FIFA Başkanı’ndan Türkiye’deki futbol seyircisine: Biraz daha az şiddet ve öfke olursa daha iyi olur

Spor Güncel
FIFA Başkanı Gianni Infantino, katıldığı TV programında CNN TÜRK Spor Direktörü Cem Yılmaz’ın sorularını yanıtladı. Türkiye’deki futbolseverlere bir mesajınız var mı? sorusu üzerine, Infan...
EMOJİLE

FIFA Başkanı Gianni Infantino, katıldığı TV programında CNN TÜRK Spor Direktörü Cem Yılmaz’ın sorularını yanıtladı.

Türkiye’deki futbolseverlere bir mesajınız var mı? sorusu üzerine, Infantino şu ifadeleri kullandı: “Olduğunuz gibi olmaya devam edin. Kalbinizle, ruhunuzla tezahüratlarınızla devam edin. Tabii biraz daha az şiddet ve öfke olursa daha iyi olur. Futbolda diğer takıma karşı olmak rakip olmak iyidir. Kazanınca ya da kaybedince rakibe bir şeyler söylenebilir ama her zaman birbirimize saygı göstermemiz lazım. Diğerlerine karşı olmadan takımınızı destekleyin. Türkiye’deki futbol taraftarlığı kendisine has bir olgu. Devam edin böyle.”

 

 

Infantino’nun verdiği mülakattan satır başları şöyle:

 

* İstanbul’u ve Türkiye’yi çok seviyorum. İstanbul gerçekten çok özel bir şehir. Gerçekten tarihin kavşak noktası. Kültürlerin buluştuğu bir nokta. Havada zengin kültürün kokusunu alabiliyorsunuz. Her zaman buraya geldiğimde şehrin her tarafına bakıyorum ve kendimi gerçekten çok iyi hissediyorum. Çok güzel.

 

‘TÜRKİYE’DE FUTBOL BİR NUMARALI DİN AYNI ZAMANDA’

 

* Türkiye’de futbol çok önemli bir role sahip. Genel olarak topluma yayılan bir önemi var. Türkiye’de futbol sadece bir numaralı spor değil. Bir numaralı din aynı zamanda. Öyle bile diyebliriz. İnsanlar çok seviyor futbolu. 80 milyon insan var ve 80 milyonu da futbol tutkunu. Herkes futbolu biliyor, herkes futbol hakkında konuşuyor, herkes futbolla yakından ilgili. Bu harika bir şey. Çarpan kalbin sesini duyup hissedebiliyorsunuz Türk futbolunda. Tabii ki ligler çok önemli, Avrupa’da ve Dünya’da. Milli Takım meselesine gelince. Belki yakın zamanda eleme turlarında Milli Takım çok büyük başarı gösteremedi. Ama yine de Türk futbolu dünyanın her yerinde iyi algılanıyor. Harika futbolcuların iyi takımların olduğu bir futbol olarak görülüyor.

 

‘TÜRK FUTBOLU HER ZAMAN OLMALI VE OLACAKTIR’

* Samimi olmak gerekirse Türk Futbolu her zaman olmalı ve olacaktır. Peki nerede? Olması gerektiği yerde. Yani dünyanın üst seviyesinde. Dünyanın ilk onu içerisinde olmalı. Kulüpler bazında zaten üst seviyelerde. Milli Takım’da bir yukarı çıkış, bir aşağı iniş, dalgalanmalar var. Sadece Türkiye bu sorunu yaşamıyor. İtalya, Hollanda ve Güney Amerika’dan bazı takımlar da bu tip sorunlar yaşıyor. Türkiye burada lider bir rol oynamalı. Milli Takım adına Dünya Kupası’nda şampiyonluk için, üst seviyeler için mücadele göstermeli. Bence Türk Futbolu’nun yeri o. Bu arzu ve eldeki imkanlarla bunların olması lazım. Sadece küçük bir zaman sorunu bu.

