Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Müzenin sadece gezilecek yer değil, toplumumuzun yetişmesi için güzel bir okul olduğunu, uygulamalı yapıldığı zaman da çok başarılı sonuçlar veren bir okul olduğunun farkındayız” dedi.
Ersoy, Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan iş birliğiyle, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’nce gerçekleştirilen “Müze Eğitimi Sertifika Programı”nın Topkapı Sarayı’nda düzenlenen tanıtım toplantısında konuştu.
Anadolu’nun, dünyanın en büyük açık hava müzelerinden birine ev sahipliği yaptığına işaret eden Ersoy, “Önemli olan ev sahipliği yapmak değil, sadece Türkiye’nin mirası olan kültür zenginliğini, bütün dünyanın kültür varlığı olarak kabul ederek, bu eserlere sahip çıkmak, onları korumak ve gelecek nesillere de aktarmaktır” diye konuştu.
Ersoy, bu anlamda Bakanlık olarak farkındalık yaratacak bütün projeleri desteklediklerine vurgu yaparak, şunları kaydetti:
“Bu amaçla yeni projeler de üretmeye çalışıyoruz. Farkındalık yaratmak istiyorsanız, bunu mümkünse küçük yaşlarda başlatmanız gerekiyor. Bu açıdan gençlerimize kültürel varlıklarımızın kıymetini anlatmak, değerini öğretmek ve bunların kıymetini bilen nesiller oluşturmak bizim için çok çok önemli.”
39 ilçeden 80 öğretmenle ilk çalışma grubu oluşturuldu
Müzelerin hem kültürün bir parçası hem de turizmin önemli bir paydaşı olduğuna dikkati çeken Ersoy, “Toplumumuza müze konusunda eğitim vermek için müzecilik dersleriyle ilgili bir çalışma yapalım, bunu hızlandıralım kararı almıştık. O gün aldığımız bu hızlandırma kararı aylar sonra olgunlaştı ve bugün karşımıza geldi. Hep beraber bunu öğrencilerimizle birlikte kutluyoruz” ifadelerini kullandı.
Bakan Ersoy, müzecilik eğitiminin öğrencilerin yaşlarına ve eğitim durumuna göre farklılık gösterdiğinin altını çizerek, şunları aktardı:
“Müzelerde de uygulamalı bir şekilde bunun uzmanlar tarafından öğretmenlerimize anlatılması gerekiyor. Bu bağlamda İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında bir protokol imzalandı. İlk etapta uzmanların ve akademisyenlerin de olduğu bir çalışma grubu oluşturuldu. Onlarla birlikte eğitim programı hazırlandı. Pedagoglar ve müze uzmanlarımız da işin içerisinde oldu. 16-17 Ocak tarihleri arasında 39 ilçeden 80 öğretmenle ilk çalışma grubu oluşturuldu. Bunlardan elde edilen sonuçlarla üç ayrı grup, peş peşe eğitildi. Böylelikle ilk grup eğitilecek öğretmenler yetiştirildi. Açıkçası çok da başarılı sonuçlar alınarak, müzede eğitim programı netleşmiş oldu.”
“Müzeler geçmişe ve geleceğe sahip çıkacak nesiller yetiştirmek için önemli”
Konuşmasında bu yıl 2. kez düzenlenen “İstanbul Müzeleri Çalıştayı”ndan da bahseden Ersoy, “Çalıştayın konusu da ‘İstanbul’da Müze-Okul İş Birliği: Eğitimde Müzelerin Rolü’ olarak belirlendi. Bu bağlamda 4 komisyon ve 12 oturum gerçekleştirildi. Oturumlardan elde edilen sonuçlar da bu eğitim programına fikir vermesi açısından dahil edildi.” dedi.
Ersoy, müzelerin hem geçmiş hem de geleceğimize sahip çıkacak nesiller yetiştirmek adına önemli noktada bulunduğuna vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Müzenin sadece gezilecek yer değil, toplumumuzun yetişmesi için güzel bir okul olduğunu, uygulamalı yapıldığı zaman da çok başarılı sonuçlar veren bir okul olduğunun farkındayız. Müzeyi söylediğim gibi turizmin bir parçası olarak ayrılmaz bir paydaşı olarak görüyoruz. Türkiye’nin geleceğindeki stratejik sektörlerden birinin de turizm olduğunu kabul edersek, küçük yaştan itibaren nesillerimize müzeyi ve turizmi anlatmak açısından da çok faydalı bir eğitim yöntemi olduğunu görüyoruz ve canıgönülden destekliyoruz.”
Program kapsamında Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile tarihçi-yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın, “Müze Eğitim Sohbeti”ne de katılan Bakan Ersoy, gelecek yıl müze biletlerine zam yapılabilmesine rağmen, müze kartlara herhangi bir zam olmayacağını sözlerine ekledi.
YeniŞafak