Mülakat için kapıdan içeri girerken, el sıkışıp otururken kendimizle ilgili ne tür ipuçları veriyoruz?
İş görüşmesine giderken nasıl davranmak ve hangi davranışlardan kaçınmak gerektiği konusunda vücut dili uzmanlarının görüşleri BBC Türkçe’nin haberinde…
Tokalaşma ayarı
Mülakatı yapan kişi ile sizin aranızdaki ilk iletişim tokalaşma yoluyla kurulur. İlk izlenim genellikle mülakatın gidişatını belirleyecektir. Bu nedenle bu adımı doğru atmak önemlidir.
Uzmanlar “uyumun yolu benzerliklerden geçer” diyor. O halde, mülakatı yapan kişi elinizi nasıl sıkıyorsa o şekilde karşılık vermek gerekir. Tokalaşma ya da selamlaşmanın ayarını dengelemeniz aynı düzeyde olmak istediğiniz mesajını verir. Eli fazla sıkmak görüşmede baskın bir tutum hissi yaratabilir.
Kişisel alan
Kültürümüz ne olursa olsun, farkında olalım ya da olmayalım hepimizin dört tür alanı vardır. En dıştan içe doğru bunlar sırasıyla kamu alanı, sosyal alan, kişisel alan ve samimiyet alanıdır.
Görüşme sırasında bunlara dikkat etmek önemlidir. İnsanlar arasındaki ilişkide önemli şeyler kişisel ve samimiyet alanlarında gerçekleşir. Görüşme sırasında samimiyet söz konusu olamayacağına göre, mülakatı yapan kişiyi etkilemek için kişisel alanına girmek gerektiğini belirtiyor uzmanlar.
Otururken dikkat
Tokalaşma yoluyla bu kişisel alana adım atılır. Tokalaşmanın amacı da budur zaten. Oysa mülakatlarda oturma düzeni insanları birbirinden uzak tutmak üzere ayarlanır. Bunu marifetle aşıp mülakatı yapan kişinin kişisel alanına yaklaşacak şekilde davranmak gerekir. Örneğin sandalyenizi hafifçe yaklaştırabilir ya da yuvarlak masanın aynı tarafında oturabilirsiniz.
Oturduktan sonra aradaki mesafeyi kapatacak başka yollara başvurulabilir. Örneğin hafifçe öne eğilmek gibi. Bunu hızla dikkat çekecek şekilde değil, belli etmeden yapmak gerekir. Uzmanlar mesafeyi az bile olsa kapatmanın, insanların güven ve bağlantı duygusunu artırdığını söylüyor.
Elleri nereye koymalı?
Vücut dilinde “açık” olmak önemlidir. Mülakat sırasında muhtemelen gergin olacak, farkında olmadan ellerinizi kenetleyecek ya da kollarınızı göğsünüzde kavuşturacaksınız. Bu sizin için rahat ve güven verici olsa da uzmanlar karşı taraf için bunun mesafeyi artırıcı ve bağlantıyı koparıcı etki bırakabileceği konusunda uyarıyor.
Göz teması
Görüşme sırasında göz teması önemlidir; fakat biraz azı ya da çoğu farklı algılara neden olabilir. Peki, doğru miktarı nedir? Bu ortama göre değişebilir, ama mülakatı yapan kişinin oranını tutturmak genel olarak önerilebilir. Mülakatı birden fazla kişi yapıyorsa paneldeki her bir insanla eşit oranda göz temasında bulunmaya dikkat edilmelidir. Soruları yanıtlarken kişilerle tek tek göz teması kurulmalı, sıkılma belirtisi olarak görülebileceği için etrafa göz atmaktan kaçınmalıdır.
İnsanlar genellikle göz temasını hiç başka yerlere bakmamak olarak algılıyor; fakat bu yanlış bir algıdır.
Konuşurken düşündüğümüz için ara ara başka yerlere bakmak normaldir. Fakat uzmanlar, mülakatı yapan kişi konuşurken başka yere dalıp gitmeme konusunda uyarıyor. Siz onların sorusunu yanıtladıktan sonra göz teması kurun ve dinleyin. Göz teması sizin ciddiyetinizi ve dikkatinizi gösterir.
Derin nefes almak
Stres ve heyecan hissedildiği anda hızlı nefes alıp verme başlar. Mülakat sırasında bu hoş değildir.
Hızlı ve yüzeysel nefes aldığınızda net düşünme beceriniz azalır. Bu ise soruları çabuk ve öz cevaplamanıza engel olabilir.
Karnınızın alt kısmından derin nefes almaya çalışın. Bu, kendinizi enerjik, güvenli ve mantıklı hissetmenize yardımcı olur. Mülakattan önce diyaframınızı, karnınızı, göğüs kafesinizi kullanarak daha ağır nefes alma denemeleri yapın.