Kordan Kanını Devlet Saklayacak

Dünya Hali
Akrabaları arasından uygun verici bulunamayan kemik iliği nakli bekleyen hastalar için umut olacak Türkkök Projesi’nde ilk aşama kordon kanı bankacılığıyla hayata geçirilecek. Nakil bekleyen, an...
EMOJİLE

Akrabaları arasından uygun verici bulunamayan kemik iliği nakli bekleyen hastalar için umut olacak Türkkök Projesi’nde ilk aşama kordon kanı bankacılığıyla hayata geçirilecek.

Nakil bekleyen, ancak ailesinde uygun verici bulunamayan hastalar için kurulması planlanan, gönüllü kemik iliği bağışçıların verilerinin yer alacağı bilgi bankası ile kordon kanlarının saklanacağı Türkkök Projesi için bir süre önce düğmeye basan Sağlık Bakanlığı, mevzuat, kadro ve alt yapıya ilişkin çalışmalarını tamamladı.

Sağlık Bakanlığı, vatandaşların kemik iliği ve kordon kanı bağışına yaklaşımını belirlemek amacıyla da 6 bin 400 kişi üzerinde bir kamuoyu araştırması yaptı.

Kamuoyu araştırmasının sonuçlarıyla ilgili bilgi veren Sağlık Bakanlığı Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Daire Başkanı Halil Yılmaz Sur, araştırmaya katılanların yüzde 60’ının yeni doğan bebeklerinin kordon kanını bağışlamaya, yüzde 40’ının da gönüllü verici olmaya olumlu yaklaştıklarını anlattı.

Araştırmayla vatandaşların kordon kanı bağışına daha sıcak baktıkları sonucunun ortaya çıktığına işaret eden Sur, bunun üzerine ilk aşamada kordon kanı bankacılığının geliştirilmesine karar verildiğini açıkladı.

Sur, projeyle ilgili şu bilgileri aktardı:

”Kemik iliği naklinde kordon kanı bankacılığı eğilimi yükseliyor. Hem nakil için aranan uyum oranı şartı daha az, hem de her an hastanın kullanıma hazır bir şekilde bekletilebiliyor. Gönüllü vericilerden kemik iliği nakli ise daha çok kişiye bağımlı. Gerektiğinde vericiye ulaşılması ya da vericinin bağıştan vazgeçmesi riski her zaman mevcut. Kordon kanında ise bu tür riskler söz konusu olmadığı gibi başarı şansı da daha yüksek. Bu bilimsel gerçekler ışığında Türkkök Projesi’nde ilk olarak kordon kanı bankacılığına başlamayı uygun bulduk.”

Ancak projenin tek başına kordon kanı bankacılığıyla yürümesinin söz konusu olamayacağını, gönüllü verici bilgi bankasıyla da desteklenmesinin şart olduğunu ifade eden Sur, ”Kordon kanından toplanan kök hücre miktarı, gönüllü vericilerden toplanan kök hücre miktarına kıyasla daha az. Özellikle yetişkin hastalar için fazla miktarda kök hücreye gereksinim duyulduğu için kordon kanındaki kök hücre miktarı yetersiz kalabiliyor” diye konuştu.

Kordon kanı bankacılığında ilk 5 yılda 50 bin verici toplama hedefi koyduklarını belirten Sur, kemik iliği bağışı için de aynı süre için 250 bin verici hedefleri olduğunu söyledi.

Kordon kanı bankacılığının kısa bir sürede faaliyete geçebileceğini, kemik iliği veri bankası için ise daha kapsamlı bir alt yapı geliştirilmesine ihtiyaç olduğunu bildiren Sur, kordon kanı bankacılığıyla ilgili Türkiye’nin sahip olduğu potansiyele ilişkin şu bilgileri verdi:

”Sağlık Bakanlığına bağlı 18 büyük hastanede yılda 250 bin doğum oluyor. Yeni doğan bu bebeklerin kordon kanı da çöpe gidiyor. Projede asıl hedefimiz bu hastaneler. Ailelerin bilgilendirilmesi ve onay alınmasıyla bu proje kısa sürede başlatılabilir. Halen ülkemizde 4 ruhsatlı kordon kanı bankası bulunuyor. Aileler kişisel kullanım için belli bir ücret karşılığında çocuklarının kordon kanını saklatabiliyor. Ama bunlar çok yüksek maliyet gerektiren şeyler. Oysa bizim projemizde kordon kanları kişilere hiçbir maliyet yüklenmeden saklanabilecek. Ama bunlar kişilerin şahsi kullanımı için değil, toplumsal fayda için saklanacak. Yani çocuklarının kordon kanını bağışlayan aileler ilerde bunu kişisel kullanım için talep edemeyecek.”

Türkiye’de yılda 3 bin kemik iliği nakli yapılması gerektiğini, oysa bu sayının bin 500 civarında olduğunu bildiren Sur, bunun ihtiyacın yarısını bile karşılamadığına dikkati çekti.

