Üç boyutlu başörtüler

Moda
Merve Tunçel’in haberi Tasarımcı Zehra Erdem’in hem boyayıp hem de zincir, boncuk gibi aksesuarlarla süslediği eşarplar meraklısı için ilginç bir alternatif. Kıyafete uygun eşarp bulmak kolay bi...
EMOJİLE

Merve Tunçel’in haberi

Tasarımcı Zehra Erdem’in hem boyayıp hem de zincir, boncuk gibi aksesuarlarla süslediği eşarplar meraklısı için ilginç bir alternatif.

Kıyafete uygun eşarp bulmak kolay bir iş sayılmaz. Hele bir de özel bir gün için arıyorsanız işiniz daha zor. Birkaç istisna dışında özgün motiflere rastlamak neredeyse imkânsız. Zehra Erdem’in el emeği göz nuru tasarım eşarpları bu alternatif kıtlığından doğmuş. Takı tasarlamayı çok seven, hat sanatıyla da yakından ilgilenen Erdem, bu iki alanı eşarplar üzerinde buluşturmaya karar verince oldukça farklı tasarımlar çıkmış ortaya. Erdem, saat motifinin zincirlerini, ceket deseninin düğmelerini üç boyutlu olarak işliyor kumaşa.

Anne kız 18 yıldır birlikte dikiyorlar

Zehra Erdem, annesi Huriye Koçbay ile birlikte Fatih’teki Gelin Hanım adlı gelinlikçiyi işletiyor. Önceleri kızının dikiş nakış işinden hiç hoşlanmadığını anlatıyor Huriye Hanım. İmam-hatipte okuyan kızını, yazları yanında çalışması için bin bir güçlükle ikna ediyormuş. İğne iplikten zerrece hazzetmeyen kızı Zehra ise bu zamanların kıymetini sonradan anlamış. Yavaş yavaş ısınmaya başlamış annesinin işine. Yıllar geçtikçe de dükkânın demirbaşı olmuş adeta. Huriye Koçbay, 18 yıldır yanında çalışan kızının tesettürlü gelinlik ve abiye tasarımlarını öve öve bitiremiyor. Kızı Zehra ise annesinin dikiş yeteneğini…

Zehra Hanım eşarp tasarlama macerası estetik gözünü fark eden bir arkadaşının ricasıyla başlamış. ‘Vav’ gibi Arapça harfleri önce eşarba çizip boyamış, ardından tek tek boncukları işlemiş üzerine. Sonuçta ortaya oldukça hoş ve zarif tasarımlar çıkmış. İçlerinden birini seçmesini beklediği arkadaşı büyük bir beğeniyle almış hepsini. “En iyi reklam, müşterinin müşteriye yaptığı reklamdır.” diyen Erdem, yaptığı eşarpların kulaktan kulağa yayılma hikâyesini özetlemiş oluyor böylece. Sonra siparişler yağmaya başlıyor. Eş dost derken, yaptığı tasarımları annesinin gelinlikçi dükkânında satmaya başlıyor Zehra Erdem.

Bir eşarbın tasarımı 5 gün

Anlatınca basit gibi dursa da eşarpların yapım aşaması hayli çetrefilli. Kimileri bir günde bitiyor, kimileri de üzerindeki işlemelere göre 4-5 gün sürebiliyor. Fiyatları da biraz yüksek bu yüzden. Yine de herkeste olanı değil, kendine özelini almak isteyen kitlenin gözdesi olmuş kısa zamanda bu eşarplar. Unutmadan söyleyelim; sadece eşarp değil, şal da tasarlıyor Erdem. Tasarımları İstanbul ve Ankara’daki çeşitli mağazalarda satılıyor olsa da sadece eşarpları satabileceği bir mağaza açmayı hiç düşünmemiş. “Mağaza, el işçiliği için uygun olmaz. Seri üretim değil ki, aynı modelin onlarca rengini aynı anda yapıp satayım.” sözleriyle açıklıyor nedenini. Şimdilik siparişleri internet üzerinden erdemmzehra@gmail.com adresinden alıyor. Sadece hat yazıları değil, sol anahtarları, notalar, elbise ve saat motifleri de en sık kullandıkları desenler arasında.

Tesettürlü gelinlik bulamayınca kendi tasarladı

Zehra Erdem ile annesi Huriye Koçbay’ın tasarım işine girme hikâyesi hayli ilginç. Zira gençlik yıllarında örtünen Koçbay, bir türlü aradığı standartlara uygun gelinliği bulamayınca ‘İş başa düştü’ deyip, iğne ipliği eline aldığı gibi dikivermiş kendi gelinliğini. Yıllar sonra kızını evlendirirken aynı sorunu yaşadıklarını anlatan Koçbay, bu defa da kızıyla bir olup ona özel bir gelinlik tasarlayıp dikmiş. Yaptığı gelinliklerin tesettüre uygun olmasına iki kat özen gösteriyor bu sebeple. Anne kızın yaşadıklarını 2 buçuk yaşında olan torun Zeynep Hale de yaşar mı bilinmez. Ama bildiğimiz bir şey varsa Hale’nin de annesi ve anneannesi gibi bu işin üstesinden kolaylıkla geleceği. Zira Zehra Hanım, gecenin ikilerinde kendisini eşarp işlerken gören kızının en büyük arzusunun büyüyünce anne mesleğini devam ettirmek olduğunu söylüyor.

Zaman