“Miral ve Kanunsuzlar”

Dünya Hali
30. İstanbul Film Festivali’nin sonuncu gününde gösterilen Miral ve Kanunsuzlar adlı filmler toprakları ellerinden alınmış iki halkın, Filistin ve Cezayir halkının özgürlük mücadelesini anlatıyo...
EMOJİLE

30. İstanbul Film Festivali’nin sonuncu gününde gösterilen Miral ve Kanunsuzlar adlı filmler toprakları ellerinden alınmış iki halkın, Filistin ve Cezayir halkının özgürlük mücadelesini anlatıyor. Tarihi gerçekliklere dayanan bu iki film, vizyona girdikleri coğrafyalarda söz konusu iki halka zulmedenleri fena halde rahatsız etmişti.

Filistinli gazeteci Rula Jebreal’in Miral adlı romanı, Kelebek ve Dalgıç filminden hatırladığımız Amerikalı Yahudi yönetmen Julian Schnabel tarafından 2010 yılında sinemaya aktarıldı. Yetimhanede büyüyen Filistinli kız Miral’in hikâyesini anlatan film, özellikle kadın karakterler üzerinden Filistin problemini işaret ediyor. Kadınların ayakta kalma mücadelesinde çözümü eğitimde gören de var, bombada gören de… Miral’in büyüme öyküsü iki yol arasında kalan ince bir çizgide ilerliyor. Filistinlilerin gördüğü haksız muamele ve eziyetin bazı versiyonlarına filmde yer verilmiş, ancak çok da sert bir üslubu olduğu söylenemez. Ergenlik dönemindeki bir kızın ayakları yere basmaz, romantik halleri filmin genel havasına sirayet ediyor ve Miral Hollywood karakterlerinden biri olma handikapından çıkamıyor.

YAHUDİ YÖNETMEN İSRAİL’İ KIZDIRDI

Miral’in öne çıkarılan ‘Filistinli’ kimliğine karşın, ‘Müslüman’ kimliği arka planda kalıyor. Ama İsrail-Filistin probleminin özünde ‘politik’ değil, ‘dini’ gerekçeler yattığını unutmamak lazım. Filmin yönetmeni Schnabel’in Yahudi oluşunu hesaba katarsak bu yaklaşımı doğal bulmak ve yadırgamamak gerekiyor. Sonuçta Schnabel çevresinden tepki alma pahasına bu filmi yaparken insani hassasiyetlerini ortaya koymuş oldu ve yaklaşımında kendince bir orta yol bulma gayreti olduğunu düşünüyorum. İki devlet arasında imzalanan anlaşmayla sona eren film, bugün iki tarafta da barışın hala mümkün olduğunu düşünen kimselere adanmış. Bu da film açısından mutlu, gerçek açısından ‘umutlu’ bir son anlamına geliyor.

Miral’de anlatılanlar, Filistin’de yarım yüzyıldan fazladır yaşanan eziyeti hesaba kattığımızda aslında oldukça soft kalsa da İsrail’in bu kadarına bile tahammülü olmadığına gazete haberlerinde rastlamışsınızdır. Nitekim İsrail delegasyonu çocukça bahanelerle filmin gösterilmesine tepkilerini dile getirdiler ve engel olmaya çalıştırlar. Bazı Yahudi fanatiklerin filmin yönetmen ve oyuncularını tehdit ettikleri de yine çıkan haberler arasında yer aldı.

KANUNSUZLAR

Cezayir asıllı Fransız yönetmen Rachid Bouchhareb’in geçtiğimiz yıl yabancı dilde en iyi film dalında Oscar adayı olan çalışması Kanunsuzlar ise, Cezayir’in Fransız esaretinden kurtulma mücadelesini anlatıyor. Cezayirli üç kardeşin hikayesine odaklanan film, 1925-62 yılları arasında Fransız sömürgesi altındaki Cezayirlilerin yaşadıkları dehşet verici olayların vahametini gözler önüne seriyor. Toplu katliamlar, haksız tutuklamalar, yakıp yıkmalar… Yaklaşık kırk sene içerisinde üç kardeşin yaşadıkları, tüm Cezayirlilerin yaşadıklarını da özetleme işlevi görüyor. Zulüm gören Cezayirli kardeşlerin, acımasız ve gözü dönmüş karakterle dönüşmeleri de, yapılan tahribatın çirkin yüzlerinden yalnızca biri. Fransız hükümetini temsil eden Cezayir asıllı polisin, Cezayirlilerin özgürlüğü önündeki engellerin başında oluşundan doğan çatışma ise filmin gücünü arttırıyor.

Filmde halk yığınları, büyük meydanlar, çatışmalar, patlamalar gibi çekilmesi bir hayli güç sahneler çokça mevcut. Sert ve vurucu etki bırakan bu tip sahnelerin, yaşamayanlara durumu anlatma ve hissettirme açısından önemli bir fonksiyonu var. Kanunsuzlar anlatmak istediğini etkili bir üslupla anlatma becerisini gösterdiği için seyirci üzerinde derin bir tesir bırakıyor. Bu nedenle de Fransız politikacıları rahatsız etmiş, tepkilerini çekmiş olmalı. Kanunsuzlardaki üç kardeşin Müslüman olmalarına rağmen herhangi bir İslami hassasiyet taşımayışları ise bana kalırsa filmdeki en önemli eksiklik. Sanırım bu da Cezayir asıllı yönetmenin yeterince Fransızlaştığına dair önemli bir gösterge. Kanunsuzları merak edenler bugün 21.30 seansında Kadıköy Rexx sinemasında görebilirler.

Toplum olarak duyarlı olduğumuz konularda yapılmış Miral ve Kanunsuzlar filmlerini festivalde kaçıranlar bilmiyorum bir daha ülkemiz sinema salonlarında görme şansı bulabilirler mi? Nitekim ikisi de film şirketlerinin ilgisini çekmemiş olacak ki yakın zamanda vizyona girecek gibi görünmüyor.

Yenişafak pazar