Türkiye’ye yerleşmeye karar verdiği yılın yaz ayında arkadaşının tavsiyesiyle aldığı abdestten çok etkilenen ve yaptığı araştırmaların ardından İslamiyet ile tanışarak 10 yıl önce Müslüman olan Kırgız heykeltıraş Zakir Azizov, şimdi heyecanla kutsal topraklara yapacağı yolculuğa hazırlanıyor.
Zakir Azizov, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İnönü Üniversitesi’nde çalışmak üzere 1998 yılında Türkiye’ye geldiğini anlattı. Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği Heykel Ana Sanat Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yaptığını belirten Doç. Dr Azizov, Kırgızistan’da yaşadığı dönemde ateist olduğunu, o dönemde yaratıcının doğa olduğunu düşündüklerini söyledi.
Okul ve sonrasındaki akademisyenlik hayatı boyunca dinleri merak edip araştırdığını, İncil, Tevrat ve Zebur’u okuduğunu dile getiren Azizov, Kur’an-ı Kerim’i de okumak istediğini ancak 1992 yılında Moskova’da bir camiye gittiğinde Rusça Kur’an bulunmadığı için okuyamadığını kaydetti.
Sanatla uğraşmasının da getirdiği merakla uzun yıllar yoga ve meditasyon yaptığını kaydeden Azizov, İslamiyet ile tanışma öyküsünü de şu sözlerle anlattı:
”Yakın bir arkadaşımla gezerken hep Malatya merkezindeki tarihi Yeni Cami’ye namaz kılmaya gittiğinde ben onu dışarıda bekliyordum. Sıcak bir günde ben de şadırvanda arkadaşın yanına oturup biraz serinlemek için yüzümü yıkamak istedim. Arkadaşım da bana ‘serinlemek istiyorsan bari abdest al’ dedi. Nasıl yapılacağını gösterdi ve ben de uyguladım. Sanki iki dakika içinde saatlerce uğraşıp yaptığım meditasyon sonrası bir rahatlama hissetmiştim. Arkadaşıma, abdestin bir özelliği olup olmadığını sordum. Çünkü benim için bir inanç değil, metot gibi gelmişti. O da bana ‘Allah emrettiği için yapıyoruz’ dedi. Ben de ‘Allah ne güzel emretmiş’ diye düşünerek o günden sonra İslamiyet’i araştırmaya başladım.”
Ailesiyle birlikte Müslüman oldu
Bilimsel bilgileriyle Kur’an-ı Kerim’de geçenlerin birbirleriyle ne kadar örtüştüğünü gördüğünde İslam’a karşı kendini daha da yakın hissetmeye başladığını anlatan Azizov, 5 yıl boyunca İslamiyet’i öğrenmek için başta Kur’an-ı Kerim olmak üzere eline geçen bütün kitapları okumaya başladığını belirtti.
Bu süre sonunda bir gün eşinin karşısına geçerek ”Ben İslamiyet’i seçtim. Müslüman olacağım” dediğini anlatan Azizov, eşinin de bunu olgunlukla karşılayıp kendisinin de Müslümanlığı seçtiğini, o zaman en büyüğü 20 yaşında olan 4 çocuğunun da Müslüman olduğunu söyledi.
Eşinin ve çocuklarının kendisine destek vermesine karşın akrabalarının kendilerini eleştirdiğini anlatan Azizov, bütün eleştirilere arkasını döndüğünü ve inandığı gibi yaşadığını ifade etti.
Kutsal toprakların heyecanı sardı
İslamiyet’in şartlarını Müslüman olduğu günden beri yerine getirmeye büyük bir gayret gösterdiğini belirten Azizov, bu günlerde de Hac heyecanı yaşıyor.
İslam’ın diğer şartlarını elinden geldiğince yerine getirdiğini ifade eden Azizov, ”Şimdi de Hac ibadeti için bekliyoruz. İlk etapta bu kadar heyecanlanacağımı bilmiyordum. Şimdi sanki içimde fırtına esiyor. Bir an önce gidip oraları görmek istiyorum. Manevi bir çekim hissediyorum” diye konuştu.
İslamiyet’in ”yaşamın kendisi” olduğunu vurgulayan Azizov, artık daha huzurlu olduğunu ve en ufak bir sıkıntısında dahi Allah’tan yardım istemesi gerektiğini öğrendiğini söyledi.
AA