Tarihte Bugün! 17 Ağustos Tarihinde Yaşananlar…
1-) Samsun’da Ladik Gölü merkezli 8.0 büyüklüğündeki 1668 Kuzey Anadolu depremi, batıda Bolu’dan en doğuda Erzincan’a kadar geniş çapta hasara neden oldu ve 8.000 kişi hayatını kaybetti. Türkiye’de kaydedilen en şiddetli depremdir. (1668)
2-) II. Abdülhamid, motosiklet ve otomobil gibi sıvı yakıtlı çağdaş taşıtların ithaline izin verdi. (1907)
3-) Çanakkale Savaşları’nda, Kireçtepe muharebesi kazanıldı. (1915)
4-) Endonezya, Hollanda’dan bağımsızlığını ilan etti. (1945)
5-) Kocaeli-Gölcük merkezli 7.8 büyüklüğündeki Marmara depreminde, resmi rakamlara göre 18.373 kişi hayatını kaybetti. Depremde ülkenin can damarı sanayi tesisleri de büyük hasar gördü. Hasarlı konut ve işyeri sayısı 245 bini aştı. (1999)
17 Ağustos depremi tüm Marmara Bölgesi’nde, Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmî raporlara göre 17.480 ölüm, 23.781 yaralanma oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. 2010 yılında yayımlanan Meclis Araştırması Raporu‘na göre 18.373 kişi hayatını kaybetti. 48 bin 901 kişi ise yaralandı. Resmî olmayan bilgilere göre ise 65.000’den fazla ölü, ağır-hafif 100.000’den fazla yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişi evsiz kalmıştır. Yaklaşık 16.000.000 insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye’nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddî kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye’nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.
Yakın tarihte bu bölgede Adapazarı merkez üssü olmak üzere 1943, 1957, 1967 yıllarında şiddetli depremler olmuştur. Geçmişteki tarihlere bakıldığında, ortalama 30 senede bir bu bölgede büyük depremler olmaktadır. 1999 depreminden sonra da belirli periyotlarda ve çeşitli büyüklüklerde depremlerin beklenmesi, bu fay hattının karakteristik özelliğinden kaynaklanmaktadır.
Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar, uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Depremden sonra zorunlu deprem sigortası gibi bir takım düzenlemeler getirilmiştir.