14. yüzyılda yetişen en büyük alimlerden biri olan Farisi kimdir? Farisi kimdir kısaca… Farisi biyografi… Farisi kısaca hayatı… Farisi’nin eserleri…
Farisi, 14. yüzyılda yaşayan büyük matematik ve fizik alimidir. İsmi, Kemaleddin Ebü’l-Hasan Farisi’dir. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. İran’da yetişmiştir. Zamanın büyük din ve fen alimlerinden Kutbeddin Şirazi’nin talebesidir. Özellikle İlm-ül-Menazır denilen ve fiziğin temel konularından biri olan optik sahasındaki başarılı çalışmalarıyla tanındı. Optikle ilgili önceki eserleri esaslı bir şekilde tetkik etti.
Farisi, ilmi çalışmalarının büyük bir kısmını, görüntülerin ve ışıkların kürevi cisimlere ulaşması sonucu kırılması hadisesi üzerinde teksif edip derinleştirdi. Bu konuda, önceki bütün eserleri inceledi. Kendisi bu hususta eserinin birinde şunları söylüyor: “Birçok büyük fizik aliminin eserini incelediğimde, ışığın, ışık kaynağından doğru bir çizgi halinde etrafa yayıldığını ve su yüzeyi gibi bir yüzeye ulaştığında, oradan eşit açılarda fakat değişik yönlerde yansıdığını ve yayılma yönünde her tarafa nüfuz ettiğini söylüyorlardı.
Burada şu dört türlü hadise göze çarpmaktadır: Doğrusal yayılma, kırılma, nüfuz ve yansıma açıları. Bunların hepsi eşit durumda bulunuyordu. Bu hadise büyük bir hayret ve ilgi uyandırdı. Bunun kaynağı ve sebebi neydi. Uzun müddet bunun üzerinde incelemelerde bulundum. Sonunda şu mühim sonuca ulaştım. Yansıma ve kırılma yoluyla meydan gelen görüntü, aslından farklı oluyordu. Bu durum, hayret ve ilgimi daha da arttırdı. Sonunda hocama başvurdum. Hocam Kutbettin Şirazi, bana bu konuya dair İbn-i Heysem’in bir eserini verdi. Onu inceleyince, kesin ve açık izahların tatlı serinliğini buldum. Çok faydalı, ince ve şaşılacak bilgilerle karşılaştım. Verilen bilgiler sağlam deneylere, geometrik ve astronomik gözlemlerin neticelerine ve hakikate uygun mukaddimelerden çıkarılan kıyaslara dayanıyordu.”
Farisi çalışmalarını İbn-i Heysem’in Kitab-ül-Menazır adlı eseri üzerinde derinleştirdi. Bu eseri tam anlamıyla kavrayabilmek ve içindeki bilgileri açıklığa kavuşturup, ilimde yeni merhalelere ulaşabilmek için inzivaya çekildi. Bir taraftan eseri hülasa haline getirmeye çalışırken, diğer taraftan kendi ilmi seviyesine göre yeni mevzu buluşlara ulaştı. Yaptığı bu çalışmalara Tenkih-ül-Menazır li Zev-il-Ebsar vel-Besair koydu. Menazır yani optik ilmi, ona göre; idrak ettiği şeyler itibariyle görme organının durum ve özelliklerini inceleyen konularını tespit eden bir ilim dalıdır. Başlıca şu konuları ele alır: Gözün yapısı, görme olayı ve görünen şeyler, ışık ve renklerin incelenmesi, katı ve şeffaf cisimler ile ışık arasındaki münasebetler. Farisi, bütün bu konuları incelerken, matematik ve mantık metotlarını kullanarak ilmi izahlarda bulundu. Şeffaf ve billur kürelerde ışığın kırılıp yansıması hadisesini ele alırken, araştırmalarını, İbn-i Heysem’in eserinde belirttiği billur kürelere ulaşan ışığın, bunlara nüfuzu meselesi üzerine teksif etti. Kemaleddin Farisi, İbn-i Heysem’in ulaştığı sonuçlarla yetinmedi.
Daha da ileri giderek, havada su buharını meydana getiren küçük ve milyonlarca su küreciklerine güneş ışığının ulaşarak bunlarda kırılmasını ve muhtelif renklerin meydana gelip, gök kuşağının teşekkülünü izah etti. Ayın etrafında, ay ışığı sebebiyle meydana gelen haleyi de yine aynı prensibe dayanarak ele aldı, yapı ve teşekkülünü ilmi olarak izah etti. Farisi’ye gelinceye kadar gök kuşağının teşekkülü hakkındaki anlayış ve bilgi seviyesi, ışığın karanlıkta imtizac etmesi şeklindeydi ve aralarındaki orantıya göre de muhtelif renkler meydana geliyor sanılıyordu. Bugün bilindiği gibi, ışığın kırılması ve yansıması olayı, renk taylarının meydana gelmesine sebep olmaktadır.
Farisi’nin Eserleri:
- Kitabu Esas-il-Kavaid fi Usul-il-Fevaid
- Tezkire-ül-Ahbab fi Beyan-it-Tehab
- Makaletün an Amelin li-Nasiriddin et-Tusi
- Kitabu Tenkih-ul-Menazır li Zev-il-Ebsar vel-Besair
- Kitabu-ul-Besair fi İlm-il-Menazır fil-Hikmet