İLİM YOLU, CENNET YOLUDUR
Muhterem Müslümanlar!
Hutbemin başında okuduğum Alak suresinin ilk
beş ayeti, Kur’an-ı Kerim’in insanlıkla buluşan ilk
ayetleridir. Bu ayetlerde Cenâb-ı Hak şöyle
buyurmuştur: “Yaratan Rabbinin adıyla oku! O,
insanı alaktan yaratmıştır. Oku! Rabbin sonsuz
kerem sahibidir. Kalemle yazmayı öğreten O’dur.
İnsana bilmediğini öğreten O’dur.”
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber
Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Ben, bir
öğretmen olarak gönderildim.”
Değerli Müminler!
Yüce dinimiz İslam’a göre ilim öğrenmek,
kadın erkek her Müslüman’a farzdır. İlim, öncelikle
kişinin kendini, Rabbini ve çevresini tanımasıdır.
Yaratılış gayesinin farkında olmasıdır. Varlığı ve
bütün kâinatı doğru okumasıdır.
Aziz Müslümanlar!
Bilgiyi kıymetli kılan; insanlığın faydasına
olmasıdır. Sahibini Allah’ın rızasına ulaştırmasıdır.
Toplumu adalete, doğruya ve iyiliğe götürmesidir.
Haksızlıktan, zulümden ve her türlü kötülükten
uzaklaştırmasıdır. Zihinlerin bulanmasına, nesillerin
ifsadına, toplumların helâkine, dünyamızın tahribine
sebep olan bilgi ise değersizdir, zararlıdır.
Kıymetli Müminler!
Cehalet, İslam’ın en büyük düşmanıdır. Bütün
kötülüklerin kaynağıdır. Cehalet, kişiyi Allah katında
da insanlar katında da değersiz kılar. Okumak, faydalı
bilgilerle donanmak, ilmi insanlığın hayrına
kullanmak ise kişiyi yüceltir. Yüce Rabbimiz,۪“ De ki: Hiç
bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”
buyurmaktadır. Bir başka ayette ise hakiki ilim
sahipleri şöyle övülmektedir: “Kulları içinde
Allah’a en çok saygı duyanlar, âlimlerdir.”
Değerli Müslümanlar!
İlim yolu, cennet yoludur. Peygamber
Efendimiz (s.a.s), “İlim öğrenmek için yola koyulan
kişiye, Allah cennete giden yolu kolaylaştırır.”
buyurmuştur. Bizler, geçmişte olduğu gibi günümüzde de bu bilinçle ilme sarılırsak, bilim ve
teknolojinin imkânlarını doğru kullanırsak insanlığa
yeniden yön verebiliriz. Kalem ve kelamın gücünü
hayatımıza yansıtırsak, tüm dünyaya yeniden adalet
ve iyiliği hakim kılabiliriz. İlim ve irfanı
mihmandarımız kılarsak, ilahi ve insani değerlerin
örselendiği ve ötelendiği günümüz dünyasına yeniden
umut olabiliriz. Ancak, ilim ve irfandan uzaklaşırsak,
bilgi ve teknolojiyi amacı dışında kullanırsak felakete
sürükleniriz. İnsanlık, bugün içine düştüğü zulmün ve
haksızlığın karanlığından, şiddet ve huzursuzluk
girdabından kurtulamaz.
Kıymetli Müminler!
Önümüzdeki Pazartesi günü yeni bir eğitim
öğretim yılı başlıyor. Milyonlarca çocuğumuz ilim ve
irfan yuvası okullarımızla buluşacak. Yavrularımızın
milli ve manevi değerlere bağlı, milletine ve insanlığa
faydalı nesiller olarak yetişmesi, hepimizin ortak
görevidir. Öyleyse İslam’ın emrettiği ilim ufkuyla
göz aydınlığı yavrularımızı, aklı, duygusu ve ameli
birbiriyle dengeli olan bir mümin olarak yetiştirelim.
Çocuklarımızı eğitirken başlıca yöntemimiz,
“Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle davet et.” ayet-i
kerimesi olsun. En temel gayemiz ise,
“Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.”
buyuran Sevgili
Peygamberimiz (s.a.s)’in güzel ahlakıyla
çocuklarımızı ahlaklandırmak olsun. Bu vesileyle
yeni eğitim öğretim yılının öğrencilerimize,
öğretmenlerimize, ailelerimize ve milletimize hayırlar
getirmesini Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.
Muhterem Müslümanlar!
Hutbemi sonlandırırken bir hususu daha sizlerle
paylaşmak istiyorum. Diyanet İşleri Başkanlığımıza
bağlı 4-6 yaş grubu Kur’an kurslarımız önümüzdeki
Pazartesi günü başlıyor. 18 Eylül’de ise bütün Kur’an
kurslarımız açılacak olup kayıtlarımız devam
etmektedir. Ayrıca kurslarımıza gelemeyecek
kardeşlerimiz için çevrimiçi eğitimler
düzenlenecektir. Çocuklarımızı, gençlerimizi, kadın
erkek her yaştan insanımızı sahih dini bilginin
öğretildiği Kur’an kurslarımıza bekliyoruz.
Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bir
hadis-i şerifiyle bitiriyorum: “Ya öğreten ol, ya
öğrenen ol, ya dinleyen ol, ya da ilmi destekleyen
ol. Beşincisi olma, helâk olursun!”