Kyoto’ya Resmen Taraf Oluyoruz

Doğal Yaşam
İklim değişikliği, çağın en büyük ve en karmaşık meselelerinden biri olarak insanlığın karşısında duruyor. Kıtlık ve çölleşmeyi beraberinde getiren bu sorun, uluslararası ortak güç ve dayanışmayı gere...
EMOJİLE

İklim değişikliği, çağın en büyük ve en karmaşık meselelerinden biri olarak insanlığın karşısında duruyor. Kıtlık ve çölleşmeyi beraberinde getiren bu sorun, uluslararası ortak güç ve dayanışmayı gerekli kılıyor. Türkiye, iklim değişikliğine yol açan sera gazlarının atmosfere yayılmasını azaltmayı amaçlayan Birleşmiş Milletler (BM) Kyoto Ptotokolü’ne taraf olmaya hazırlanıyor. 

BM’deki 90 günlük askı süresi 26 Ağustos’ta dolan Türk hükümeti, karar ilan edilmeden çevre tedbirlerini oluşturmaya başladı. İstanbul’da dün başlayan ‘Küresel Isınma Konferansı’ açılışında konuşan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bakanlıklarının Kyoto Protokolü’ne uyum için aldıkları tedbirleri açıkladı.

Veysel Eroğlu, henüz taraf olunmasa da bakanlık olarak 2008 yılı başından bu yana Kyoto kriterlerine uygun ulusal eylem planları oluşturduklarını kaydetti. Eroğlu protokol için, "Türkiye kendi özel şartlarının elverdiği ölçüde adaletli bir katkı yapmakta isteklidir. Düşük karbon emisyonuna geçiş için kayıpsız hedefleri uygulamayı planlamaktadır. Bu teknoloji transferi ve uluslararası mali destekle olabilir." dedi. Çöplerden çıkan metan gazının sera etkisinin karbondioksite göre 21 kat daha fazla olduğuna dikkat çeken Bakan Eroğlu, ülkemizde halen nüfusun yarısına hizmet veren 38 düzenli katı atık depolama tesisi bulunduğunu belirtti. 2012’ye kadar bu tesislerin sayısını 114’e çıkarıp nüfusun yüzde 76’sının çöplerini buralarda bertaraf edilir hale getireceklerini vurguladı.

KARARLARI ÇEVRECİLERLE ALACAĞIZ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da Türkiye’nin, yıllık ithalatının yüzde 21’ine karşılık gelen 38-40 milyar dolar değerinde petrol ve doğalgaz satın aldığını söyledi. Hidrojen enerjisinin karbon kaynaklı petrol ve doğalgazın yerini alabilmesi için ondan daha ucuz hale gelmesi gerektiğine işaret eden Yıldız, karbondioksit emisyonunu azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına önem verdiklerini ifade etti. Çevre ve büyümenin birbirine engel olmadan yürüyebilmesi için uygulayacakları politikayı şöyle açıkladı: "Çevre tedbiri veya enerji kaynağı konusunda proje üretirken enerji ve çevreden arkadaşların bulunduğu bir karar mekanizması ile çalışmak istiyoruz."

150 MİLYON İNSAN GÖÇ EDECEK

Uluslararası Hidrojen Enerji Ajansı Başkanı Prof. Dr. Nejat Veziroğlu ise küresel ısınmanın etkilerine dikkat çekti. Veziroğlu, "Güney ve kuzey buzulları eriyor. Bir sürü ada devleti ve Maldivler bu yüzyıl sonunda yok olacak. Bangladeş ve Hollanda gibi ülkeler deniz seviyesinin yükselmesinden çok çekecek. Yaklaşık 150 milyon kişi 6 kıtadan taşınmak zorunda kalacak. Bu yüzyıl sonunda deniz seviyesi bir metre artacak." diye konuştu.

KYOTO PROTOKOLÜ HAYATIMIZA NELER GETİRECEK?

Türkiye, karbondioksit salınımını azaltmak için çimento ve demir çelik tesislerinde ileri teknoloji kullanacak. Sanayide temiz üretime geçiş desteklenecek. Yakıt teknolojisi geliştirilecek, biyoyakıt kullanımı ve eski araçların trafikten çekilmesi sağlanacak. Raylı sistemler yaygınlaştırılarak toplu taşıma teşvik edilecek. Yenilenebilir enerji kaynakları desteklenecek. Sulamada yağmurlama ve damlama sistemi kullanılacak.

  • Universitas terbaik Tapanuli
  • tutorial dan tips zeverix.com
  • https://insidesumatera.com/
  • https://prediksi-gopay178.com/
  • https://margasari.desa.id/
  • https://sendangkulon.desa.id/