Pelet, dünyanın en büyük dördüncü enerji kaynağı olması hasebiyle, son dönemde oldukça fazla ilgi görmektedir. Peletler hamur haline getirilen hammaddenin sıkıştırılması neticesinde oluşan bir yakıttır. Bu kütle belirli çaplarda (6- 8 mm) kapların sıkıştırdığı presleme işlemi sırasında, ahşap sıcaklığında önemli ölçüde artış olduğu gözlenir. Ardından lingin(doğal yapıştırıcı) soğurken birlikte pelet tutan bir doğal “tutkal” oluşturan hafif plastikleşir. Hammadde karışımına çim ilave edilmesi özellikle Amerikada daha önce yoğun olarak kullanılan bir yöntemdir. Bağlayıcı özelliği ve kısa büyüme süresini (70 gün) ve ekim ve işleme kolaylığını düşündüğümüzde oldukça yüksek avantaj sağlayan bir yapısı mevcuttur. Bir hammadde olarak otun faydalarının başında doğada oldukça fazla miktarda bulunması gelmektedir. Son yıllarda araştırılan diğer bir pelet hammaddesi de pirinç kabuklarıdır. Pirinç yetiştirmenin yan ürünü olarak, elde edilen piriç kabuklarından pelet üretimi son dönemlerde keşfedilen bir yöntemdir. Ülkemizde ARGE faaliyetleriyle dikkat çeken NOK Pelet, bu iki hammaddenin de pelet üretiminde kullanımına başladığını açıklamıştır. Şimdilik tüm üretim bandında olmasa da, üzerinde çalışılan bu hammaddelerin kilo- kalori optimumunun sağlanması durumunda seri üretim faaliyetlerini başlatabileceği açıklanmıştır. NOK Pelet, bioyakıt konusunda oldukça çerçeveli düzeyde faaliyetler gerçekleştirmektedir. Hem yüksek ürün kalitesini koruyan hem de yeni hammadde seçeneklerini geliştirmeyi hedefleyen üretim yapısı, bu alandaki en gözde firma olmasının alt yapısını oluşturmaktadır.
Pelette kalite bakımından en iyi üretimin Avrupada olduğu bilinen bir gerçektir. Üretimin püf noktası; nem oranının yüzde 10 civarında olması ve presleme makinelerindeki kalitedir. Nem oranının yüzde 10 civarında tutan firmaların peletleri genellikle uzun vadeli saklanabilen ve kullanımda yüksek verimi sağlayan ürünler olarak karşımıza çıkıyor. Peletler, pelet presinin iyi enstrümantasyon ile donatılmış olması şartıyla, hemen hemen her ahşap çeşidinden yapılabilir, besleme malzemesindeki farklılıklar pres düzenlemesinde telafi edilebilir. Besleme hammaddesi olarak birçok malzeme kullanılabilir. Doğada yanıcılığı bulunan tüm hammaddeler bu bakımdan alternatif oluşturmaktadır. Özellikle Avrupa çalışma modelini örnek alan NOK Peletin çalışmalarında fark yaratan önemli detay da aslında burada ortaya çıkıyor. Farklı hammadde besleme yöntemleri geliştiren firma hem yüksek yanıcılığı hem de doğal atıkların kullanımına önem vermektedir.
Avrupa ve Kuzey Amerika’daki düzenleyici kurumlar, odun peleti ve pelet sobası da dahil olmak üzere her türlü odun ısısı için emisyon standartlarını sıkılaştırma sürecindedir. Bu standartlar, uyumluluğu sağlamak için bağımsız olarak sertifikalı testlerle zorunlu hale gelmiştir. Ülkemizde henüz bu açıdan bir standardizasyona gidilmemiştir. Yani Pelet üreten ve tüketenler için doğaya yönelik önlemler bazında ulusal standartlar yoktur. Üreticinin standartlarını; ürettiği peletin enerji verimliliğini artıracak kuralları sağlayan ve üretilen peletin doğaya saldığı emisyonun kontrolü olduğunu söyleyebiliriz. Tüketici tarafındaki standardizasyon ise kullanılacak yakma sisteminin (soba vb) doğaya ve çevreye olan etkilerinin kontrolüdür. Türkiyede üretim yapan firmaların birçoğu henüz bu standartlara uyumlu üretim yapmıyor. Avrupa standartları dikkate alan ve bunu tüm bilgilendirmelerinde açıklayan NOK Pelet bu alanda öncü firma olarak dikkatleri üzerine çekmektedir. 5 yıllık süreçte oluşturulmasını beklediğimiz ulusal kalite standartlarının, uluslararası standartlara yakın olması beklentisi ile NOK Peletin 5 yıllık süreçte hem yurtiçi pazara hem de yurtdışı pazara kolaylıkla ürün satışı yapabileceğini açıklamaktadır.