Cumhurbaşkanlığı himayelerinde gerçekleşen, İstanbul Kültürlerarası Sanat Diyalogları Derneği (İKASD) tarafından hazırlanan “16. Yüzyıl Dahisi Matrakçı Nasuh” sergisi İstanbul’da açıldı.
Milli Saraylar Dolmabahçe Sarayı Sanat Galerisinde düzenlenen serginin açılışında AA muhabirine açıklama yapan sergi küratörü Beste Gürsu, UNESCO’nun, Matrakçı Nasuh’u vefatının 450. yılı nedeniyle “Anma Listesi”ne aldığını belirterek, dünyanın birçok yerinde düzenlenen programlarda anıldığını kaydetti.
Gürsu, Matrakçı Nasuh’un Sultan II. Bayezid döneminde yetişmiş, Sultan Yavuz Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde yaşamış bir şahsiyet olduğuna dikkati çekerek, “Tarihimizde kalıcılığı sağlayan ve bugünlere aktaran çok önemli eserler bırakmış bir şahsiyettir. Aslen Bosna kökenli, Enderun’da yetişmiş ve matematikten silahşörlüğe, edebiyattan felsefeye, tarihten resime, hat ve minyatüre birçok meziyetlere sahiptir” dedi.
Türkiye’de ilk kez sergileniyor
Projeye, Matrakçı Nasuh’un kimliğini doğru şekilde, doğru zamanda anlatabilmek ve tarihi doğru aktarmak için yola çıktıklarını ifade eden Gürsu, “Çalışmalara İKASD çatısı altında başladık. Projede, Matrakçı Nasuh’un meziyetlerini anlattığımız birçok enstrüman var. Matrakçı Nasuh’un Doğu ve Batı seferinde gerçekleştirmiş olduğu haritalardan yapılan seçki ve çizilen rotasyondan ortaya çıkmış olan çini eserleri sergiliyoruz” diye konuştu.
Gürsu, sergi hazırlığının dört yılda tamamlandığına işaret ederek, “Sayın Cumhurbaşkanımızın himayesinde önce Saraybosna’da, Nasuh’un doğduğu topraklarda, ardından Viyana’da sergiledik. Bugün de ilk kez Türkiye’de sanatseverlerle buluşturuyoruz” dedi.
“Adına üniversite kurulması gerekir”
Tarihçi, yazar Erhan Afyoncu da Matrakçı Nasuh’un en önemli Türk aydın ve sanatkarlarından birisi olduğunu vurgulayarak, Matrakçı adını alması hakkında “Birçok meziyetinin yanında, aynı zamanda sporcu olduğu, bugünkü Eskrim’e benzeyen bir oyun olan ‘matrak’ oynadığı için bu adı almış” dedi.
Afyoncu, serginin Matrakçı Nasuh’u hem Türkiye’de hem dünyada gündeme getirdiğini ifade ederek, “Eserlerinin tıpkı basımını sergilemek yerine, farklı sanatkarların yeniden yorumlayarak, modern bir şekilde sunulması hoşuma gitti. Matrakçı Nasuh, Evliya Çelebi gibi büyük alimlerimizin adına bir üniversite olmamasına her zaman üzülürüm. Matrakçı Nasuh, adına üniversite kurulması gereken tarihi şahsiyetlerden birisidir” diye konuştu.
Sergi, 30 Ocak’a kadar Dolmabahçe Sarayı Sergi Salonunda görülebilecek.