Umreye Özel Uçak

Doğal Yaşam
Güntay Şimşek’in röportajı… Şimdiye kadar ikili hava anlaşmaları çerçevesinde sadece Türk Hava Yolları (THY) ile Suudi Arabistan Havayollarının karşılık uçuş yaptığı hac ve umre pazarı öze...
EMOJİLE

Güntay Şimşek’in röportajı…

Şimdiye kadar ikili hava anlaşmaları çerçevesinde sadece Türk Hava Yolları (THY) ile Suudi Arabistan Havayollarının karşılık uçuş yaptığı hac ve umre pazarı özel havayollarına da açılıyor. Önümüzdeki haftadan itibaren Atlasjet, Atatürk Havalimanı’ndan Medine ve Cidde’ye uçmaya başlayan ilk özel havayolu olacak. Böylece Suudi Arabistan-Türkiye arasındaki seyahatlerin yüzde 50’ye varan oranda ucuzlayacağı tahmin ediliyor. Özel havayollarının bu yıl içinde uçmaya başlayacağı diğer ülke ise İran olacak.

Kısa süre önce Türkiye Özel Sektör Sivil Havacılık İşletmecileri Derneği (TÖSHİD) başkanlığına seçilen Atlasjet Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, ikili anlaşmalarla birer özel havayolunun karşılıklı taşıma hakkı kazandığına dikkat çekerek, Atlasjet’in Türkiye’den tescil edilen özel havayolu olduğunu ifade etti.

Suudi Arabistan’dan bir özel havayolunun seferlere başladığını belirten Ersoy, önümüzdeki hafta Türkiye’den Medine ve Cidde uçuşlarına haftada 4 gün, günde 2 seferle başlayacaklarını, daha sonra haftada 7 güne çıkacaklarını söyledi.

RUSYA YATIRIMI 2011’DE BİTECEK
Arzın artmasıyla fiyat ortalamasının düşeceğine dikkat çeken Ersoy, “Burada hedef Türk hacıların ve umre ziyaretine gidenlerin mümkün olduğunca ekonomik fiyatlara seyahat etmesine olanak sağlamak. Şu an bir adım atıldı. Daha sonra bu haklar diğer özel havayollarına da tanınacak. Ne kadar çok Türk taşıyıcı oraya sefer düzenleme hakkına sahip olursa fiyat ortalaması da o kadar düşecektir” dedi.

2012’de ise Atlasjet Rusya olarak faaliyetlere başlayacaklarını kaydeden Ersoy, 2011 sonunda Rusya yatırımlarını tamamlayacaklarını belirtti.

Tatil yörelerine çok frekanslı uçmaya çalıştıklarını, yolcuya farklı saatlerde daha çok alternatif tanıyabilmek için bu bölgelere yönelik uçak tiplerini geliştirdiklerini, yolcu konforuna dayalı yatırımı daha ön plana getirdiklerine dikkat çeken Ersoy, Ankara’nın doğusundaysa fiyata endeksli ödeme yapan yolcuya göre filo planlayacaklarını söyledi.

Türkiye dışında yeni nokta olarak İran’a her gün İstanbul-Tahran arası uçmaya başlayacaklarını belirten Murat Ersoy, “İlerleyen zamanlarda İran’ın diğer bölgelerine de uçmayı düşünüyoruz. İran, ekonomik açıdan Türkiye ile ilişkilerini artıran ve yolcu trafiğinin de katlanarak büyüdüğü bir destinasyon haline geldi. İran’ı gelecekte önemli pazarlardan biri olarak gördüğümüz için bundan sonra uçuşların sayısını artırmaya konsantre olacağız. Avrupa ülkelerinde ise Kosova Cumhuriyeti’ne uçuşlarımız başladı” diye konuştu.

