Kadınların kurban kesmesinde dinen bir mani olmadığını dile getiren Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamza Aktan, ”gücü yeten, hayvana hakim olabileceğine inanan, bu konuda kendine güvenen herkesin kurban kesebileceğini” vurguladı.
Aktan, kurbanın 81 gram altını ya da eşdeğer ihtiyaç fazlası malı olan, borcu bulunmayan ergen ve akıl sağlığı yerinde Müslümanların yapması gereken mali bir ibadet olduğunu söyledi.
Mali durumu iyi olan karı-kocaların ve ergen çocukların da ayrı ayrı kurban kesebileceğine işaret eden Aktan, ancak aile reisinin tek bir kurban kesmesinin de yeterli görüldüğünü belirtti.
Hamza Aktan, kurban olarak koyun, keçi, manda, sığır ve devenin kesilebileceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Kurban edilecek hayvana, pazardan alınmasından kesilmesine kadar tüm süreçlerde şefkat ve merhamet gösterilmeli, aç ve susuz bırakılmamalı. Oldukça keskin bir bıçakla en az acı duyacağı şekilde kurban edilmeli ve vücudundaki kan önemli ölçüde akana kadar beklenmeli. Eğer kesim işleminin başında hemen omurilik kesilirse mekruhtur, çünkü hayvan çabuk ölür ve kanın boşalması tamamlanmaz. Kurban bayıltılarak da kesilebilir. Ancak bayıltayım derken öldürmemeye dikkat etmek gerekir.”
Ergen ve akıl sağlığı yerinde olan, güçlü kuvvetli herkesin kurban kesme işlemini gerçekleştirebileceğini dile getiren Aktan, ”Kadınların kurban kesmesinde bir mani yok. Gücü yeten, hayvana hakim olabileceğine inanan, bu konuda kendine güvenen herkes kesebilir” diye konuştu.
Aktan, kurbanın bayram namazının ardından bayramın 3. günü akşamına kadar kesilebileceğine işaret ederek, koyun ve keçinin bir kişi, manda, sığır ve deveye ise en çok 7 ortak olabileceğini hatırlattı.
KURBAN DERİSİ
Prof. Dr. Hamza Aktan, kurban etinin üçe bölünerek değerlendirilebileceğini anımsatarak, Hazreti Muhammed’in, etin bir bölümünün ihtiyaç sahiplerine, bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşulara dağıtılmasını, bir bölümünün de eve ayrılmasını tavsiye ettiğini vurguladı.
Aktan, kurbanın derisinin ise, bir fakire veya hayır kurumuna verilmesi gerektiğini ifade etti.
Kurban keserken çevre temizliğine dikkat edilmesinin önemine dikkati çeken Aktan, büyük şehirlerde bu konuda zorlanan kişilerin kurbanlarını vekalet yoluyla kestirebileceklerini anımsattı.
Vekaleti verirken gönderilen parayla bir kurban alınması ve bunun usulüne uygun şekilde kesilmesinin istenmesinin önemini vurgulayan Aktan, sadaka vermenin kurban kesme ibadetinin yerine geçmeyeceğine, sadakanın ayrı bir ibadet olduğunu söyledi.
Hamza Aktan, ”Kurban gerek kredi kartı, gerekse taksitle alınabilir. Ancak kişi, kendisini borçtan dolayı faiz ödeme durumuna düşürmemeye dikkat etmelidir” dedi.
Halk arasında ”ölü kurbanı” olarak bilinen ve ölen bir kimse adına kesilen kurbanın dinde yeri olmadığını dile getiren Aktan, ”Ancak kişi ölmeden önce kurban kesilmesi yönünde vasiyette bulunursa, onun adına kurban kesilir. Bunun yanında bir kişi ölen anne babasının affına vesile olsun diye, kendi kendine, bir anane, bir gelenek olarak keserse ‘bu caiz değildir’ de demeyiz” diye konuştu.