Kuş Cennetinde Kaçak Av ‘Pes’ Dedirtti

Dünya Hali
Son bir ayda 3 kez yanan Silifke Göksu Deltası kuş cennetinde bu kez de kaçak avcılar görüntülendi. Uluslarası anlaşmayla korunan bölgede kuş türleri yok olmak üzere. Türkiye’nin göz bebeği olan...
EMOJİLE

Son bir ayda 3 kez yanan Silifke Göksu Deltası kuş cennetinde bu kez de kaçak avcılar görüntülendi. Uluslarası anlaşmayla korunan bölgede kuş türleri yok olmak üzere.

Türkiye’nin göz bebeği olan kuş cenneti son yıllarda yaşadığı ağır tahribatlar sonrasında her geçen gün özelliğini kaybetmeye başladı..

Kıyı erozyonundan sonra şimdide Kuş cennetini yok etmek isteyen avcılar ellerini kollarını sallayarak uluslararası Bern anlaşması olan bu cennetin kuşlarını vurup neslini yok ediyor

Göksu deltasından sorunlar bitmiyor

Bir ayda 3 kez yanan Kuş cennetinde doğal afet yaşanıyor.

Mersin’in Silifke İlçesi Kuş Cennetinde yaşanan kaçak avcılık kuş cennetini doğal güzelliğini kaybetmeye yüz tuttu.

Uluslararası koruma altında olan Göksu deltası kuş cennetin son bir ayda 3 kez yandı.

Çıkan yangında birçok sürüngen ve kanatsız kuş türlerinde vayır cayır yanarak kül oldu. Dünyada nesli tehlike altında olan kara kaplumbağalarıda çıkan yangında alevlerin arasında can verdi.

Bilim insanları 16 yıldan bu yana özel çevre koruma bölgesi kapsamında olan kuş cennetinde barınan, kışlayan, üreyen ve dinlenen göçmen kuşların  gelmeyeceğinden endişeli olan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bedii Cicik, Göksu Deltası’nın diğer sulak alanlar gibi; atıklarla kirletilmesi, yerleşim amacıyla doldurulması, kurutularak tarıma açılması gibi nedenlerden dolayı bir süre sonra yok olabileceğini ve hatta çölden farksız bir ortama dönüşebileceğini söyledi. 

Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olduğuna dikkat çeken Cicik, deltadaki sazlık, bataklık ve göllerin toplamının 2 bin 130 hektar olduğu bilgisini de vererek, deltada 6 endemik, 38 de nesli tükenme tehlikesi karşı karşıya olan bitki türünün yanı sıra 34 adet sürüngen ve amfibi türü bulunduğunu anlattı.  Bugüne kadar bölgede 302 kuş türü belirlendiğini hatırlatan Cicik, Avrupa kıtasında toplam 500 kuş türü olduğu göz önüne alındığında da Göksu Deltası’nın öneminin açıkça ortaya çıkacağını savundu.

Cicik, iklim koşullarının uygun olması, birçok kuş türü için beslenme, barınma, kışlama ve üreme bağlamında farklı habitatlar içermesinin yanı sıra kuzey-güney göç yolu üzerinde bulunmasının da Göksu’nun kuşlar açısından Avrupa ve Ortadoğu’nun en önemli sulak alanlarından biri olarak öne çıktığını söyledi.  Cicik bölgenin küçük karabatak, tepeli pelikan, yaz ördeği ve büyük orman kartalı gibi nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan türleri de Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halil Kumbur ise Göksu Nehri’nde ve Paradeniz Lagünü çevresinde çok sayıda bilimsel araştırma ve proje yaptıklarını, bölgenin çevresel tehdit altında olduğunu belirtti.

Göksu Nehri’nin suyu azaldıkça, denizin yükselmesi ve Paradeniz Lagünü’ne doğru deniz suyu hareketinin söz konusu olduğunu vurgulayan Kumbur, ”Göksu Nehri dikkatli kullanılmazsa ve doğal yapı muhafaza edilmezse, deniz suyunun iç kısımlara doğru ilerlemesi kaçınılmaz. Bu duruma dikkat edilmez ve önlem alınmazsa, ilerleyen tarihlerde kuşlar göç yollarını değiştirecilecek. Besin zincirlerini kaybeden kuş türleri bir daha önemli bir konuma sahip olan Göksu Deltası kuş cennetine uğramayacak.” dedi.

Haber 7