Shiftdelete.net’te yer alan habere göre, işte geçmişten bugüne aklımızda yer eden en iyi 7 Ninja oyunu:
Ninja Gaiden
Ninja oyunu denince ilk akla gelen serilerden biri hiç şüphesiz Ninja Gaiden’dır. Bunun başlıca sebebi, serinin NES zamanından bu yana her oyununda üstün bir kalite yakalaması değil, zorluğu sebebiyle gerçekten oyuncuda bir Ninja refleksi gerektirmesidir.
Commandos serisinde bölüm sonlarında nasıl bir strateji ustası gibi hissediyorsanız, Ninja Gaiden’ın zorlu boss’larını yendikten sonra da camdan uçan tekmeyle atlama ihtiyacı duyabilirsiniz.
Team Ninja (geliştirici ekip) yeni nesil konsollar için yepyeni bir Ninja Gaiden oyunu geliştiriyor.
Naruto: Ultimate Ninja
Video oyunları dünyasında genel geçer bir kural olan “anime oyunları berbattır” kanısını yerle bir eden bir serinin ilk oyunu oldu Naruto: Ultimate Ninja. Acemi Ninja Naruto Uzumaki’nin Ninja köyünde başlayan ve Ninja okulunda devam eden macerasını anlatan Ultimate Ninja, macera ve RPG öğelerini ayrıca bol bol Ninja dövüşünü bir araya getirdi.
Aynı cümle içinde ne kadar çok Ninja dediğimi fark ettiniz mi? İşte Naruto: Ultimate Ninja serisi de bu kadar Ninjalık dolu, her anında Nin-nin-nin diye sayıkladığımız oyunlarla dolu. Üstelik seri daha sonraki oyunlarda Naruto Shippuuden’e de ayak uydurdu.
Samurai Shodown
80’lerin sonunda 90’ların başında çocuk olanlar aynı zamanda video oyunlarıyla arcade salonlarında tanışan bireylerdir çoğunlukla. Bu kitlenin hemen hatırlayacağı ultra karizmatik Ninja Hattori Hanzo da Türk gençliğinin video oyunlarında tanıştığı ilk Ninjalardan biridir.
Her ne kadar bu eşsiz 2D dövüş oyunu daha ziyade Haohmaru ve Nakoruru karakterlerine odaklı bir öyküye sahip olsa da, atari salonlarında Samurai Shodown’a jeton atan her 5 Türk gencinden 4’ü banko Hattori Hanzo’yu tercih etmiştir. Bu babayiğit Ninjayı da serinin ilk oyunundaki öyküsüyle anıyoruz.
Shinobi
Atari salonlarının unutulmaz jeton canavarı oyunlarının başında gelen Shinobi, zorlayıcı bölümleri ve artistik Ninja güçleriyle bizi bu alt kültürle tanıştıran bir diğer seridir. Sonrasında bazı başarısız 3D denemeleri olsa da, hiçbiri atari dönemindeki o “ilerlemeli” platform oyunlarının tadını veremedi.
Neyse ki imdadımıza Nintendo 3DS yetişti ve yakın dönemde 2D ile 3D tasarımı birleştiren, nostalji bir soslu Shinobi oyunu, bu el konsolu için yayınlandı. Elbette harçlıktan ayırıp aldığımız jetonu kaybetme riskinin olmaması, Shinobi’de bölüm geçme heyecanının yarıya yakınını alıp götürdü ama bu yine de bölüm tasarımlarının ne kadar başarılı olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Mark of the Ninja
“Ninja dediğin üç boyutlu hareket etmez” şiarından hareketle hayat bulan Mark of the Ninja, indie kategorisinde değerlendirilebilecek hayli kaliteli bir yapım. Üstün özelliklere sahip bir Ninjanın, klanının büyük ustasını kurtarmak için atıldığı tehlikeli macerayı anlatan oyun, çok yakın zamanlarda piyasaya sürüldüğü AAA oyun Dishonored ile çok benzer dinamiklere sahipti.
Tıpkı gerçek bir Ninja oyununda olması gerektiği gibi, gizlilik ve duvarlara tırmanma gibi öğelerin büyük rol oynadığı Mark of the Ninja, side-scrolling türünde halen çok kaliteli aksiyon oyunlarına imza atılabileceğini bir kez daha gösterdi.