Science dergisinde yayımlanan çalışmada araştırmacılar, sığır genlerinin yüzde 80 oranında insanlarla aynı olduğunu belirtti.
Uzmanlar bu çalışmanın, daha kaliteli et ve süt üretimi ile daha sürdürülebilir bir tarıma katkıda bulunacağına inanıyor. Ayrıca insan sağlığıyla ilgili araştırmalara da etkisi olabileceği belirtiliyor. İnsanlar sığırları yedi bin yıldan uzun bir süre önce evcilleştirdi.
Şimdi de 25 ülkedeki 300’den fazla bilimadamı sayesinde, sığırların gen haritasının ilk taslağı da çizilmiş oldu. Sığırların 22 bin geni bulunuyor ve bunun yüzde 80’i insanlarınkiyle aynı. Araştırmacılar sığırların kromozon ve DNA yapısının da fare ve sıçanlara kıyasla, insana daha çok benzediğini söylüyor. Uzmanlar, farklı cins sığırların genetik haritalarını kıyaslayarak, besicilik yöntemlerinin de değişebileceğini belirtiyor. Çalışmayla, sığırlardan hem daha çok et ve süt almayı, ayrıca ürettikleri karbon salımlarını azaltmayı umuyor.
Bilimadamlarının sığırların genleriyle ilgili öğrendikleri ilginç bir diğer şeyse, bazı genlerin nereden geldikleriyle ilgili.
Adaelaide Üniversitesi’nden Profesör David Aldeson, "Genlerin bir kısmı, uzak geçmişteki bir noktada sığırların atalarına yılanlardan geçmiş. Yani sığır geninin yüzde 25’i yılanların atası olan bir sürüngenden. Bu bir noktada sığır genlerine transfer olmuş." diyor.
Uzmanlar, insan ve sığır genleri arasındaki benzerliğin, deli dana hastalığının tedavisiyle ilgili araştırmalara da yeni bir ışık tutacağını düşünüyor.
Sığır genlerinin çözüldüğü araştırma altı yıl sürdü ve 35 milyon dolara mal oldu.