Hafta neden 7 gün?

Araştırma
                        -I- İnsanlar zamanı ölçmeye başladıklarında ilk olarak iki temel birim kullandılar; Güneş’in iki doğumu arasın...
EMOJİLE

                        -I-

İnsanlar zamanı ölçmeye başladıklarında ilk olarak iki temel birim kullandılar; Güneş’in iki doğumu arasında geçen süreye “gün” diyerek en kısa zaman birimini, Ay’ın her iki hilali arasında geçen süreye de “Ay” diyerek daha uzun bir zaman birimi belirlediler. 

Fakat, günden uzun, aydan ise kısa zaman dilimleri lazım olduğunda, yine “gökyüzünde” değişmez bir sembole ihtiyaç duydular. Bu sembol “tekdüze” duran Güneş olamayacağına göre, düzenli biçim değiştiren Ay’ın evrelerini “hafta” adını verecekleri zaman dilimi için kullanmaya başladılar.

Ay’ın hilal evresi ile “tam yarım” göründüğü ilk “dördün” evresi arasında 7 günlük zaman vardır. Aynı şekilde ilk dördün ile “dolunay” arasında da 7 gün geçer. Ardından 7 gün sonra “son dördün” gelir ve nihayet onun da 7 gün sonrasında ay yine ince bir hilale dönüşerek gözden kaybolur. 

Ayrıca buradan “dördün” kelimesinin ne anlama geldiğini de anlamış olmalısınız: Bir ay 4 haftadır. (anaformerkezi.com)

                           -II-

Avrupa’da hafta pazartesi ile başlar. Pazar günü, pagan inancına göre güneş tanrısına adanmış bir gündü. Eski babilde šapattu (Ay-kutlaması)kökünden mi, yoksa hebrece sbt (kutlamak, işten uzak durmak anlamlarında) kökünden mi geldiği tartışılır. Daha önceden söylediğimiz gibi haftanın 7 gün olması ayın dünya çevresinde döndüğü 29,5 günlük süre ile açıklanabilir. Ayın hilalden dolunaya olan değişimini dörde bölmek mümkündür. Yılı da böylece 12’ye bölmek pratiktir. Mısır – Babilon zodiak takvimindeki bölümleme Yunanlılara ve Romalılara kadar uzanmış, hatta Hindistan ve Japonya’ya kadar ulaşmıştır.

Eski yunan astronomlarından Vettius Valens – ki, o zamanlar astronomi ile astroloji son derece içiçeydi; insanlar bir şekilde geçimlerini de temin etmek zorundaydılar – günün her saatine bir gezegen/tanrı atamıştı. Günün ilk saatine hükmeden tanrının adı, o güne veriliyordu.

Haftanın günleri – Heptagramı

Mesela; Satürn – Jüpiter – Mars – Güneş – Venüs – Merkür – Ay. 

Saat yönünde yazarsak, ilk gün  Satürn günü olacaktır (Satur-day). 25. saat, yani ertesi günün ilk saati ise Güneş günü (Almanca Sonn-tag, Sun-day), bir ertesi günü Ay günü (Mondtag; Mon-day). Germen dillerinde merkür, Çarşamba (Wodan-günü, woens-day, Odins-tag), Jupiter; Perşembe, tanrı Thor – Donner (Gökgürültüsü) ve Venüs; Cuma Venüs e tekabül eden tanrıça Frija dan türetilmiş (Frei-tag, fri-day) olarak takvimlere geçmiş.

Eski Roma’da uzunca bir süre haftalar yoktu. Kalendae (Calender-takvim sözcüğünün kökeni) Nonae (Ayın dolunaydan önceki dokuzuncu günü), Eidus ya da İdus (Dolunay), ve 23 Şubat Terminalia’sı vardı. Ayın çeyreklerine göre düzenlenirdi. MS. 321’de Jülien takvimle birlikte yok oldu, bu sistem son buldu.

Eski Roma’da uzunca bir süre haftalar yoktu. Kalendae (Calender-takvim sözcüğünün kökeni) Nonae (Ayın dolunaydan önceki dokuzuncu günü), Eidus ya da İdus (Dolunay), ve 23 Şubat Terminalia’sı vardı. Ayın çeyreklerine göre düzenlenirdi. MS. 321’de Jülien takvimle birlikte yok oldu, bu sistem son buldu.

