Hazırlayan: Fazilet Bayır
Fransız Rivierası’nın Monte Carlo, La Spezia, Cannes gibi popüler şehirlerinden biri Nice. Palmiyelerle süslenmiş dünyanın en güzel sahil şeritlerinden birine sahip olan bu cennet köşesi, sporun ve kültürün buluştuğu sayılı şehirlerden biri. Adı gibi hoş bir kent burası.
Nice’nin geçmişi M.Ö. 2000’li yıllara dayanıyor. Nice, M.Ö. 350’lerde Marsilya’dan gelen Yunanlılar tarafından koloniye dönüştürülmüş. Nice ismini, Yunan Mitolojisi‘ndeki zafer tanrıçası Nike’den almış. Cenova Birliği’ne katılan, ardından Emevilerin istilasına uğrayan kenti Osmanlılar almak istemiş. 1543’te Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki donanma Nice’i kuşatsa da ele geçirememiş. 1860’da Nice’nin yönetimi Fransa’ya geçmiş. 1900 yılında elektrikli tramvayın çalışmaya başlaması ile bölge kısa sürede hızlı bir değişim sürecine girmiş. Sadece Fransızlar değil, bu hızlı değişim sonrası İngiliz asilzadeler de Nice’e yerleşmeye başlamışlar. Kısacık bir tarihi bilgiden sonra size harikulade şehirlerden biri olan Nice’i anlatmaya başlayabilirim.
FRANSIZ RİVİERASI’NIN GÖZ BEBEĞİ
Akdeniz ikliminin tüm sıcaklığı ile sardığı bir şehir Nice. Monacco-Monte Carlo yolculuğu öncesinde uğradım bu şehre. Güneydoğu Fransa’nın Akdeniz sahilinde yer alan Nice adı gibi hoş bir tatil şehri. Güneydoğu Fransa ve Kuzeybatı İtalya’nın Akdeniz kıyılarında yer alan Fransız Rivierası olarak da bilinen Cote d’Azur’un merkezinde yer alıyor Nice.
Şehre girişimde bir bisiklet maratonun ortasında buldum kendimi. Akdeniz’in berrak maviliğini sol yanımıza alıp, aracımızla bir süre eşlik ettik pedal çeviren sporculara. Deniz, kumsal ve denize paralel yol boyunca uzanan serin palmiyeler. Pırıl pırıl bir kent burası. Seyir halindeyken bile etrafınızı temaşa ederken bunu görebiliyorsunuz. Fransız Rivierası’nın önemli tatil merkezlerinden biri olan Nice, bu özelliği ve muhteşem doğası ile birçok sportif ve kültürel etkinliğin adresi.
Fransız jet sosyetesinin tatil merkezlerinden biri olan Nice, dünyanın en güzel sahil şeritlerinden birine sahip. Tüm senenin yorgunluğunu yurt dışında atmak istiyorsanız, tatili kum, güneş ve deniz olarak tanımlıyorsanız gelmeniz gereken yerlerden birisi de burası. Hem sadece sahil keyfi için değil, alın bir bisiklet, denizle beraber akın gidin palmiyeli caddelerde. Yüzmek bir yana, koşun, yürüyün, hiçbir şey yapmıyorsanız da oturun keyifle izleyin Nice’i. Anlattıklarıma bakıp da sadece yazın canlanan kışın ise durağan olan bir yer sanmayın Nice’i. Şu mevsimde bile ince bir montla gezebileceğiniz bu sahil şehrinde kongre turizmi çok yaygın. Kongre ve seminer turizmi Nice’nin en önemli geçim kaynaklarından biri. Bu yüzden yaz-kış dolu bu şehir, Fransa’nın ikinci büyük turizm şehri.
GÖZDE ŞEHİRLERE GÜNÜBİRLİK GEZİ İMKANI
Nice’nin en güzel özelliği en ünlü tatil merkezlerine günübirlik karayolu ve trenle ulaşım imkânlarının olması. Yani Fransız Rivierası’na gittiğinizde göçünüzü Nice’e atın, yerleşin güzelce. Sonra binin otobüse ya da trene gidin, Monaco, Monte Carlo, Cannes’a gidin, gezin sonra tekrar dönün Nice’e. St. Paul de Vence ve Port Grimaud haricindeki tüm bölgelere Gare SNCF Nice‘den trenle gidebilirsiniz. Otobüsler, Nice’te Gare Routiere‘den kalkıyor. Hem daha hesaplı hem konaklayacak yer bakımından daha zengin Nice. Nice’de aşağı yukarı her bütçeye hitap edecek otelleri bulabilmeniz mümkün. Makul fiyatlarla alışveriş yapacağınız birçok yerde var Nice’de.
MASSENA MEYDANI’NDAN, PALMİYELİ KORDON GEZİSİNE
Tabi bu gezilere başlamadan önce çeşit çeşit güzellikleri bir potada eriten Nice’de sağlam bir gezi yapmanız lazım. Peki, bu şehirde nereleri gezebiliriz diye sorarsanız önünüzde birçok seçeneğiniz var. Nüfusu bir milyonun üzerindeki bu şehrin merkezi Places’ın fıskiyeleri ile ünlü Massena Meydanı’nda gezini için start alabilirsiniz. Bu meydanda, birbirinden farklı ürünlerin olduğu, alışveriş yapabileceğiniz lüks ve salaş dükkânları, kafeleri ve restoranları bulacaksınız. Bu meydandan sahil boyunca havalimanına kadar uzanan Promenade des Anglais isimli bir kordon bulunmakta. Meydandan hevesinizi aldıktan sonra palmiyelerle süslü bu kordonda keyifli bir şekilde yürüyüşünüzü yapabilirsiniz.
