Canım babam. Güzel insan.
Varlığımın sebebi. Biliyorum beni çok seviyorsun. Nefes alışlarında bile ben varım.
Bana geleceğe ait her adımımda yardım ettin. Çalıştın, çabaladın, gayret ettin. Bana güzel bir yarın hazırladın. Kazandıklarını benim için harcadın. Ben yedikçe sen yemiş oldun. Ben giyince sen giymiş oldun.
Gözlerimin içine baktın. Dünyaya oradan baktın. En iyi okulda okumam için uğraştın. Burs peşinde koştun.
Benimle sabahladın. Benimle geceledin.
Okul kapılarında az beklemedin.
Günü gelince bana iyi bir eş bulmak için her tarafa haber saldın. Güzel, namuslu, ahlaklı, zengin, okumuş bir eşim olsun istedin. Güzel bir düğün yaptın. Düğünüme para akıttın. Kalktın oynadın. Gözyaşı döktün.
Sevgili babacığım, sana dünyamla ilgili her yaptığın için minnettarım.
Beni kimseye ezdirmedin. Kimsenin yanında yalnız bırakmadın. Ben en iyi okulu okudum, en parlak diplomayı da aldım. Evlendim. İyi bir evlilik yaptım.
Şimdi dün bir çocuğum oldu.
Çocuğumu kucağıma aldım. Kokladım.
Öptüm. Sen yoksun. Ve sen yoktun.
Seni çok aradım. “Keşke babam da torununu görebilseydi” dedim. Ama böyle takdir edilmiş. Dün evladın ne olduğunu anlayınca sana ilk defa kızdım.
Darıldım. İçim incindi.
Sevgili babacığım. Dünyaya ait her şeyi verdin ama ahirete ait hiçbir şey vermedin bana. Aslında bunu hiç de önemsememiştim düne kadar. Ama dün çocuğumu kucağıma aldığımda onun dünyası kadar ahireti içinde bir şeyler yapmam gerektiğini hissettim.
Onu soğuktan, kazadan, beladan, kötülükten korumam gerektiği kadar ahiretin getireceği kötülüklerden, musibetlerden de korumam gerektiğini anladım. Allah’ın hoşnutsuzluğuna götürecek her şeyden korumam gerektiğini anladım.
Sevgili babacığım, – Sen beni hiç bir gün camiye götürmedin.
– Ellerimden tutup camiye oturtmadın.
– Bana Kur’an- ı Kerim öğretmek için çabalamadın.
– Bana ezanı sevdirmedin. Dini de anlatmadın.
– Bana peygamberimi, kitabımı hiç anlatmadın.
– Zekâtın ne olduğunu arkadaşlardan öğrendim.
– Bana bu dünyanın ahiretin tarlası olduğunu söylemedin.
– İnsanların günün birinde sorgulanacağını söylemedin.
Sana kızmıyorum. Sana darılmıyorum.
Biliyorum belki sen de bilmiyordun.
Belki senin baban da bilmiyordu.
Ama canım babacığım, bunu bilenler hiç mi yoktu? Hiç mi bunu anlatacak dostun yoktu?
Mezarında yatarken Allah sana rahmet etsin. Allah sana acısın. Bana da acısın.
Ama sevgili babacığım ben senin gibi yapmayacağım.
Dünyasını, sağlığını, okulunu, giyimini, kuşamını düşündüğüm kadar evladımın ahiretini de, dini geleceğini de, eğitimini de öğreteceğim.
Ta ki benim oğlum da benden sonra bana böyle bir mektup yazmasın.
Oğlun
BÜYÜKLERİN DUALARI
Şeyh Sünnüsi’nin duası
Allah’ım sen her türlü noksanlıklardan uzaksın. Hamd Allah’a mahsustur. Allah’tan başka gerçek ilah yoktur. Allah en büyüktür. Güç ve kuvvet ancak yüce ve büyük Allah’ın yardımıyladır. Bu zikirleri; şimdiye kadar yazılmış, yazılmakta olan ve sonsuza kadar yazılmaya devam edecek olan harfler sayısınca ve bütün zamanlar boyunca tekrar ediyorum.
BİR AYET
Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (Maide 5/8)
BİR HADİS
Zenginlik mal çokluğuyla değildir, bilakis zenginlik göz tokluğuyladır. (Buhari
BİR SEVAP
Ramazanda umre yapmak… “
Ramazanda yapılan bir umre bir hacca bedeldir. Kim Kâbe’yi tavaf ettikten sonra iki rekat namaz kılarsa köle azad etmiş gibi olur.”