Fenerbahçe’de basketboldan sorumlu yönetim kurulu üyesi Semih Özsoy, Galatasaray ile son dönemlerde yaşanan polemiklerde Galatasaraylı profesyonellerin yöneticileri yanlış yönlendirdiğini, medyanın da bunu aktardığını söyledi. FB TV’de yayınlanan "40+ Özel" programına katılan Özsoy, Galatasaraylıların kendileri ile ilgili her şeye "Ama Fenerbahçe" diye başladıklarını, bu durumun Fenerbahçe’nin büyüklüğünü gösterdiğini fakat oyuncularının emeklerine göz dikilmesine asla razı olmayacaklarını söyledi
Fenerbahçe Basketbol Şubesi ile ilgili görüşleriyle söze başlayan Semih Özsoy, "Son 10 yılda büyük bir başarı var. Basketbolda bu sene de çocuklar Türkiye Kupası’nı getirdi. Fenerbahçe son 10 yılda basketbola damga vurmuştur. Her şey planlandığı gibi gidiyor. Türkiye Ligi’nin de en büyük favorisi biziz. Allahın izniyle bunun da kazanacağız. Başarının tesadüf olmadığını düşünüyorum. Plan, program ve hedefler doğrultusunda ilerliyoruz. Aslında biz 3 Temmuz’da bunun sağlamasını yaptık ekonomik gücümüzle. Büyük taraftarımızla bunun nasıl olduğunu ispatladık.
Bu büyüklük ekonomik büyüklükten ve tesisleşmeden geçiyor. Fenerbahçe istediği oyuncuyu isteriği hocayı getirir. Biz istediğimizi getirdik. İstediğimiz hocalardan başka hocaları da getirirdik ama biz takdirimizi böyle kullandık. Bu da son 15 yılda Fenerbahçe’nin salon sporlarını yaptığı büyük yatırımın neticesidir. Yıllarca kamp yapmak için Bologna’ya gidiyorduk, bu sene Düzce’ye gittik. Bayan takımı gittikten sonra İstanbul Üniversitesi de gitti. Biz orayı hareketlendirdik En büyük taraftar Fenerbahçe’de, en güzel salon Fenerbahçe’de sponsor olarak da Ülker grubu var. Bir sene olup diğer sene olmayacak bir sponsor değil. Biz biliyoruz ki her sene var olacaklar. Bunlardır seni büyük yapanlar. Hiçbir çağrıda bulunmadan salona gelen taraftar büyüklük göstergesidir" diye konuştu.
"Başkanımızla birlikte başlayan dönemde gelenle gideni karşılayabilmek önemli hale geldi. Aldığın oyuncuyu ortama uydurup mutlu edebilmek asıl yapmanız gerekendir. Birçok kişi transfer yapıldığında bitti sanıyor ama esas o zaman başlıyor, vaatlerinizi yerine getirmelisiniz" diyen Semih Özsoy, basınla ilişkiler konusunda ise, "Basınla ilişkilerimiz olabildiğince iyi. Doğru olana destek verirsiniz, yalana karşı yapabileceğiniz bir şey yok. Bizim için önemli olan taraftarın bize inanması ve desteklemesi onlar neyin olduğunu biliyorlar; diğerleri geçiştirilebilir. Medyanın da suçu yok o bilgileri besleyen bir kesim var. Benim açıklamalarıma herhangi bir büyük kulüp kızabilir. Devamlı bir bilgi kirliği var, profesyonellerin yöneticilerini yanlış bilgilendirmesi var. Medyanın da yapacağı bir şey yok, anlatılanı yazıyorlar. Biz bize yapılanlara razıyız. Bizim zorumuza giden, kabul edemediğimiz alınlarının teriyle kupayı almış oyuncularımızın emeklerine göz dikilmesi, yok sayılması" diye konuştu.
