Van’da Hayatın Normalleşmesini Ne Engelliyor?

Dünya Hali
 Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Deprem Koordinasyon Komisyonu Koordinatörü ve Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Van’da depremi yaşayan insanlardaki olumsuz psikolojin...
EMOJİLE

 Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Deprem Koordinasyon Komisyonu Koordinatörü ve Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Van’da depremi yaşayan insanlardaki olumsuz psikolojinin sağlam binalara girilmesini önlediğini belirterek, insanlardaki olumsuz psikolojinin hayatın normalleşmesini geciktirdiğini ileri sürdü.
Prof. Dr. Elmas, Van’da yaptığı incelemenin ardından AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Devletin depremin yaralarını sarmak için yoğun çalışma yaptığını ve başarılı işler gerçekleştirdiğini belirten Elmas, 70 bin çadır ve 20 bin konteynerin temin edilme çalışmasıyla bölgede barınma konusunda büyük işler başarıldığını söyledi.

Van’da olumsuz bir hava oluştuğunu ve bunun en önemli nedeninin mühendisler tarafından kontrol edildiği belirtilen Bayram Oteli’nin ikinci depremde yıkılması olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Elmas, ”Van’da negatif haberlerin yayılma hızı çok fazla. Çok büyük bir güvensizlik olmuş. olaya ‘hiçbir bina güvenli değildir’ gibi bakılıyor. Böyle bakıldığında hem Van’da hem de Türkiye’de hayat durur. Van’daki depremde yıkılmamış, hiçbir yapısal hasarı olmayan binaların kullanılmasının tehlike olarak gösterilmesi de uygun değil. Bir yerden başlayarak bu psikolojiyi aşmak gerekiyor” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığının 25’e yakın öğretim üyesini okullarda inceleme yapmaları amacıyla bölgeye gönderdiğini hatırlatan Elmas, öğretim üyelerince hazırlanan raporların bölgede gelecekteki çalışmalar için önemli bir dayanak oluşturacağını söyledi.

Elmas, ”İnsanlardaki olumsuz psikoloji sağlam binalara girilmesini önlüyor, bu nedenle hayatın normalleşmesi gecikiyor” diye konuştu.

-İlköğretim okulları ve liselerin durumu-

Depremde okulların bir bölümünde ağır, bir bölümünde de orta hasar oluştuğunu, bir bölümünün depremi hasarsız atlattığını belirten Elmas, okullarda üniversitelerin gözetiminde ayrıntılı inceleme yapılacağını söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığının talebi üzerine okullarla ilgili rapor hazırladıklarını belirten Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü:

”Özellikle hasar görmemiş yapılarda eğitime başlanabilir. Zaten belirli oranda öğrenci Van’ı terk ettiği için en azından hasar görmemiş mevcut okul stoku kullanılarak eğitime devam edilebilir. Prefabrikler, konteynerler veya çadır derslikler devreye girdiği zaman eğitim başlar. Eğitimin başlaması hayatın canlanmasında önemli bir adım olur. Eğitim bu bağlamda bir an önce başlamalıdır diye düşünüyorum. Vakit bulduğumuzda Erciş’te 5 okulu gezdik. Van’da bizim üniversite binalarımız kadar sağlam binalar var ama insanlar o evlerin önünde kurdukları çadırda yaşamaya çalışıyorlar. Bu bir psikolojik eşiktir. Bu eşik aşıldığında hayat normalleşecektir.”

-”YYÜ’de eğitime şubat ayında başlaması planlanıyor”-

Prof. Dr. Elmas, Yüzüncü Yıl Üniversitesinde (YYÜ) şubat sonunda eğitime başlanmasının planlandığını hatırlatarak, sorunun üniversite binalarından kaynaklanmadığını, öğrenci yurtlarıyla ilgili sorunlar olduğunu ifade etti.

Barınma sorununun YURTKUR tarafından çözülmeye çalışıldığını kaydeden Prof. Dr. Elmas, şöyle konuştu:

”YÖK tarafından kampanya başlatıldı. Her üniversite 1 veya 2 prefabrik konut sağlayabilirse Van’daki üniversitemizde çok sorun olmadan eğitim başlayacak. Öğrenciler de yıl kaybetmeyecek. Uzaktan eğitim konusunda SAÜ olarak Türkiye’de önemli bir çalışma birikimimiz var. Her türlü desteği vereceğimizi söyledik. Eğitim-öğretim sınıf ortamında yapılan bir uygulama olmaktan çıktı. Derslik dışı organizasyonlar daha çok önem kazanmaya başladı. İnternet ve web tabanlı eğitimler verilerek ilgi artırılabilirse Van’da normalleşme daha kısa sürede olur diye düşünüyorum.’

Zaman