluşmaya başlıyor. Parmak izi oluşumuna annenin genetik yapısı, aldığı kimyasallar, beslenme şekli hatta amniyon sıvısı ve fetüsün anne karnında duruşu da etki ediyor” dedi.

Parmak izlerinin gösterdikleri farklı şekilsel özelliklere göre Wirbel (halka), Ulnar (ilmik), Ark (yelken), Lasso (kement) ve Radyal olmak üzere beş ayrı kategoride incelendiğini ifade eden Delice, “İnsanın iki elindeki 10 parmağa ait izlerin şekilleri birbirinden farklı olabilir. Dünyada kaydedilmiş tüm parmak izlerinin oransal dağılımlarının yüzde 65’i Ulnar, yüzde 30’u Wirbel ve yüzde 5’i Ark ve diğer türler şeklinde olduğu tahmin edilmektedir” diye konuştu.

Yapılan çalışmaların çok çeşitli olduğunu fakat parmak izi çeşitliliğine göre suçluluğun tasnif edilip edilmeyeceği ile ilgili bir araştırma yapılmadığını fark ettiklerini söyleyen Delice, şöyle devam etti:

Yeniakit’in haberine göre “Ali Duman ve Şaban Ali Özel ile bu konuda araştırma yaptık. Parmak izine göre suç tasnifi yapmak biyolojik suç teorilerinin bir parçasıdır. Bugüne kadar pek çok suç teorisi, suçluluğu ve suçu açıklamaya çalışmıştır. Klasik suç teorisine göre, her insan özgür iradesiyle suçtan elde edeceği faydayı suçun risklerinden çok görürse suç işler. Psikolojik suç teorisine göre, insanın psikolojik gelişimi sırasında yaşadığı olumsuzluklar suça yatkın olur. Sosyolojik suç teorisine göre, insanlar başka bireyler ve toplumla ilişkileri sırasında olumsuzluk yaşamışsa suça yatkın olur. Biyolojik suç teorileri de insanların biyolojik yapılarına göre suça yakın ya da uzak olabileceğini belirtiyor.”