Hamilelikte Kadının Ruh Hali
Anne adayları, hamileliğin ilk dönemlerinde yalnızca bedenlerindeki değişikliklere değil aynı zamanda yeni bir bireyin sorumluluğunu alma fikrine de alışmak zorundadır. Bu süreçte eşinden hem duygusal hem de fiziksel manada destek bekler. Anne adayı, eşinin de beraber dünyaya getirecekleri çocuk için kendisiyle eş düzeyde heyecanlanmasını ister. Eşinin iş için harcadığı zaman ve enerjinin kısalmasını, bu sürenin bebekleriyle kendisine ayrılmasını bekler.
İçinde bulunduğu koşullar, anne adayının mantıklı davranmasını zorunlu kılsa da duygusal dünyası bencil olmayı ve eşinden imkânsızı karşılaşılmayan istek ve önerilerde bulunabilir. Beklenti, bu isteklerin itirazsız karşılanması şeklindedir. Bazen zaman sorunu, bazen maddi sıkıntılar nedeniyle bu istekler gerçekleşmezse, baba adayı gerekli sevgi ve özeni göstermediği şeklinde suçlanabilir. Bu şekilde başlayan tartışmalar, farklı boyutlara taşınıp evdeki huzur ortamı etkilenebilir. Bu noktada önceden hiç talepkar gerçekleştirmesini istemeyi doğurabilir. Uygun olmayan zamanda ve mekanda, normalde pek olmayan eşini anlamaya çalışan baba adayıyla çatışmalar yaşanabilir. Baba adayı bir yandan bu yeni duruma kendisini hazırlamaya çalışırken, bir yandan da eşinin bu taleplerini karşılamaya uğraşacak, bu aşamada gerçekleştiremediği istekler yüzünden de strese girecek, üzülecek ve bunu farklı şekillerde yansıtacaktır.
Anne adayı, bir yandan neşe ve olgunlukla hamilelik sürecini yaşarken bir yandan da türlü endişelerle boğuşmaktadır. Eşinin bu süreçte yanında olması, ruh sağlığı açısından çok önemlidir. Bu yepyeni süreçte yalnız olmayacağını bilmek, eşinin de dünyaya gelen canlıyı büyütmede sorumluluğu onunla paylaşacağını hissetmek endişeleri yatıştırır. Bebek haberinin alınmasından sonra eşlerin birbirlerine hem miktar hem de kalite olarak daha fazla zaman ayırmaları önemlidir. Bu süreç her ikisi için de yenidir ve eşler ekibe yeni katılan eleman için birtakım ortak düzenlemeler yapmalıdır./aktüelpsikoloji