Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ve başkan yardımcıları Erdem Başcı, İbrahim Turhan, Burhan Göklemez, Mehmet Yörükoğlu ile birlikte, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) üyelerinin katıldığı sohbet toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ekonomik gelişmeler ve Merkez Bankası’nın para politikaları hakkında bilgi veren Yılmaz, 2 puanlık indirime rağmen faizlerin göreli olarak hâlâ yüksek olduğunu söyledi. Yılmaz "Biz şunu söylüyoruz; faiz oranlarını düşürürken ekonomik büyümeyi, işsizliği ön plana çıkartarak olması gereken faiz ne sorusu değil bizim genel eğilimimiz. Bu faktörlerin enflasyon için gösterdiği yön ve hedef doğrultusunda olması gereken para politikası, faiz neyse onu yapıyoruz ama göreli olarak hala yüksek olduğu da gerçek” dedi.
NİYET MEKTUBU SEÇİMDEN ÖNCE İMZALANSIN
Durmuş Yılmaz, IMF ile görüşmelere yönelik soru üzerine, Merkez Bankası ile para politikasına yönelik görüşmeler yürütüldüğünü ve bu görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Merkez Bankası’nın bunun dışında ekonominin tümünü ilgilendiren hususlarda da görüşmelerde yer aldığını kaydeden Yılmaz, "Bununla ilgili olarak görüşmeler devam ediyor. Zannedersem kısa sürede bununla ilgili açıklama yapılacak" dedi. Yılmaz, "Açıklama bu ay içinde yapılabilir mi, seçimden sonraya kalacağına yönelik söylentiler bulunuyor?" sorusuna ise "Niyet Mektubu’nun herhalde seçimden önce imzalanıp gönderilmesi gerekir diye düşünüyorum. Onu söyleyeyim" diye cevap verdi. Yılmaz, bir diğer soru üzerine de en önemli pazarlık konusunun "makroekonomik büyüklükler ve maliye politikası olduğunu" dile getirdi.
AFERİNE İHTİYACIM YOK
Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan’ın "Şaban" benzetmesinin hedefindeki isim olan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Bakan’a doğrudan yanıt vermedi. Yılmaz bu konudaki soru üzerine şunları söyledi: "Bakanla görüşmedim. Görüşmeye ihtiyaç duymuyorum. Yaptığımızı eleştirenler elbette olacaktır. Bizim hiç aferine ihtiyacımız yok. İstikrara ihtiyacımız var. Bu dönemde bizim ihtiyaç duyacağımız şey tutarlı, belli bir zemine oturan, iç dinamiği tutarlı olan eleştiri ve bu eleştirileri okuduğumuz, bize ulaştığı zaman acaba diyoruz. Üzerinde düşünmemizi gerektiriyorsa takdirle karşılıyor ve değerlendiriyoruz. Bu tür eleştiriler yok değil, var. Yaptığımız işten biz eminiz."
TL’Yİ DÖNÜŞÜM YÜZDE 30
Durmuş Yılmaz, YTL’den TL’ye dönüşüm oranının da 23 Ocak itibariyle yüzde 30’lara ulaştığı ve mart sonunda yüzde 70’e yakınının değişeceği bilgisini verdi. Yılmaz, madeni paralarda bu sürecin biraz daha yavaş işlediğine işaret ederek, madeni parada dönüşüm oranının şu anda yüzde 5.1 olduğunu söyledi. Yılmaz piyasada oran olarak en fazla 50 TL’nin kullanıldığını bildirdi.
Merkez Bankası Başkanı, enflasyonun hızlıca inmesi durumunda ekonominin üstleneceği maliyetin ne olacağına ilişkin soruyu yanıtlarken de "Enflasyonu hedefin altında bir yerde tutturmanın maliyeti işsizlik ve toplam üretimden yaptığınız fedakarlıktır. Bunu istemiyoruz” dedi. Enflasyon senaryoları içinde IMF’nin yer aldığını belirten Yılmaz niyet mektubunun 29 Mart yerel seçimlerinden önce imzalanıp gönderilmesi gerektiğini düşündüğünü kaydetti.Revize makroekonomik büyüklüklerin de IMF ile yapılacak anlaşma açıklandığında görüleceğini söyleyen Yılmaz "IMF’in bildiğini kamuoyundan niye saklıyorsunuz?” sorusu üzerine de müzakerelerin devam ettiğine dikkati çekerek eli güçlü tutmak için uluorta tartışmanın doğru olmayacağını ifade etti. Yılmaz, IMF ile en önemli pazarlık konusunun makroekonomik büyüklükler ve maliye politikası olduğunu dile getirdi. Yılmaz, IMF’den alınacak tutarın nasıl kullanılacağına ilişkin soru üzerine de "Bu para Hazine’ye gitsin istiyoruz. Hazine ne kadar az borçlanırsa piyasaya o kadar para verecek, özel sektörümüzün kullanabileceği fonlar o kadar fazla olacak” şeklinde konuştu.