35 Bin Kişiye Ekmek Kapısı

İş Dünyası
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, 2010 yılının yatırım programında yer alan 13 organize sanayi bölgesi ile 2 küçük sanayi sitesini tamamlamak üzere olduklarını, bu projeler tamamlandığında 35 bin ...
EMOJİLE

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, 2010 yılının yatırım programında yer alan 13 organize sanayi bölgesi ile 2 küçük sanayi sitesini tamamlamak üzere olduklarını, bu projeler tamamlandığında 35 bin vatandaşa daha ekmek kapısının açılacağını söyledi.

Ergün, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda bakanlığının ve bağlı kurumların bütçelerinin sunumunda, Türkiye ekonomisinin, özellikle kamu maliyesi ve bankacılık sisteminde gerçekleştirdiği reformlar neticesinde bir güven ve istikrar ekonomisi haline geldiğini belirtti.
Ekonomik gelişmelerle ilgili bilgiler sunan Ergün, 2010 yılında otomobil satışlarının 500 bine yaklaşmasını beklediklerini ifade etti.

Krizin yoğun hissedildiği 2009 yılında üretim, ihracat ve istihdamda bir miktar kayıp yaşansa da Türkiye’nin ”krize son giren, krizden ilk çıkan” ülkelerden biri olduğunu ifade eden Ergün, ”Eğer hükümetimize muhalefet etmek adına bir kriz edebiyatı oluşturulmasaydı krizin etkileri hiç şüphesiz daha sınırlı olacaktı” dedi.

Ergün, sanayi üretimi ve kapasite kullanımı gibi öncü göstergelerde kriz öncesindeki seviyelere ulaşıldığını söyleyerek, ”Bu başarıları kalıcı hale getirmek ve Orta Vadeli Program’da belirlediğimiz hedeflere ulaşmak için, ekonomide yapısal reformları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Özellikle 12 Eylülde yapılan Anayasa değişikliği, ekonomik ve demokratik reformların kesintisiz bir şekilde sürmesi için çok önemli bir dönüm noktası olmuştur” diye konuştu.

ŞİRKET KURMAK BEŞ DAKİKA

Reel sektörün çağa uygun bir dönüşüm yaşaması için, Türkiye’nin yıllardır ihtiyaç duyduğu Sanayi Strateji Belgesi’ni hazırlayarak, Yüksek Planlama Kurulu’na sunduklarını, kısa bir süre içinde kamuoyu ile paylaşılacağını belirten Ergün, bu yılın sonundan itibaren Türkiye’de üretimine başlanacak elektrikli otomobillere ilişkin altyapı düzenlemelerinin de hızla tamamlandığını vurguladı.

Tüzel kişiliklerin kurulması, adres, ana sözleşme değişikliği, sicil kayıtlarının yapılması gibi işlemleri, tek bir veri tabanı üzerinden ve online yapmanın mümkün hale geleceğini dile getiren Ergün, Mersin’de pilot uygulamasına başlanan bu sistemle şirket kurma işlemlerinin internet üzerinden ve sadece beş dakikada yapmanın mümkün olduğunu belirtti.

2013 yılı sonuna kadar Ar-Ge harcamalarının Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya oranını yüzde 2’ye çıkarmayı ve gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmayı hedeflediklerini bildiren Ergün, kurulu teknopark sayısının 39’a ulaştığını ve bunların 26’sında Ar-Ge ve teknoloji üretimine başlandığını anlattı.
Türkiye’de kurulacak Bilişim Vadisi için, başarılı örnekleri model olarak kullanacaklarını ve özgün bir yapı oluşturacaklarını söyleyen Ergün, 2011 yılında, destek sağlanacak tekno girişimci sayısını 300’e çıkarmayı planladıklarını bildirdi.

Ergün, 2008 yılında Cumhuriyet tarihinde belki de ilk defa Türk Patent Enstitüsü’ne 10 binin üzerinde patent ve faydalı model başvurusu yapıldığını, 2009 yılında da küresel ekonomik krize rağmen başvuru sayısının 10 bini aştığını belirtti.

KOBİ’LER

Hükümet olarak, KOBİ’ler ile esnaf ve sanatkarları destekleyecek ve onların rekabet güçlerini artıracak projelere her zaman büyük önem verdiklerini dile getiren Ergün, bu konuda atılan adımları sıraladı.

Son olarak, Ölçek Endeksli Büyüme Kredisi Destek Programı ile büyüme hedefi olan KOBİ’lere, İhracat Kredisi Destek Programı ile de ihracat yapmak isteyen KOBİ’lere yönelik 2 yeni program oluşturduklarını anımsatan Ergün, bu iki programdan 50 bine yakın işletmeyi yararlandırmayı ve 3 milyar lira kredi hacmi oluşturmayı hedeflediklerini bildirdi.

Ergün, dün itibarıyla bu iki yeni destek programına başvuruları almaya başladıklarını, işletmelerin yoğun ilgi gösterdiği bu programlar için sadece ilk gün 40 bine yakın başvuru alındığını söyledi.
2011 yılında KOSGEB tarafından yürütülecek faaliyetlerle girişimciliği, özellikle teknoloji odaklı yenilikçiliği özendirici tedbirleri artıracaklarını belirten Ergün, KOBİ’ler için bir borsa oluşturma konusunda da çalıştıklarını anlattı.

Planlı sanayileşmenin mekansal araçları olarak gördükleri Organize Sanayi Bölgelerinin (OSB) ve küçük sanayi sitelerinin hem sayılarını hem de niteliklerini artırmaya büyük önem verdiklerini belirten Nihat Ergün, bugüne kadar altyapısı tamamlanan 131 OSB’nin 66 tanesinin kendi hükümetleri döneminde tamamlandığını ifade etti.

