Küçükçekmece CNN Türk’ün Yüzlerini Ağırladı

Mesleki Eğitim
Küçükçekmece Belediyesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen “Televizyon Gazeteciliği Seminerleri 4. haftasında CNN Türk’ün yüzlerini, iletişim fakültesi...
EMOJİLE

Küçükçekmece Belediyesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen “Televizyon Gazeteciliği Seminerleri 4. haftasında CNN Türk’ün yüzlerini, iletişim fakültesi öğrencileriyle biraraya getirdi. Bu kapsamda Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’ne haber spikerleri Özge Uzun ve Burak Törün konuk oldu.

Sunuculuğunu F.S.M Vakıf Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Genel Koordinatörü Soner Örnekol’un yaptığı söyleşide ; Uzun ve Törün, öğrencileri; haber, haber yayınlarına hazırlık, dijital mecra, günümüzde medya ve spikerlik mesleği ile ilgili olarak bilgilendirdi. Ünlü spiker Özge Uzun, yaptığı açıklamalarla bazı kadın spikerleri adeta topa tuttu.

SOSYAL MEDYAYI ÖNEMSİYORUM

Medyanın günümüzde farklı çizgilere sahip bir sektör haline geldiğine dikkat çeken Özge
Uzun, “Günümüzde her ne kadar özgür gazetecilikten bahsedilse de bu pek mümkün değil. Dokuz
kere düşünüp bir kere konuşmamız gerekiyor. Sosyal medyayı bu açıdan önemsiyorum. Gizli saklı bir şey kalmıyor. Twitter artık TV’den gazeteden çok daha önemli bir iletişim aracı haline geldi. İnternet gazeteciliği ve televizyonculuğunun popüleritesinden sonra elimizi boyayan, kokusunu sevdiğimiz gazeteler 10 yıldan sonra müzelerdeki yerini alacak” diye konuştu.

GAZETECİLİK ; EŞİT MESAFEYİ GEREKTİRİR

Uzun, kendisinin mesleki anlamda yorumcu değil, anlatıcı olduğunun altını çizerek, “ Yorum katmadan günün haberlerini anlatmaya çalışıyorum. Benim kitlem her kesimden. Birilerini rencide edecek yorumlar yaparsam, mesleğim adına yanlış olur. Özellikle rencide etme ve kalp kırmaya, hakarete varan yorumlara karşıyım ve dikkatliyim. O yüzden her kesime eşit mesafede durmak zorundayım. Gazeteciliğin getirdiği ana fikir budur.” Dedi.

MEDYA; ACIMASIZ BİR SEKTÖR

Medyanın acımasız bir sektör olduğunu ifade eden Uzun, “ Keşke her öğrenci mezun olduğu anda bir medya kuruluşuna adım atabilse. Ama sektörde o kadar büyük bir rekabet ve az istihdam var ki, çok acımasız. Medyada çalışanların yüzde 50’si iletişim fakültesi mezunu değil. Bunlara bende dahilim. Bu sektörde boynuz kulağı geçer gururu ve ayak kaydırma savaşları hakim. Ben bu konuda şanslıydım. Yolum NTV’de Oğuz Aksever’le kesişti ve mesleki anlamda bana çok yardımcı oldu. Ama artık onun gibi adamlar çok az. Bu anlamda bu sektörde çalışacak arkadaşların sağlam sinirlere sahip olmanız gerekir” dedi.

NEREDEN GELDİĞİMİ UNUTMUYORUM

Kariyer sürecinde yaşadığı birtakım zorlukları öğrencilerle paylaşan Uzun, mesleki anlamda kendisi için en önemli kriteri şöyle açıkladı : “Ben bugünlere gelene dek zorlu yollardan geçtim ve hiçbir zaman nereden geldiğimi unutmadım. Sizler de unutmayın. Böyle devam ettiğinizde, birileri sizin üzerinize oyunlar da oynasa da, ayağınızı da kaydırmaya çalışsa asla düşmezsiniz. Hayatıma hep bunun farkında olarak devam ediyorum ve kendimi bu konuda bazı meslektaşlarımdan farklı buluyorum.” diye konuştu.

