Şöhret Tutkusu Hastalık mı?

Dünya Hali
BBG (Biri Bizi Gözetliyor) yarışmacısı olduklarına inandırılarak, 2 ay İstanbul‘un Beykoz ilçesine bağlı Riva‘daki bir villada tutulan ve özel görüntüleri internette yayınlanan 9 kız, gözl...
EMOJİLE

BBG (Biri Bizi Gözetliyor) yarışmacısı olduklarına inandırılarak, 2 ay İstanbul‘un Beykoz ilçesine bağlı Riva‘daki bir villada tutulan ve özel görüntüleri internette yayınlanan 9 kız, gözlerin yeniden bu tür "şöhret" yarışmalarına çevrilmesine yol açtı. Sabah gazetesinin görüşünü aldığı uzmanlar uyardı: "Eğitimi ihmal ettiğimiz için ‘hedonik’ yani hazza yönelik gençler yetiştiriyoruz. Psikolojilerinde hasar olduğu için şöhret tutkusu gelişiyor. Terapi şart."

Aile yaşam eğitimi veremiyor

Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli: "Geçen gün bu kızlarla bir programda beraberdim. Önlerine bir sözleşme konulmuş. Orada her şey açık bir şekilde yazılmış. ‘Program web sayfasında yayınlanacak’ deniliyor. Buna rağmen sözleşmeyi okumamış gibi hareket ediyorlar. Anneler, babalar, çocuklarına maalesef yaşam eğitimi veremiyor. ‘Ben çocuğuma her şeyi verdim. Yokluk çektirmedim’ diyorlar. Amacımız bu değil ki…

Çocuğun yaşama bağlanması, yaşamın gerçeklerini bilmesi için neler yapılabilir, onlarla tartışmamız gerekir. Bu noktada hedonizm denilen şey karşımıza çıkıyor. Bu, hazza dönük bir hayat yaşanmasıdır. Eğitimi ihmal ettiğimiz için, hedonik dediğimiz, hazza yönelik gençler yetiştiriyoruz. Bu da, kısa yoldan meşhur olma meselesini ortaya çıkartıyor. Psikolojilerinde hasar olduğu için şöhret tutkusu gelişiyor. Bu insanların uzman ellerde tedavi görmeleri, uzunca bir süre psikoterapiye tabi tutulmaları şart."

Şöhret fast food gibi

Psikiyatrist Doç. Dr. Armağan Yücel Samancı: "Bugünün gençliği büyük beklentiler ve küçük fırsatların arasında sıkışmış durumda. Kendilerini riske atan davranışlara girebiliyorlar. Eğitim alıp, uzun ve zorlu bir sürece girmek yerine aceleyle bir fırsat oluşturma yoluna gidebiliyorlar. Bunun sonucunda hırpalanıyorlar. Bir kısmı depresif bir sürece giriyor. Hayata kızgın, güvensiz bir hale geliyor. Bir kısmı çok saldırgan bir sürece girebiliyor. İnsanlar, kısa sürede doygunluk seviyesine ulaşmak istiyorlarsa fast food’u seçerler. Bu da sağlıklı olmaz"

Çocuk-Genç ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Bengi Semerci:
"Her gün, hiçbir özelliği olmayan, emek sarf etmeyen, eğitimsiz birçok kişinin ünlü olduğunu ve bu ünün yazılı basında nasıl süslendiğini görüyorlar. Bu nedenle, bu tür olayları sadece o kişinin ya da ailesinin sorununa bağlayarak, kendimizi temize çıkarmamız; devekuşu gibi başımızı kuma gömmemiz gibidir. Sorunları basite indirgemek, eleştirilen çocukların yaptığı gibi emek harcamadan bir şeye ulaşmaya çalışmaktır."