 

‘TÜRKİYE YAKINDA İSTİKRARI YAKALAYACAKTIR’

 

* (Türkiye’nin 2002 Dünya Kupası’daki performansı) Evet hatırlıyoruz Çok iyi bir performansı vardı takımınızın. Sadece tutku ve arzu değil yetenek de var. Çok yetenekli oyuncular var Türkiye’de, akademilerde, kulüplerde, altyapılardan gelen çok yetenekli futbolcular var. Onlar profesyonel hale geliyorlar. Sonuç için biraz zaman lazım. Bazen top direğe çarpar geri döner ve siz ‘hay aksi’ dersiniz. Ama Türkiye yakında istikrarı yakalayacaktır.

 

* (Türkiye Dünya Kupası’na ev sahipliği yapabilir mi?) Evet kesinlikle. Türkiye’nin herhangi bir spor organizasyonuna ev sahipliği yapabilecek imkanı var. Geçmişte önemli organizasyonlara ev sahipliği yaptı. Şampiyonlar Ligi ve Süper Kupa’ya da ev sahipliği yapacaksınız yakın zamanda. Avrupa Şampiyonası’nı düzenlemek için de önemli çalışmalar yapıldı. Çok rekabetçi ve iyi sunumlar yaptınız. Sanırım şartlar müsait. Arzu var, tutku var. Büyük bir ülke Türkiye. FIFA olarak biz de çok mutluyuz finansal fair play açısından. Şartlar ve altyapı da çok uygun Türkiye’de. Her şey yolunda giderse neden olmasın. Biz Türkiye’nin dünya futboluna liderlik yapmasını istiyoruz.

 

DEMİRÖREN İLE İLİŞKİMİZ HARİKA

 

* (Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören ile ilişkimiz) Harika. Çok iyi bir ilişkimiz var, UEFA’da görev yaptığım günlerden bu yana, yıllardır tanışıyoruz. Çok iyi kişisel ilişkimiz var. Genel olarak Türkiye’de çok fazla insan tanıyorum futbolla ilgili olarak. Türkiye’ye geldiğimizde FIFA olarak da hoş bir misafirperverlik görüyoruz. Federasyon Başkanı bize her zaman nezaketli davranıyor. Diğer isimlerle de aramız çok iyi. Şenes Erzik’i biliyorsunuz, Türk Futbolunun çok önemli bir ismi. Hepsiyle iyi ilişkiler içerisindeyiz.

 

‘YÜZDE 90 DOĞRU KARARLARDAN %99’A YÜKSELTMEYİ BAŞARDIK’

* (VAR sistemi) Etkin bir biçimde çalışıyor. Biz bu sistemi istedik çünkü futbolu temizliyor. Futbola burnunu sokup bozmuyor, hakemlere yardımcı oluyor. Hakemlerin işi çok zor. Ben bir kez hakem olmaya çalıştım. Çok hızlı ve zor bir iş. Teknoloji ise birkaç saniye içinde karar veriyor. Hakem hata yaptıysa bu hemen seyirci tarafından algılanır. Hakemse bunu bilmez. Biz onun bilmesini baskıyla engelliyoruz. Biz bu yüzden bunu kullanmak istedik. Başlangıçta benim de şüphelerim vardı sistemle ilgili. Ama oyuna olumlu katkısı oldu. Risk aldık Dünya Kupasında ama denedik testler yaptık ve emin olduk sonuçtan. Günün sonunda doğru kararlar almak önemli. Sorunların tamamını çözmeyebilir ama risk almak lazım. Yüzde 90 doğru kararlardan %99’a yükseltmeyi başardık. Dünya Kupasında geçmişte olan durumlar var. Hakem hatası nedeni ile oyuna leke gelmesini istemedik. Ofsaytta artık yüzde yüz garanti var. Diğerlerinde ise yüzde 99 başarı sağlandı.