PANORAMİK SEYİRLERİN KEYFİ NİCE’TE YAŞANIR
Nice’de çok sayıda park ve bahçe bulunuyor. Şehirde 150’nin üzerinde göl ve çeşme, on beş civarında da plaj var. Castel Plajı ve Baie des Anges plajları Nice’nin en güzel plajlarından. Nice’in mevsimsel ve bölgesel atmosferi de çok sayıda spor aktivitesi için uygun. Nice’de rafting, tracking, motor sporları, avcılık, dağcılık ve çeşitli su sporları ve bunun gibi birçok spor yapılabiliyor. Sporcular için tam bir kamp alanı olan Nice, sunduğu imkânlarla dünyanın farklı yerlerinde yaşayan sporcuların da gözdesi.
Nice’nin insanı kendine hayran bırakan tabiatını gözlemlemek isterseniz Le Parc du Chateau isimli parkı mutlaka görmelisiniz. Parktaki su vahası, çeşmesi ve farklı bitkileri görebilirsiniz. Ama parkın, en önemli özelliği şehri izleyebileceğiniz en güzel noktalardan birine kurulmuş olması. Nice şehrinin ve birbiri arasında eşit mesafeler olan teknelerin tabiat ile bütünleşen güzelliğini hafızanıza kaydetmek istiyorsanız, Baie des Anges plajını panoramik olarak izlemenin keyfine varmak istiyorsanız bu parkı kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Parktaysanız ve vakit akşam vaktiyse seyir keyfiniz tavan yapacaktır. Nice’in bitki çeşitliliğini görebileceğiniz en donanımlı yerlerden biri de Colline du Chateu isimli botanik bahçesi. Bu bahçede enfes görüntüsü ile bir şelale sizi karşılıyor. Fotoğraf çekebilmeniz için çok güzel bir mekân burası. Havaalanı yakınlarındaki botanik bahçesi, tropik bitkileri ve bahçe içerisindeki sevimli olmasalar da minik canlılarla (sürüngenler gibi) sevdiklerinizle hoş zaman geçirilebileceğiniz bir mekân.
Nice’te, panoramik manzara için sahilden kalkan mini trenle yakınlardaki Mount Boron’a çıkabiliyorsunuz. Nice’ten karayoluyla 1,5 saat uzaktaki, 2 bin metrelik Isola 2000’ kışın kayak cenneti, yazınsa yürüyüş merkezi. Bu mevsimde giderseniz eğer dünyanın tatil cennetlerinden biri olan Nice’in yakınındaki bu kayak merkezine de gitmenizi tavsiye ederim. Ağaç evlerin ve otellerin olduğu bu kayak merkezi sunduğu imkânlarla ziyaretçilerine güzel bir kış tatili vaat ediyor.
NİCE’TEKİ OSMANLI İZLERİ
Vieux Nice şehrin ilk kurulduğu yer, buraya eski Nice de deniliyor. Şehrin tarihi zenginliğinin büyük bir kısmı burada yer alıyor. Eski Nice, Ortaçağ‘dan kalma tarihi dokusu ile özellikle öğleden sonra ve akşam saatlerinde, küçük dükkânları, otantik restoranları, kilise meydanlarına açılan dar sokakları, kafeleri, eğlence kulüpleri ile turistlerin uğrak yeri. Yüzyıllar öncesine bir yolculuk yaptığınızı hissedeceksiniz burada. Kentin sevimli köhneliği üzerine kurulmuş rengarenk meyve şekerlemeleri ile dolu Pazar tezgahları, çiçek kokusunun akın ettiği sokakları bambaşka bir zamanı teneffüs ettirecek sizlere. Tabi eğer nostaljiyi ve eski şehirlerin o yaşanmışlıklarıyla dolu, olgun güzelliğini seviyorsanız eğer.
Eski Nice’de yürürken bir köşelerde bir yerde Osmanlı kuşatmasından kalan bir duvara iliştirilmiş gülleyi görebilmeniz de mümkün. Bu güllenin Barbaros Hayrettin Paşa’nın toplarından atıldığı rivayet edilmekte. Osmanlı’ya dair bir gülleyi görmek bile insanı gururlandırıyor. Keşke Hayrettin Paşa fethedeymiş diyorum içimden. En azından vize derdi olmazdı.
Nice aynı zamanda cengâverliği ile ünlü, Fatih Sultan Mehmet karakterini taşıdığı söylenegelen Cem Sultan’ın sürgün edildiği yerlerden biri. 1924 yılında Osmanlı hanedanı mensuplarının sürüldüğü yer olmuş. Şimdi yazları dünyanın farklı farklı memleketlerinden gelenlerle dolup taşan bu güzel şehir, bir zamanlar açık hava mahpushanesiymiş. Buraları görünce, sürgünün o kadar da kötü bir şey olmadığını düşünmeye başladım ister istemez.
(DEVAM EDECEK)