Tırnaklardaki beyazlıklara dikkat!

Yetişkin Sağlığı
Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, keratinize doku tırnağın, sert görünse de suyla alışverişinin deriye nazaran kat kat fazla olduğunu anlattı. Tırnakların, suyun yanı sıra kimyas...
EMOJİLE

Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, keratinize doku tırnağın, sert görünse de suyla alışverişinin deriye nazaran kat kat fazla olduğunu anlattı.

Tırnakların, suyun yanı sıra kimyasallardan, deterjandan ve alkali maddelerden etkilenmesinin deriye göre daha fazla olduğuna dikkati çeken Turan, tırnağın kök kısmından üremesini sağlayan hücreler bulunduğunu dile getirdi.

Bu kök hücrelerin bölünmesi ve çoğalmasıyla keratinden ibaret dokunun meydana geldiğin aktaran Turan, tırnağın bir taraftan estetik açıdan vücuda değer katarken, diğer taraftan dokunmadan kaşınmaya kadar birçok fonksiyonu yerine getirmede önemli görevlere sahip olduğunu kaydetti.

Tırnak içlerindeki beyazlıkların  birkaç sebebi olduğuna değinen Turan, “Bunların büyük kısmı normalde hastalıklarla bağlantılı değildir. Beyazlıklar, tırnağın kök kısmının hücre yapısındaki anormalliğe bağlı ortaya çıkıyor. Bu beyazlıkları üçe ayırabiliriz. Nokta şeklinde, çizgisel beyazlıklar ve tırnağın tamamen beyaz olması. Nokta şeklindeki beyazlıkları genellikle çocuk hastalarda görüyoruz. Bu, çoğunlukla küçük travmalar sonucu ortaya çıkıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Çizgisel, birbirine paralel çok sayıda çizginin olduğu beyazlıkların ise kadınlarda daha çok görüldüğünü anlatan Turan, şöyle konuştu:

“Tırnaklardaki çizgisel beyazlıkların ana nedeni travmalardır, bununla birlikte özellikle manikür, pedikür yaptıran kadınlarda hem el hem de ayak tırnaklarında daha sık ortaya çıkıyor. Bu tür beyaz çizgiler nadiren de olsa arsenik veya talyum zehirlenmelerinin tırnaktaki bulgusu olarak ortaya çıkabiliyor. Tam beyazlıklar ise genellikle doğumsaldır ve birtakım genetik hastalıklara eşlik edebilir.” 

Turan, su, deterjan ve alkali maddelerle sık temastan uzak durulması gerektiğini belirterek, “Ev işi yaparken eldiven takılarak, tırnaklar ve eller rahatlıkla korunabilir. Sık el yıkama alışkanlığı varsa bu kontrol altına alınarak önleme yoluna gidilebilir. Bunun dışında nadiren biyotin takviyesi veya ihtiyaç üzerine demir takviyelerinin etkili olduğu düşünülür. Tırnak balsamlarıyla tırnak ve çevresini koruyarak ve nemlendirerek bu kırılgan yapı giderilebilmektedir” ifadesini kullandı.