Ergün, ”2010 yılının yatırım programında yer alan 13 organize sanayi bölgesi ile 2 küçük sanayi sitesini tamamlamak üzereyiz. Bu projeler tamamlandığında 35 bin vatandaşımıza daha ekmek kapısı açılacaktır” dedi.

Bakan Ergün, OSB’lerin kurulmasında bölgesel ihtiyaçların dikkate alındığını ve ekonomik gerçeklerin belirleyici olduğunu dile getirdi.

TÜKETİCİNİN KORUNMASI

Bakanlık olarak, kimseye ceza vermek niyetinde olmadıklarını, ancak tüketicileri yanıltan, standartlara uygun üretim yapmayan, haksız rekabete yol açanlara da asla taviz vermeyeceklerini söyleyen Ergün, şöyle devam etti:

”Zira bu gibi durumlara göz yummak, temel insan haklarından olan tüketici haklarını ihlal ettiği gibi haksız rekabete de neden olmaktadır.

Gerek Bakanlık gerekse 81 il ve 892 ilçede oluşturulan 975 Tüketici Sorunları Hakem Heyeti ile tüketici haklarının korunması ve uyuşmazlıkların çözümüne yönelik çalışmalarımız aralıksız olarak devam ediyor. Bu yıl içinde devreye aldığımız Tüketici Bilgi Sistemi ile tüketicilerin hakem heyetlerine şikayetlerini internet üzerinden yapmalarının yolunu açtık.

15 Eylül 2010 tarihi itibarıyla; 26 bin 765’i Bakanlığımıza, 105 bin 838’i Hakem Heyetlerine olmak üzere toplam 132 bin 603 adet şikayet başvurusu yapılmış olup bunlardan 95 bin 150’si tüketiciler lehine sonuçlanmıştır.

2010 yılının ilk 8 ayında Reklam Kurulu Başkanlığına da toplam 1688 başvuru yapılmıştır.
Kurulun karara bağladığı 482 adet reklam dosyasının 454 tanesi ilgili mevzuata aykırılık bulunmuş ve ihlalde bulunanlara toplam 14 milyon lira ceza kesilmiştir.

Ceza kesilen reklamları incelediğimizde, çok açık ihlaller olduğunu görebiliyoruz. Bir reklam, bir ilacın bir haftada bilmem kaç kilo zayıflatacağını söylüyorsa bunun bilimsel bir karşılığının olması gerekir. Yine bir kampanya, ortalama bir tüketiciyi yanıltacak bilgiler içermemelidir. Kampanya reklamında bütün ürünler dediğiniz halde, altyazıda bazı ürünleri istisna sayarsanız, bu gibi durumlar elbette hoş karşılanamaz.

Piyasa gözetim ve denetim faaliyetlerini de 81 il müdürlüğümüz aracılığıyla yönetiyoruz.
2010 yılının ilk 8 ayında toplam 24 bin 955 ürün denetlenmiş, bu ürünlerden 2260 adedi aykırı bulunmuş, bu ürünlere 348 bin lira para cezası verilmiştir. Bazı ürünlere eksiklerini gidermek için süre tanınırken, 14 ürün için de toplama kararı alınmıştır. Bunların içinde düdüklü tencere, saç kurutma makinesi, mini kahve pişirici gibi küçük ev aletleri, elektrik kabloları, kaynak makineleri gibi ürünler bulunmaktadır. Denetim sayısının bir önceki yıla göre yüzde 137 oranında arttığını da hatırlatmak isterim.”

Ergün, bakanlığının 2011 yılı bütçesinin 717 milyon 377 bin lira olduğunu söyledi.

REKABET KURUMU

Rekabet Kurumu Başkanı Nurettin Kaldırımcı da yaptığı sunumda, kurumun çalışmaları hakkında bilgi verdi.

2010 yılında yalıtım malzemeleri, doğal gaz tesisat projelerinin online gönderimi, tıbbi görüntüleme ve teşhis cihazları, bunlara yönelik yedek parça ve servis, sürücü kursları, ilaç, otomotiv, kargo taşımacılığı, karayolu ile yolcu taşımacılığı gibi alanlarda 9 soruşturmanın tamamlandığını belirten Kaldırımcı, 2010 yılı başından bugüne kadar rekabet ihlalleri nedeniyle verilen para cezalarının toplamının 38 milyon lira olduğunu söyledi.

Halen medikal gaz, diyaliz cihazları, banka promosyonları, telekomünikasyon, basın ve yayın, ulaştırma, kimyasal ürünler, et ve et ürünleri, havayolu ile yolcu taşımacılığı, bira, tüketici elektroniği, bilgisayar programı gibi alanlarda 15 soruşturmanın devam ettiğini bildiren Kaldırımcı, son dönemde kırmızı et fiyatlarında oluşan aşırı artışların, büyük ölçüde sektörün yapısal sorunlarının ortaya çıkardığı arz yetersizliğinden kaynaklandığı ve ilgili piyasalarda genel fiyat düzeylerinin yükselmesine yol açacak bir rekabet ihlalinin tespit edilmediğini belirtti.
Kaldırımcı, konuyla ilgili sektör incelemesinin sürdüğünü bildirdi.

Nurettin Kaldırımcı, tüketici elektroniği ürünlerinin en düşük satış fiyatının belirlenerek, bayi ve teknomarketler arasındaki rekabetin kısıtlanması konusunun da soruşturulduğunu söyledi.