UZUN’DAN KADIN MESLEKTAŞLARINA GÖNDERME

Ünlü spiker, Türkiye’de kadın spikerlerin yanlış bir bakış açısıyla değerlendirildiğini söyleyerek, “33 yaşımdayım. Benim için ideal bir yaş. Ancak maalesef Türkiye’de kadın; ekranda genç, alımlı, güzel olmak zorunda. Bizde ekranda kadının ince görünmesi önemli. Böyle bir faşizm var.” diyerek, konuyla ilgili medya yöneticilerini eleştirdi. Uzun, “ Şu anda da bazı kadın spikerler kendilerini devire devire, göstere göstere haber sunuyorlar. Sektöre yeni başlayan bazı genç bayan arkadaşlarım da nasıl olduğunu anlamadığım biçimde hızla yükseliyor. Bu yükselmelerin örneklerini gördükçe nedenini yavaş yavaş anlamaya başladım.” diyerek, bazı genç meslektaşlarına gönderme yaptı.

ALTIN BİLEZİĞİNİZİ KOLUNUZA TAKIN

Uzun, anlattıklarından ders alınması gerektiğini vurgulayarak, “Özellikle bu sektörde çalışan ve çalışacak olan kadınlar, ayaklarınızı sıkı ve sağlam basın. O zaman kimse sizi deviremez. İyi haberci olursunuz ve insanlar size yaklaşırken korkarlar. Gelecek için, altın bileziğinizi kolunuza takın.”diyerek, kız öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

HABERCİLİK YAPMAK İSTEMİYORUM

Bundan sonraki meslek yaşamında habercilik yapmak istemediğini ifade eden Uzun, “ Ben özel bir çocuk annesiyim, engelli bir oğlum var. İnsan başına gelmeden bilemez nasıl bir şey olduğunu. Çok zor bir durum. Oğlumu yanımda görenler yazık diyor, vah vah ediyor. Kendi çocuklarını saklıyor. Biz Türk toplumu olarak merhametli olduğumuzu düşünüyoruz ama hiçte merhametli değiliz. Mesleğimin devamında engelliler ile ilgili projelerde yer alarak, köşe yazıları yazarak haberciliğin bu alanına kaymak istiyorum. “dedi.

CANLI YAYIN VE ÖZGÜVENİ ANLATTI

Konuklu haber bültenleri ve kamera arkası konularında öğrencileri bilgilendiren Burak Törün ise seminerde, samimi ve eğlenceli anlatımıyla ilgi odağı oldu. Törün, ekran yüzlerinin öncelikle özgüven sahibi olması gerektiğini ifade ederek, “ Özgüven öyle bir konu ki, ilköğretim müfredatına ders olarak konulması gerekir. Kamera karşısındaki kişi egosuyla barışık olmalı.”diyerek, zor durumlarda kendi hayatında uyguladığı güç duruşunun tekniğinin formülünü öğrencilerle paylaştı.

KADIN SPİKERLERE BİR ELEŞTİRİ DE TÖRÜN’DEN

Öğrencilere canlı yayın tecrübelerini de anlatan Törü, kadın spikerleri eleştirerek, “ Haber spikeri içten olmalı, sade olmalı. Sıcak olmalı. Haber sunucusu tavus kuşu modeli saç, kıpkırmızı bir ruj yada dekolteyle izleyici karşısına çıkmamalı. Pek çok haber kanalı sunucularını ayakta kullanıyor. Haberden çok haberci dikkat çekiyor. Ben bültenlerde çok şık olmayı tercih etmediğim gibi, dört dörtlük bir ses tonu kullanmaktan da yana değilim.”diye konuştu.

  • Universitas terbaik Tapanuli
  • tutorial dan tips zeverix.com
  • https://insidesumatera.com/
  • https://prediksi-gopay178.com/
  • https://margasari.desa.id/
  • https://sendangkulon.desa.id/