Eski 10 aylık takvime sadece iki ay eklendi. January: Hem geçmişe hem geleceğe bakan iki yüzlü tanrı Janus‘un ayıdır; Februus, eski yunan tanrılarından Pluto ya tekabül eden yer altına hükmeden Etrüsk tanrısı. Bu ayın ikinci yarısında Romalılar temizlik yapar, dinlenir ve asla hayırlara vesile olması gereken düğün, nişan, iş kurma vs. yapmazlardı. Eski ayların önüne bu iki tanrıya atfedilen iki ay eklendi ve eskiden sayılarla anılan aylar 2 ay kaymış oldu. Üçüncü ay savaş tanrısı Mars’ındı. Aperire açmak anlamında, baharı müjdeler. Mai Tanrı Jupiter maius, yani büyük jüpitere atfedilmişti. Merkür’ün annesi maia da bitkileri büyüten tanrıçaydı. Tanrıça Juno, ateşin, ocağın, evin, evliliğin tanrıçasıydı.

Şimdi Latince sayılara 2 ekleyin: Avrupa dillerindeki September, October, November ve December aylarını bulursunuz. Haziran 31 günle Jül Sezar’ın ayıdır, çünkü Sezar bu ayda doğmuştur. Tarihte Sezaryan’la ilk doğan kişi olarak anıldığından, Sezaryan ismi de buradan gelir. Bu olay bir haziran ayında olmuş demek. Hemen ardından da 31 günlük ağustos ayı roma imparatoru Octavianus Agustus’ undur (Romalılar tembellermiş. İsim verirken doğum sırası olan sekizinci anlamında isimlendirmişler Agustus’u) Onun ayı da Sezar’ınkinden kısa olamazdı ve şubattan bir gün daha alınarak peşpeşe iki tane 31 gün çeken ayımız oldu. Şubat da, o gün bugündür 28 çeker. Yıldaki 6 saatlik farkı düzeltmek için takvimimize dört yılda bir gün eklediğimizde 29 çeker.

Eski Mısır’da 10’ar günlük 36 hafta vardı.

Aztekler’in beşer günlük ve onüçer günlük takvimleri vardı. Normal Aztek takvimi güneş yılına göreydi (Sol:Güneş; solar takvim) ve  xihuitldeniyordu (Maya’larda haab deniyordu). Yirmişer günlük 18 Aydan oluşuyordu ve uğursuz addedilen artı 5 günü vardı. Her ay beşer günlük haftalardan oluşuyordu. Haftanın son günü alış veriş yapılan Pazar kurulan gündü (tianquiztli). Aynı anda kutlama ve dinlenme günü. Böylece 288 işgünü ve 72 tianquiztli vardı bir yılda. Uğursuz varsayılan 5 günde ise çalışılmazdı. Böylece bir yıl toplam 365 gündü. Yıl 6 saat daha uzundu ama bunu düzeltecek mekanizmalar kurulmamıştı bu takvimde.

Bunun yanısıra, bir de 260 günlük bir astrolojik ay takvimleri (Luna:Ay. Lunar takvim) vardı, tonalpohualli denen. Bu 260 gün 13’er günlük 20 haftaya ayrılmıştı. Her gün bir tanrı ya da tanrıçaya adanmıştı. Doğum günü hangi tanrının etki alanına giriyorsa, ona göre yorumlanırdı. “Yedi yağmurlar 1 uğurlu iken mesela”, “çift tavşan” ise uğursuz sayılırdı.

Batı ve merkez Afrika’da, mesela Kongo’da dört günlük bir hafta hesabına dayanan bir takvim kullanılırdı. Bu takvimde dörder günlük 7 haftadan oluşan 13 ay artı bir gün vardı yılda. Hristiyanlığın yaygınlaşmasıyla birlikte bu takvim unutuldu sayılır.

Fransız ihtilalinden sonra 10 günlük 3 haftadan oluşan, her ayı 30 gün olan ve yıl sonunda 5 gün eklenen bir takvim kullanıldı. 13 yıl kullanıldıktan sonra Napolyon tarafından kaldırıldı.

Eski Sovyetler’de 1929’dan 1940’a kadar, beşer günlük haftaları olan ve 6 haftadan meydana gelen aylardan ibaret bir takvim kullanıldı. (astronomi siteleri)