Bu transferler de şike mi?
İşte transfer şikesi…
Üzerinden 2 yıl geçti ama o suçlama dün gibi hafızalarda.
F.Bahçe’nin “şike” yapmakla suçlandığı sezonda; E.Şehir-F.Bahçe maçından önceki hafta, F.Bahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu ile o zaman E.Şehir’de forma giyen Sezer Öztürk’ün yaptıkları transfer görüşmesi Şike Davası’nda “transfer şikesi” olarak kayıtlara geçmişti.
Şike Davası’nda F.Bahçe’nin yüzde 100 masum olduğuna inananlardan değilim.
Ama aynı şekilde yüzde 100 suçlu olduğuna da itibar etmiyorum.
Şike de benim için tıpkı Balyoz ve Ergenekon gibi kısmen sağlam, kısmen boşluklarla dolu bir dava.
Şekip Mosturoğlu’nun mahkumiyetiyle sonuçlanan “transfer şikesi” kavramı da artık resmen çöp oldu.
Neden mi?
Beşiktaş, G.Antep’le yapacağı lig maçından 1 hafta önce Cenk Tosun’u İstanbul’a getirip gelecek sezon için resmen imzayı attırdı. Kulübü G.Antep’in “Yapmayın, etmeyin” uyarılarına rağmen.
Şimdi bu da mı transfer şikesi oldu?
G.Saray, yine E.Şehir’in futbolcusu Veysel Sarı’yı transfer etti. Veysel’in ifadesiyle 1 ay, benim bildiğim kadarıyla 3 aydır G.Saray ile Veysel Sarı transfer flörtü ettiler. E.Şehir’in bütün uyarılarına rağmen hem de.
Şimdi bu da mı transfer şikesi oldu?
Tabii ki hayır.
Artık şu konuda anlaşalım:
A. Ya Sezer Öztürk-F.Bahçe, Cenk Tosun-Beşiktaş, Veysel Sarı-G.Saray transferlerinin; hepsi birden “transfer şikesi.”
B. Ya da 3’ü birden hiçbir suç içermeyen normal transfer faaliyetleri.
Doğru cevap: B şıkkı tabii ki.
F.Bahçe’ye bu konuda yapılmış olan haksızlık kayıtlara geçsin lütfen.
YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN!..