Küçükali,kan bağışının önemine dikkati çekerek, ‘Bu, organ nakli kadar önemli bir iştir. Diyaliz hastası makineye 2 saat geç girse hayati bir problem olmayabilir ama kan 2 dakika geç kalırsa ameliyat masasında hayati problem oluşabilir’ dedi.
Yapay olarak üretilemeyen kanın, aciliyetin yanında süreklilik isteyen bir çalışmayla toplandığını dile getiren Küçükali, ‘Şu anda Ramazan ayı içerisindeyiz ancak acil durum veya ameliyat Ramazan olup olmadığına bakmıyor’ diye konuştu.
Ramazan aylarında ameliyatların azaldığını, acil olmayanların genelde yapılmadığını vurgulayan Küçükali, şöyle devam etti:
‘Ama kan yine de lazım oluyor. Şimdi bu bakımdan insanımıza şunu söylüyoruz, iftardan sonra bizim kan alma aracı ve çadırlarımızda kan bağışında bulunabilirler. Gündüz yaptığımız programları iftar ile sahur arasına kaydırdık. İnsanlarımızı kan vermeye davet ediyoruz. Kan vererek insanlarımızın ameliyat masasındaki zorluklarını çözmüş oluyorsunuz. Önemli bir iştir. Ramazanda kan bağışını ihmal etmeyelim. Kan bağışıyla vücudumuzun da sadakasını vermiş oluruz.’
STOKLAR 20 BİN ÜNİTENİN ÜZERİNDE OLMALI
Küçükali, Türk Kızılayı’nın stoklarındaki kanın 20 bin ünitenin altında olduğu dönemleri ‘acil durum’ olarak değerlendirdiklerini vurgulayarak, şöyle dedi:
‘Bu bakımdan Ramazanda da bu acil durum oluşuyor. Ramazanda insanlarımızın biraz daha bu konuya duyarlı olması gerekiyor. İnsanlarımız ibadetle meşgul oluyorlar haklı olarak. Kan verme konusunda da biraz geride kalıyoruz. Ama bunların ikisini yürütebilirsek daha faydalı ibadet yaparız. Kan vermek ibadettir, insandan insana hayır veriyorsunuz.’
AA