 

‘BU İŞİ HOLOGRAMLAR DEĞİL İNSANLAR YAPIYOR’

 

* (Teknolojinin futbolu üzerine etkisi) Futbolcular ve taraftarlar oldukça bu iş değişmez. Bu işi hologramlar değil insanlar yapıyor. Hakemlerin aldığı kararları konsolide etmemiz gerekiyor. Şimdi kararlar daha hızlı alınıyor. VAR ile alınan kararlar ortalama 80 saniye sürüyor, belki bu süre azaltılabilir. Hakemler sistemi kullanma konusunda daha iyi hale getirilebilir. Teknoloji iyi olduğunu gösterdi, devam edecektir. Daha demokratik hale nasıl getirmeliyiz, daha fazla ülkede nasıl kullanabiliriz, daha iyi hale nasıl getirebiliriz diye düşünmeliyiz. Gideceğimiz yol bu olmalı. Zaman içinde teknoloji kullanılacaktır. Bunu oyuna etki edecek müdahaleden öte, oyunu koruyacak biçimde yapacağız. Ama bu teknolojileri kullanmamız lazım.

 

* İstanbul’daki toplantıda FIFA’nın gelişimi ve gelişme programları ile VAR’ın yaygınlaşmasını konuştuk. Şu ana kadar 50 federasyon kullanıyor VAR’ı. Bu sistem her üç maçtan birinde skora müdahale ediyor. Kullanımını artırmamız lazım.

 

KULÜPLER BAZINDA BİR DÜNYA KUPASI KONUŞULUYOR

  •  Kulüpler bazında bir Dünya Kupası konuşuluyor. Çünkü futbolunu geliştirmek gibi bir görevimiz var. Tüm Dünya’da futbol daha profesyonel olmalı. Biliyorsunuz Avrupa’da ulusal bir lig oluşturuldu. Geçen sene başladı. Biz de görmek istiyoruz acaba mümkün mü dünyanın diğer bölgelerinde bunu yapmak. Mesela Türkiye hep eleme maçlarında Avrupa Takımları ile oynuyor

 

* Nasıl koordine edebiliriz diye bakıyoruz. Daha anlamlı oyunlar ve yeni bir rekabet ortaya çıkartmak istiyoruz. Eğer iştah ve istek varsa bunu yapmak istiyoruz. Diğer federasyonların da buna inanması gerekiyor. Belki diğer federasyonlarda da uluslar ligi olabilir. Güney Amerika, Asya, Afrika ve Avrupa’da uluslar ligleri yapıp ikinci aşamada kıtaları bir araya getirerek dünya bazında bir lig yapabiliriz diye düşünüyoruz.

 

‘BÜYÜK KULÜPLERİN DÜNYANIN HER YERİNDE TARAFTARLARI VAR’

* Büyük takımlar her zaman vardır. Büyük oyuncular da her zaman onları tercih eder. Baktığımızda şunu görüyoruz. Çok az kulüp belki de 5-6 kulüp dünyanın en iyi oyuncularını oynatabiliyor. FIFA Başkanı olarak bunu çok iyi analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Sadece 5-6 Avrupa kulübünün değil belki Avrupa’da 15-16 dünyada 40-50 kulüp üst seviyede rekabet etmeliler. Temelin aynı zamanda güçlü olması lazım ki o zaman yukarıda olanları daha da yükseltsin. Gelirler açısından bakarsak, büyük kulüplerin dünyanın her yerinde taraftarları var. O yüzden dünya çapında bir lig ve mücadele oluşturma yöntemini düşünüyoruz. Transfer sistemlerini ve oyuncuların yetiştirilmesi ve altyapıları inceliyoruz. Oyuncular transfer edildiklerinde bonservisleri ne kadar olabilmeli diye inceliyoruz. İyi oyuncuların başka kulüplere gidebilmesinin yollarına da bakıyoruz. Ama bu zor bir süreç.

‘EN SEVDİĞİM İSİM CÜNEYT ÇAKIR’

* Benim en çok sevdiğim isim Cüneyt Çakır. FIFA Başkanı olunca biz hakemleri tutuyoruz mecburen. Tabii bu işin şakası. Dünya üzerinde çok yetenekli, harika futbolcular var. Messi, Ronaldo ya da Modric arasında hangisini seçeceksiniz ki. Mümkün değil bu, hepsi farklı ve tutkulular. Hangi kulüp ve ülkeden olduğu önemli değil.

  • tutorial dan tips zeverix.com
  • https://insidesumatera.com/