Tanıtıma ayrılan bütçemizi 4 katına çıkardık

Bundan sonra TÖSHİD’in komşu ülkelere uçabilmek için girişimi olacak mı? Bütçemizi bir öncekine göre dört misli artırma kararı aldık. İkili ülke anlaşmalarında bizim kendimizi algılatmamız, ülkemizin yatırımcılarının kendini anlatmasını sağlayacak ortamlar oluşturmamız çok önemli. Bu ortamların oluşmasını sağlayacağız. Bugün biz özel sektör olarak her gün Kuzey Irak’a uçuş yapıyoruz. THY de Güney Irak’a her gün uçuş yapıyor. Yeni yapılan anlaşmalarla haftada toplam 36 sefer hakkı aldık. 36 sefer demek Türkiye ile Irak arasındaki bütün hava trafiğini kontrol etmek demektir. Biz o bölgede yapacağımız havacılık yatırımlarıyla bu haklarımızı biraz daha artıracağız. Madalyonun öteki yüzüne bakacak olursak bugün Irak yeni baştan inşa ediliyor. Tahminen 1 trilyon dolarlık yatırım öngörülüyor. Bunun üçte birini Türkiye’ye kaydırabilirsek işsizlik sorunu ve dış borç kalmaz. Havacılık çok stratejik bir sektör, bu sektördeki yatırımların ekonomiye geri dönüşü en az 20-25 misli olacaktır.”

Dubaili Emirates modeli tüm ülkeleri etkiledi

1990–2000 arasında özel sektör charter taşımacılığıyla ön plandaydı. 2000’den sonra low cost carrier mantığı ağırlık kazandı. Bu bağlamda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) de çok sayıda ülkeyle ikili anlaşma yapmasının özel sektöre ne gibi faydası var?
Yeni yapılan ikili anlaşmalarla karşılıklı birer taşıyıcıyı ikili, üçlü veya çoklu anlaşmalar şekline getirmeye başladılar. Eskiden her iki ülkenin milli taşıyıcıları karşılıklı tarifeli uçuş yaparken artık özel taşıyıcılar da bu hakları edinmeye başladı. Türkiye’de özel sektöre iç hatlarda tarifeli taşımacılık hakkı verilmesiyle bunun önü açıldı. İç pazarda kendimizi geliştirdik. Ardından da ikili anlaşmalarla tarifeli dış hat taşımacılığı da özel sektöre açıldı. Bunu yaparken milli taşıyıcı pazar payı kaybedecek kaygısı oluşmadı. THY de global taşıyıcı haline geldi ve yolcusunun büyük bir oranı transit yolcu kapsamına girdi. Bunun ekonomiye olumlu yansımalarını da hissetmeye başlayacağız. Önümüzde bir Dubai modeli var. Emirates dünyanın en büyük havayollarından biri. 400 bin Dubaili için kurulmuş değil. Birleşik Arap Emirlikleri’nin milli gelirinin sadece yüzde 18’i petrolden geliyor, yüzde 32’si turizm, yarısı ticaretten. Yani milli gelirin yüzde 82’lik kısmının altında yatan Emirates havayollarıdır. Bu yüzden bu modeli o coğrafyadaki bütün ülkeler yavaş yavaş uygulamaya başladılar. Türkiye de bu değişimleri algıladı ve büyüyerek ayak uydurmayı başardı.

Parite ve yakıt fiyatları en büyük riskler

Özel sektörün en önemli sorunları neler?

Havacılıkta giderlerin yüzde 85’i dolar, ama pazarlama Euro ile yapılıyor. Yani ilk risk özel sektörün riskini taşıdığı hızlı parite değişimleri. İkincisi de yakıt fiyatlarındaki artış. Yakıt bir uçağın uluslararası hatlardaki uçuşunun maliyetinin yüzde 35’idir. Oradaki dalgalanmalarda yüzde 5 kârlılıkla çalışan bir sektöre bir anda çok iyi de gelebilir çok kötü de gelebilir

HT EKONOMİ