Her ne kadar soğuk, puslu ve karanlık mevsim olan kışı yaşıyor olsak da; moda sınır tanımaz etkisi ile canlı renklere yer veriyor. Vitrinler ışıltılı ve rengârenk.
Kışın vazgeçilmezleri siyah, gri ve kahve tonları kadar dikkatimizi çeken petrol, kırmızı, narçiçeği, mor ve neon renkleri oluyor. Başkalarının üzerinde görüp beğendiğimiz fakat bir türlü kendi kıyafetimize uyarlayamadığımız ya da kullanmaktan çekindiğimiz canlı ve parlak renkler sizi bir anda çok şık da yapabilir rüküş de…
80’lerin ruhunun moda olduğu 2010’da ayakkabıdan çizmeye, elbiseden kazaklara kadar birçok ayrıntıda parlak renklerin kullanıldığını görebilirsiniz. Şimdiye kadar bildiğimiz sıradan kesimler sadece farklı renkleri ile tarz oluştururken bizler hâlâ gri, siyah ve kahvelere bağımlı kış mevsimini yaşıyor olmamalıyız. Üstelik genç yaşlarında canlı renkleri kullanmayı sevmeyen birçok kişide ilerleyen yaşlarda zevk ve tercihlerde değişim görülüyorken… Yaş ilerledikçe daha canlı ve parlak renklere olan ilgi artıyor. Fakat çevreden gelecek tepkileri göze alamayan hanımların birçoğu soluk mat renkleri giysilerinde tercih ediyor. Oysaki parlak renkleri doğru kombinasyonlarla kullandığınız takdirde hem yaşınıza uygun hem de çevrenizin takdirini kazanacak şıklıkta giyinmek mümkün.
Her renk her yaşta giyilebilir. Ama şıklık adına dikkat edilmesi gereken nokta, uyumlu renkleri doğru oranda kullanmayı becerebilmektir. Kırmızı sadece 18’li yaşların tekelinde değil. Yahut mor renkli giysiler sokak modası takipçilerinin dışındakilere yasaklanmış değil. O halde görüp de beğendiğiniz, alıp da giyemediğiniz renkli giysilere bir el atalım.
Dengeli renkler: İlk olarak yapmamız gereken her rengin diğeriyle uyumuna karar vermek olmalıdır. Çünkü her renk birbiriyle aynı uyumu göstermez. Birlikte kullanıldığında çok çirkin ve rüküş durabilecek renkleri asla aynı kombinasyonlarda kullanmamak gerekir. Bunlardan biri siyah ile kahverenginin birlikteliğidir. Her ne kadar doğru tonları bir araya geldiğinde itici olmuyorsa bile bu renk tonlarını birlikte kullanabilmek için canlı tonlarda üçüncü bir renge (narçiçeği, canlı yeşiller veya gece mavisi vs.) ihtiyaç duyulur. Birbirini tamamlayan renkler dengeli bir şekilde kullanıldığında uzun yıllar cesaret edip de giyemediğiniz parlak renklerin bir anda çok şık görünmesi kaçınılmaz olur.
Farklı renk tonlarını bir arada deneyerek şimdiye kadar birlikte kullanmaktan kaçındığınız tonların aslında çok zarif durabildiğini fark edebilirsiniz. Kırmızı ile turuncu, lacivert ile yeşil, pembe ile narçiçeği, elektrik mavisi ile limonküfü, petrol ile kahve, mor ile bebe mavisi, mürdüm ile lacivert, somon ile kahverengi ve daha birçok renk birbiri ile doğru tonları belirlendiğinde çok şık durabilecek renklerdir.
Canlı renkleri kullanırken dikkat etmeniz gereken diğer bir kural ise; canlı ve parlak renkleri giysinizin alt bölümünden ziyade üst bölümlerinde tercih etmelisiniz.
Örneğin fuşya bir pantolon yerine fuşya bir gömlek giymek çok daha zarif ve şık görünmenize yardımcı olurken yüzünüzü çevreleyen bu canlı renk sayesinde çok daha canlı ve renkli bir yüze sahip olabilirsiniz. Üstelik pantolon, etek gibi alt giysilerde koyu renk kullanmak bacak ve basen bölgenizin daha ince görünmesine yardımcı olur.
İddialı olarak görülen canlı renkleri büyük alanlarda değil de daha küçük alanlarda kullanmak kaliteli giyim anlayışınızı destekleyecektir. Belki bir aksesuar ya da giysinizin bir detayı ile parlak renkleri hayatınıza dahil edebilirsiniz. Renk bloklarının moda olduğu bu sezonda stilinize uygun olduğunu düşündüğünüz parlak renklerde bir elbise ya da saten bluzları deneyebilirsiniz.
Narçiçeği, mor, elektrik mavileri ve orman yeşillerini bu sezon çok moda olan kadife ve trikolarda kullanmak daha kolaydır. Tüylü kumaşlar canlı renkleri kışlık duruşu ile pasifize edebilir. İddialı görünümünü ortadan kaldırdığı için bu tip renkleri kazak, uzun hırka, yelek gibi örgü giysilerde tercih ederek giysilerinizi kombinleyebilirsiniz.
Renkler soğuk (dinlendirici ve rahatlatıcı etkisi olan mavi, yeşil) ve sıcak renkler (hemen fark edilen ve canlı renkler kırmızı, sarı, turuncu) olarak ikiye ayrılır.
Giyeceğiniz giysinin rengine karar verirken bırakmak istediğiniz etkiye de karar veriyorsunuz demektir.
Koyu ve mat renklerdeki giysinizi canlı renklerde tercih ettiğiniz aksesuarınız ile hareketlendirebilirsiniz. Şal, fular, ceket mendili, kravat, gösterişli küpeler, uzun ve iri boncuklu parlak kolyeler, rengârenk ayakkabı ve çantalar bir anda giysinizin stilini değiştirip görüntünüzü enerjik yapabilir.
Canlı renkleri seçerken ten renginize uygun olanlarına öncelik verebilirsiniz. Esmerler gece mavilerini, sarışınlar kırmızıları, kızıllar yeşilleri, kumrallar narçiçeği tonlarını çok güzel taşır. Buna rağmen aynı renklerin farklı tonlarını denemekten kaçınmayın.
Giysiniz çok canlı ve iddialı bir renk ise mutlaka dikkat çekmeyen pasif bir renk ile kombininizi tamamlayın. Örneğin denim pantolonlar ve ceketler ya da koyu gri ve siyah tonları ile şık birleşimler yapabilirsiniz.
Yaşınız ne olursa olsun, tercih edeceğiniz doğru kombinli renkli giysiler ile giyim tarzınızla hem kendinizi çok daha güzel ve şık hissedebilirsiniz. Yeter ki parlak renk oranını abartmayın. Kasvetli ve puslu renklere bağımlı yaşamaktan kurtulun, ama her ne olursa olsun renklerdeki dengeyi kaçırmamaya özen gösterin.