Türkiye gazetesinin haberine göre; Okula başladığı halde okuma yazmayı bir türlü sökemeyen ve akranlarından geri kalan çocukların disleksi olarak adlandırılan öğrenme bozukluğu yaşayabilecekleri ve mutlaka tedavi edilmeleri gerektiği bildirildi. Çocukların %8-10’unda görülen bu öğrenme bozukluğunun son derece yaygın olduğunu belirten Yard. Doç. Dr. Neslim Güvendeğer Doksat, bu durumun zekâ geriliği ile karıştırılmaması gerektiğini söyleyerek, “İlkokula başlayan disleksili çocuklarda eğitim alabilecek zihinsel gelişim henüz tamamlanmadığı için okuyamazlar, yazamazlar ve matematiksel işlemleri kavramada zorluk çekerler. Ancak bu onların zekâ düzeylerinde bir problem olduğunu göstermez. Hatta zekâ düzeyi çok yüksek çocuklarda da görülmektedir. Bu sebeple dâhilerin hastalığı da denir” diye konuştu. Çocuğun sadece okul başarısını değil tüm hayat başarısını etkileyecek olan öğrenme bozukluğunun ancak ilkokul döneminde fark edilebildiğini, çoğu zaman da atlandığını söyleyen Yard. Doç. Dr. Doksat, “Ailelerin, belirtileri dikkatle takip etmeleri ve en erken dönemde çocuğu psikiyatri uzmanına götürmeleri gereklidir” dedi. Yard. Doç. Dr. Doksat, öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklarda görülebilecek belirtileri şöyle sıraladı:
Yazılı kelimeleri öğrenme ve hatırlamada güçlük çekerler. Yön ve zaman kavramları zayıftır. Öğrendiklerini hemen unuturlar. o, e, c gibi harflerin arasındaki farkları dile getiremezler. Kelimeleri tersten okurlar. Sıralamada güçlük çekerler; alfabeyi öğrenme, mevsimleri ve ayları sıralamada zorlanırlar, doğum tarihlerini karıştırırlar. Okurken kelime atlarlar. Konuşmaya yaşıtlarından geç başlarlar ve konuşma becerileri zayıftır. Harfleri doğru algılayamadıkları için okuma sırasında şiddetli baş ağrısı ve mide bulantısı çekerler. Hecelerin seslerini karıştırır, sessiz harflerin yerini değiştirirler.
YARD.DOÇ. DR. NESLİM GÜVENDEĞER DOKSAT:
Çocuğun başarısını takdir edin
Öğrenme bozukluğu yaşayan çocukların anne babalarının, çocukların öğrenmesinin en yakın takipçisi olması gerektiğini söyleyen Yard. Doç. Dr. Neslim Güvendeğer Doksat, ebeveynlerin çocuklarına kızmak yerine daha anlayışlı davranmaları gerektiğini belirterek, “Çocuğunuz çok küçük bir şeyi başarsa bile, evde zafer havaları estirin. Çocuğunuzun eğitimi ile ilgili duyduğunuz endişeleri kendisine hissettirmeyin. Sevgi ve şefkat gören çocuklar, daha iyiyi başarmak için çabalayacaktır. Onunla yakından ilgilenin. Okumayı teşvik etmek için sizler de sık sık çocuklarınıza kitap okuyun. Okuduklarınız üzerinde tartışın. Yakın ilgi ve uzman desteği ile çocuğunuz yaşıtlarından ileri hale gelebilir” dedi.
SAYILARLA PROBLEM YAŞIYORLAR
Öğrenme bozukluğu yaşayan çocuklar, harfleri ya da sayıları tersten algılarlar. Örneğin b’yi d, E’yi 3, 6’yı 9, 73’ü ile 37 gibi görürler.