1991 yılında İtalyan Alpleri’nde bulunan 5300 yıllık mağara adamı Otzi’nin üzerinde çalışan bilimadamları, cesedin yaralarında alyuvar hücreleri bulmayı başardı.
Kan hücreleri çok kolay bozulduğu için bu denli eski örneklerde normalde kan örneği bulmak mümkün olmuyordu.
Otzi üzerinde yapılan ilk incelemelerde de kan kalıntısına rastlanmamıştı.
Royal Society Interface adlı dergide yayınlanan araştıma Otzi’yi mükemmel bir biçimde muhafaza eden koşullar sayesinde ölümünden kısa bir süre önce akan kanının da korunmuş olduğunu ortaya çıkardı.
Otzi’nin kanı şimdiye dek elde edilmiş en eski kan örneği.
Ve bu bulgu dünyanın en eski cinayeti olarak adlandırılan hikayede yeni bir ipucu.
Otzi bir kaç doğa yürüyüşçüsü tarafından sırtına bir ok saplı şekilde bulunduğundan beri bilim adamları mağara adamının ölümünün detaylarını ortaya çıkartmaya çalışıyor.
Otzi’nin ölmeden önce yediği son yemek de tespit edildi.
Mağara adamının ölümüyle ilgili en önemli tartışmalardan biri de cesedin keşfedildiği noktada mı öldüğü.
Bazı uzmanlar Otzi’nin bulunduğu yere başkaları tarafından gömüldüğüne inanıyor.
Şubat ayında Eurac Mumya Enstitüsü’nden Albert Zink ve ekibi Otzi’nin gen haritasının tamamını yayınladı.
Daha önce Lancet’de yayınlanan bir araştırma Otzi’nin elinde hemoglobin bulunduğunu ortaya koymuştu.
Hemoglobin alyuvar hücrelerinde bulunan bir protein.
Ancak bilim adamları kan hücrelerinin bozulduğuna ve hemoglobinden öte bir bulguya ulaşamayacaklarına inanıyorlardı.
Prof Zink ve meslekdaşları Almanya’daki Darmstadt Üniversitesi’nden bilim adamlarıyla ortaklaşa gerçekleştirdikleri çalışmada Otzi’nin yarasının çevresindeki dokuyu atomik güç mikroskopisi adlı teknikle inceledi.
İnceleme sonucunda bilim adamları Otzi’nin yarasında bulunan hücrelerin halka şeklinde olduğunu gördü.
Alyuvar hücreleri mikroskop altında halka şeklinde görülüyor.
Araştırmayı gerçekleştiren bilim adamları kan hücrelerini bulmakta kullandıkları tekniklerin gelecekte çağraş cinayetlerin aydınlatılmasında da kullanılabileceğini düşünüyor.
BBC TÜRKÇE