Northwestern Üniversitesi’nden teorik astrofizik uzmanı Frederic A. Rasio, ”Bu gerçekten çok tuhaf, gezegenin yıldızına çok yakın olması daha da tuhaf” diyerek, bu keşiflerinin gezegen ve yıldız oluşumu konusundaki basit teoriyi ihlal ettiğini belirtti.
Amerikan Ulusal Bilim Vakfında yapılan açıklamada, sözkonusu gezegenlerin ”sıcak Jüpiter” adı verilen ve merkezlerindeki yıldızlarının çok yakınında yörüngede dönen tipik gezegenlerden oldukları belirtilerek, bu yakınlığın yörüngelerinin ters olmasıyla bağlantılı olabileceği kaydedildi.
Rasio ve meslektaşları, geniş ölçekli bilgisayar simülasyonları kullanarak, çok uzak bir yıldızın gezegeninin çekim gücüne bağlı düzensizliğinin, ”sıcak Jüpiter”in hem dönüş istikametinin değişmesine, hem de çok yakın yörüngede bulunmasına nasıl yol açtığını ortaya çıkardılar.
Gezegenlerin birbirlerinin çekimlerini etkilediklerini belirten bilimadamları, gezegenlerin oluştukları yörünge ne olursa olsun, daima bu yörüngede kalmalarının gerekli olmadığını, bu karşılıklı düzensizliğin ve etkileşmenin bu tip güneş sistemlerinde yörünge değişikliğine yol açabildiğinin altını çizdiler.
Amerikalı bilimadamları, ”Güneş sistemimizin evrende tipik olduğunu düşünüyorduk, ancak güneş sistemimizin dışındaki sistemlerde ilk günden itibaren herşey farklı görünüyordu. Bu bizi gerçekten acayip birisi yapıyor. Diğer sistemleri tanıdıkça, bizim güneş sistemimizin ne kadar özel olduğunu anlıyoruz. Kesinlikle özel bir yerde yaşıyoruz gibi görünüyor” dediler.