Sevinç Özarslan’ın haberi
Karabük Üniversitesi bu seremonide küçük bir değişiklik yaptı. Geçen yıl kurulan ana mehteran takımı, o kadar çok sevildi ki gösterilerini yurt dışına taşıyacak.
Safranbolu’daki Cinci Han’da bir telaş. Birazdan özel bir gösteri başlayacak. Kırmızı, mavi, yeşil cübbelerini, şalvarlarını giyen, kavuklarını başlarına geçiren gençler, soğuk havaya rağmen heyecanlılar. Ana mehteran başı Dilek Göktürk, komutunu verince kızlar ‘Ceddin deden neslin baban’dan başlayıp Genç Osman’la devam eden aşina olduğumuz mehter marşlarıyla tarihi hanı gümbür gümbür inletecek.
Karabük Üniversitesi tarafından geçen yıl kurulan ana mehteran takımı, bir yıldır en çok merak edilen ve gösterilere davet edilen bir grup. En son Bayan Milli Futbol Takımı’na Bolu’daki maçında destek verdi. Onları gören Safranbolu ve Karabük halkının göğüsleri nasıl kabarık, gözleri nasıl ışıltılı bir görseniz inanamazsınız, gururlandıkça gururlanıyorlar. Marşlarına can-ı gönülden eşlik ediyorlar. Yeter ki, çalsın davullar, çıksın meydana kızlar! Zurnacı Tuğçe, davulcu Gizem, zilci Pelin, nakkare güzeli Burcu, trompetçi Ela, kocaman köslere olanca gücüyle vuran Neslişah, "Hasdurrr!" emrini duyar duymaz başlıyor çalmaya.
Ana mehteran takımı, ülkemizde kurulan ilk bayan mehter takımı. Dilek Göktürk’ün iddiasına göre dünyada da böyle bir grup yok. Toplam 24 kişinin yer aldığı takımdaki öğrencilerin çoğu Karabük Üniversitesi Müzik bölümünden. Bölüm Başkanı Dilek Göktürk’ün liderliğinde haftada iki gün prova yapıyorlar. Çünkü bahar dönemine az bir zaman kaldı. Art arda gösterilere çıkacaklar. Her öğrenci enstrümanına hakim. Ancak trompet ve zurna çalmak bir kadın için kolay değil. Zurnaya kuvvetli nefes, trompete güçlü kollar lazım. Göktürk, "İlk gösterimizi iki ay gibi kısa bir sürede yaptık. Öğrencilerimden bazıları zorlandı ama şimdi hepsi çok güzel çalıyor. Bazıları kızların bu enstrümanları gerçekten çaldığına inanmıyorlar. Hepsini gülerek karşılıyorum." diyor.
Takım çok ilgi görünce Karabük Sağlık Kültür Spor Dairesi Başkanlığı, ana mehteran takımının yurt dışında gösteri yapması için girişimlerde bulunmuş. İlk hedefleri Belçika ve Almanya’ya gitmek. Göktürk, "Bundan sonraki amacımız mehteran takımımızı dünya çapında tanıtmak. Daha büyümek istiyoruz." diyor.
Mehterci dededen itiraz!
Ana mehteran takımı kurmak güzel de bazı zorlukları var. Mehteran bu, biraz güç, kuvvet, dayanıklılık istiyor. Kızlar narin oldukları için hava şartlarının zorluklarına dayanmakta zorlanıyorlar. Sıcak ayrı bir dert, soğuk ayrı bir sorun. Kadın olmaktan kaynaklanan titizlikler de cabası. Saçım, başım, eteğim derken vakit geçiyor. Hazırlanıp düzen kurmaları oldukça zaman alıyor.
Bir de Mehterancı Dede, lakabıyla tanınan Bursalı Münir Akyıl’dan ana mehter takımına bazı itirazlar var. Takımın gerek yürüyüşünü, gerek dizilişini bilinçsiz buluyor. Ona göre ritim sazları gerçek hayvan derisinden olmalı. Üniversite ve Türk bayrağını sivil giysililer taşımalı. Cepken içi göynek etekleri şalvar içine sokulmalı. Bir parantez açıyor: "Üç etekler doğru giyilmiş." Bunca tenkitten sonra farklı bir öneride bulunuyor Akyıl: "Çağırınız bu fâkiri, üniversite erkeklerinden oluşan âlâyı vâlâ bir mehter takımı kuralım, ondan sonra, o güzel beyânatlarınız hem örtüşsün, hem de hizmetinizle hak etmiş olarak yine üniversitelerde ilk mehter takımı olarak yiğitleniniz. Kızlardan mehter takımı olmaz. Bir bilim kurumunun bu hataya düşmesi çok üzücü. Mehter bizim en güçlü geleneğimiz, kültürümüz yayılsın diye yapılıyor böyle şeyler ama doğru bulmuyorum."
Akyıl eleştirilerinde haklı olabilir ama Dilek Göktürk’ün de söyleyecekleri var: "Sonuçta yeni yapılan her şeye karşı tepki var ama ben bunları olumlu olarak karşılıyorum. Herkese her şeyi beğendiremezsiniz. Doğru bir iş yaptığımızı biliyoruz. Bunun bir kere ilk olması çok güzel."
Osmanlı döneminde kurulan mehter takımı, tarihe geçen ilk askeri bando olma özelliği taşıyor. Ana mehteran takımı da, kadınlardan oluşan ilk mehter takımı olarak tarihe geçti. Münir Akyıl her ne kadar takıma tepkili olsa da Osmanlı döneminde yaşayan kadınlar, eminiz buna pek içerlenirdi. "Merhaba mehteran/Merhaba ana mehterbaşı! Hasdurrr!" Hiç de fena fikir değil.
Mehteran başı Dilek Göktürk, Çorbacıbaşı Gülşah Bozkurt. Trompetçiler: Elanur Kılıç, Pınar Çankaya. Zurnacı: Tuğçe Münevver Kılıç, Nur Akıntaş, Zırhlı Muhafız: Nalan Kuru. Kös (büyük davullar): Neslişah Aynagöl. Çevgen: Özge Küçükşengün, Büşra Elmas, Sancak: Şahika Demirkapılı, Burçak Şahin, Nakkare: Başak Kındı, Burcu Siner, Davul: Gizem Kaya, Esma Filiz, Pelin Güzel.
Fikir, üniversitenin rektörüne ait
Ana Mehteran Takımı kurma fikri Karabük Üniversitesi Rektörü Burhanettin Uysal’a ait: "Hem kültürümüze hem tarihimize sahip çıkıyoruz. Tarihimizi gelecek kuşaklara bilimsel bir şekilde aktarmak için ayrı bir gayret gösteriyoruz. Ana Mehteran Takımı’nı bu fikirlerler kurduk. Karabük Üniversitesi’nin her ortamda olduğunu ispatlıyoruz."
Zaman