Kordon kanı bankacılığıyla nakil sayısının 2 binlere çıkarılabileceğini belirten Sur, ”Bunun özellikle nakil bekleyen çocuk hastalar açısından çok faydası olacak” şeklinde konuştu.

Kordon kanı bankacılığının Sağlık Bakanlığı’nın kuracağı merkezlerde ya da özel sektöre ait mevcut kurumlardan hizmet alımı yoluyla yapılabileceğini anlatan Sur, ”Zaten özel sektöre ait merkezlerin kapasiteleri oldukça yüksek. Hizmet alımıyla buralardan yararlanabiliriz. Bakanlığın kendi merkezlerini kurması da bir seçenek olarak önümüzde duruyor” şeklinde konuştu.

Sur, farklı doku tiplerinin saklanması için kordon kanlarının ülkenin değişik yerlerindeki doğumevlerinden toplanmasının planlandığını, toplanan kordon kanlarının bu merkezlerde toplu olarak saklanacağını söyledi.

Sur, özellikle çocuk hastaların nakillerinde sayının yetersiz olduğunu, bu nedenle İstanbul’a 2 yeni nakil merkezi kurulması kararı alındığını sözlerine ekledi.

”ARTIK YENİ BABUNA OLAYLARI YAŞANMAYACAK”

Sağlık Bakanlığı Kemik İliği ve Kök Hücre Nakli Bilim Kurulu Başkanı ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman İlhan, Türkkök Projesi’nin, akrabasından verici bulamayan kemik iliği nakli bekleyen hastalar için umut olduğunu söyledi.

Türkkök sayesinde sadece Türkiye’deki değil, Orta Asya Türk Cumhuriyetlerindeki hastaların da bekledikleri kemik iliğini bulabileceklerini bildiren İlhan, ”Artık ülkemizde yeni Babuna olayları yaşanmayacak. Hastalarımıza buradan bulunacak kemik iliği hiçbir ücret alınmadan nakledilecek” diye konuştu.

Bağış yoluyla toplanacak kordon kanlarının bu hastalar için kullanılabileceğini ifade eden İlhan, ”Kordon kanlarından toplanan kök hücrenin miktar açısından yeterli olamayabileceği” değerlendirmesiyle ilgili de, ”Kemik iliği nakillerinde birden fazla kordon kanı kullanılabiliyor. Ayrıca bilimsel gelişmeler sayesinde, belki toplanan kök hücrelerin çoğaltılması da mümkün olabilecek” ifadesini kullandı.

BUGÜNE KADAR 8 BİN DOLAYINDA KORDON KANI SAKLANDI

Çocuklarının ileride herhangi bir sağlık sorunuyla karşılaşması halinde kök hücre nakli yapılması ihtimaline karşı bazı aileler belirli ücretler ödeyerek özel merkezlerde kordon kanlarını saklatabiliyor.

Bu özel merkezlerde bugüne kadar toplam 8 bin 302 kordon kanı saklandı, bunların 120’si imha edildi.

Sağlık Bakanlığının verilerine göre 2009 yılında 2 bin 878 başvuru yapıldı, bunların bin 948’i uygun bulundu, bin 904’ü saklamaya alındı, 48’i imha edildi, 11’i de kullanıldı.

Türkiye’de halen iki İstanbul’da, birer de Ankara, İzmir ve Trabzon’da kordon kanı bankası bulunuyor.

KEMİK İLİĞİ NAKİLLERİ

Ülkede 28 yetişkin, 10 da çocuk kemik iliği nakli merkezi faaliyet gösteriyor.

3 bin dolayında hasta kemik iliği nakli için beklerken verici ya da yatak olmadığı için buna ancak az sayıda hasta imkan bulabiliyor.

Sağlık Bakanlığının verilerine göre 2009 yılında toplam bin 203 hastaya kemik iliği nakli yapıldı.

Geçen yılın ilk yarısında ise 607 yetişkin, 101 de çocuk beklediği nakil imkanını bulurken, 175 yetişkin 683 de çocuk bekleme listesinde yer aldı.

KORDON KANI NEDİR?

Anne karnında bebek ile anne arasındaki besin ve oksijen alışverişi plasenta tarafından sağlanıyor. Bebeğin göbek kordonu bağlı olduğu plasenta doğum sürecinin tamamlanmasından kısa süre sonra görevini tamamlayarak rahim dışına atılıyor.

Bebeğin doğumundan sonra göbek kordonu içinde kalan kan, ”Kordon kanı” olarak isimlendiriliyor.

Yakın bir zamana kadar, kordon kanı; plasenta ve göbek kordonu ile atılıyordu. Ancak son gelişmelerle kordon kanının çeşitli hastalıkların tedavisi açısından önemi anlaşıldı ve özel yöntemlerle toplanıp saklanmaya başlandı.

Uzmanlara göre, bebeğin kordon kanı, ”kök hücreler” açısından oldukça zengin bir kaynak olarak nitelendiriliyor.