Mobil Abone Sayısında 2020 Öngörüsü

Araştırma
Acarer, Çukurova Üniversitesi’ndeki ”Güvenli İnternet ve Baz İstasyonları” Semineri’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, 1 milyondan fazla haneye 1000 megabit, yani 1 giga...
EMOJİLE

Acarer, Çukurova Üniversitesi’ndeki ”Güvenli İnternet ve Baz İstasyonları” Semineri’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, 1 milyondan fazla haneye 1000 megabit, yani 1 gigabit fiber internet erişimi sağlayabilen dünyadaki 4 ülkeden birisi olduğunu belirterek, ”Bu ülkeler, Japonya, Slovenya, İsveç ve Türkiye. Ama dikkat edin, bu konuda gerekli altyapılar yapılmazsa, geliştirilmezse, kazmaya devam etmezsek, bir süre sonra bu övündüğümüz konularda millet biz geçer, biz de arkasından bakakalırız” dedi.

Bir ekonomistin, 2050 yılından sonra dünyada üretimi ya Çinliler’in yapacağını, çünkü herkesin üretimden çekildiğini, ya da makinelerin gerçekleştireceğini söylediğini kaydeden Acarer, ”Çin’le ilgili görüşe katılmıyorum. Çünkü biz etkin bir gücüz, bizim gibi birçok ülke de etkin. Ancak, yaşantımızda pek çok şey makinelere doğru gidiyor. Bununla birlikte, ‘makineler arası iletişim’ kavramı ortayla çıkıyor. Makinelerin birbirini kontrol etmesi ya da makineler aracılığıyla kontrol kavramı. Türkiye’de şu an 66 milyon mobil abone var.

Bundan sonra artış olmuyor, çünkü insanlar ikinci hat almıyor artık, beğenmezse, aynı numarasıyla operatörünü değiştirebiliyor. 2020 yılında dünyadaki mobil abone sayısının 50 milyara çıkması öngörülüyor. Bunların 7 milyarı insan, kalanı makine olacak” diye konuştu.

Bütün bu gelişmelerin, hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelen interneti ve sanal iletişimi beraberinde getirdiğini vurgulayan Acarer, ”Çekirdek aile kavramı bile değişti. Eskiden çekirdek aile, anne, baba ve çocuklardı, şimdi buna internet de eklendi. İnternetsiz 40 yaş altı bir aileyi düşünebiliyor musunuz? Bu gelişme, gerçekten bütün yaşantımızı altüst eder hale geldi.

Bunun bazı yan etkileri de ortaya çıktı. Bu konuda da birtakım önlemlerin mutlaka alınması gerekti. Genelde kamuoyunda karıştırılan iki kavram var. Birincisi ‘cyber security’, yani internetin fiziksel güvenliği. Yani saldırılar, solucanlar truva atları ve zombi bilgisayarlar gibi kavramlar. İkicisi ise ‘safer internet’, yani güvenli internet, içeriğin güvenliği. İkisi de çok önemli” dedi.

İnternetin fiziksel güvenliğinin ülkeler için çok önemli hale geldiğinin altını çizen Acarer, şöyle devam etti:

”2010 yılı başlarında ABD Başkanı Barack Obama, ABD’nin savunma sistemlerine yapılacak bir siber saldırıyı, savaş gerekçesi kabul edeceklerini açıkladı. Geçen sene de ABD’nin 21. yüzyıldaki ekonomik başarısının, siber saldırılara karşı yapacağı savunmadaki başarısıyla orantılı olduğunu söyledi. Yani ‘biz sistemlerimizi ne kadar koruyabilirsek, ekonomide o kadar başarılı olacağız’ dedi.

Siber güvenliğe çok dikkat etmemiz lazım. Siber saldırıları, popülist politikalarla hoşgörüyle karşılamamamız gerekli. Ortak tepki göstermeli. Saldırıları yapanlar, bugün bir şirketin ya da bir kurumun sitesini çökertir, yarın ise ülkeye zarar verir. Bu saldırılarla verilecek zararları tahmin etmek de çok zor. Milyarlarca dolarlık bir nükleer sistem yaparsınız, 100 dolarlık bir solucan ya da truva atı sistemini çökertebilir, hatta patlatabilir. Bir süre önce bu konuyla ilgili, ismini vermek istemediğim bir ülkede zarar dahi meydana geldi.”

İkinci konu olan ”içerik güvenliği” konusunda yaptıkları çalışmanın, 2011 yılında çarpıtılarak lanse edildiğini ifade eden Acarer, ”Bunun zorunlu olmadığını, isteyenin kullandığını anlattık. ‘Güvenli internet’le, isteyen güvenli interneti kullanır, istemeyen kullanmaz. Kullanan ‘çocuk’ ve ‘aile’ profili arasında istediği şekilde değişim yapar, istemezse güvenli internet dışına çıkar. Bunu çok kolay ve ücretsiz şekilde yapar. Güvenli internetin özü budur. Bu bir tüketici hakkıdır. Güvenli internetin 5 ay içinde 850 binden fazla aboneye ulaşması, bu tercihin de her an artması, toplumdaki bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor” dedi.

Daha sonra seminere akademisyen ve uzmanların konuşmalarıyla devam edildi.

Seminere, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş ve Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Güngör ile öğrenciler katıldı.

AA