Cemal Nalga olayında bir müdahalelerinin olmadığını sadece Fenerbahçe’nin haklarını savunduklarını söyleyen Semih Özsoy, olayı kısaca anlattıktan sonra, "Bu olayda Federasyon da kendisini aldatılmış hissediyor. Bu olayın içinde biz yokuz. Sonunda buna bir ceza çıkacak. Alacak kanunları gibi senin hakkını alabilmen için sıraya girmen lazım. Sana karşı oynatıldığı maçla ilgili talepte bulunman lazım. Biz de yönetim kuruluna gidiyoruz, Başkanımız da ’Menfaatlerimizi arayın’ diyor. Abdi İpekçi’de oynadığımız maçın hava atışından sonra burada yanlış var diyoruz, 1 ay sonra bunun önüne geçilemeyeceği anlaşılıyor ve ceza veriliyor. Fenerbahçe takipçiliğinin semeresini görüyor. Bizim 2 puanın verilmesi için dilekçenin verilmesi gerekiyor. Medyada, kulislerde çıkacak ceza konuşuluyor. Ortada bir yanlış varsa bunun karşılığı küme düşürülme olması lazım. Başkan ise bize ’Taraf olmayın. Bizim için önemli olan puanımızı almamız. Küme düşmelerini de istemeyiz’ diyor. Takipçisi olacağız dediğim şey, o dilekçeyi verdikten sonra sonucun ne olacağını beklemek" dedi.
Basketbol maçı yorumcuları hakkında ise Semih Özsoy, "Seyirci bilinçli bir şekilde oyunu seyrediyor, sen kaçırsan onlar kaçırmıyor. Bunların yaptığı yanlışı yanlış olarak görmemek lazım. Düzenli olarak yapılırsa buna yanlış denmez. Medya yanlış yapıyor ama onları kanalize eden faktörlere bakmak lazım. ’Gel oynayalım yenersek problem yok yenilirsek şunlar şunlar var’ demek de doğru değil. Profesyoneller yöneticileri yanlış bilgilendiriyor. Biz haddimizi de hakkımızı biliyoruz.
’Yendik her şey çok güzel yelindik hakem suçlu’ demiyoruz. Yanına birkaç anlatıcıyı ekliyorlar. Bunların da ilişkilerini iyi incelemek lazım" diye konuştu. Kendi mağlubiyetleri sonrası hakemler hakkında konuşmadıklarını söyleyen Özsoy, "Profesyoneller yönetimlerini yanlış bilgilendiriyor; kendi yanlışları ortaya çıkmasın diye. Oyuncuyu kaptırıyorlar, içler acısı bir durum var burada kontratta bir eksiklik yapılmış. Yanlış yaptık dersin bu denilmiyor. Sonra da internet sitelerine acayip bir yazı koyuyorlar. Yanlış yapıyorlar, yanlışlarını bile dürüstçe söylemiyorlar" dedi.
Hawkins olayının bile kendilerine bağlanmak istediğini söyleyen Özsoy, "Hawkins ile ilgili bir sonuç çıkıyor. Gazeteleri açıp bakıyorsunuz. ’Doping sonuçları çıkmadan önce Fenerbahçeli yöneticilerin haberi vardı’ deniliyor. Bakın biz bu açıklamaları dün yapabilirdik ama onların bir Avrupa maçı vardı. Bizim kültürümüzde önce ülke menfaatleri gelir. Dün aldıkları yenilgi buna bağlanabilirdi. Ama onlarda öyle bir kültür oluştu ki her söze ’.. ama Fenerbahçe’ diye başlanıyor. Fenerbahçe taraftarı bunu unutmaz, kendileri kaybeder. Biz sadece bizle ilgili konuşuyoruz. Ama ister istemez bizi bu platforma sokuyorlar" dedi.
Rakip takım yöneticilerine seslenen Semih Özsoy, "Sorumlu yöneticilerin çıkıp bir şeyler söylemesi lazım, söylemiyorlar. Ben bilmem merkez bilir diyorlar. Antrenörlerine bir soru soruyorlar ’Ama aynı sorun Fenerbahçe’de de var’ diyor. Rakip takımların iç işlerine karışmadıklarını ama kendi işlerine de kimseyi karıştırmayacaklarını söyleyen Özsoy, "Bizim iç işlerimizi vergimizin ne kadar olduğunu açıklayana kadar onların işleri de bizi ilgilendirmezdi. Ama şimdi ilgilendirir. Hadlerini aşmamalılar. Kendileriyle ilgili her konuya ’ ama Fenerbahçe’ diye başlamaları aslında bizim büyüklüğümüzü gösterir. Büyüklüğümüzün nedeni bu. Bizde doping çıkmadığı ortaya çıktı. ’Bize ne kardeşim biz Hacettepe’ye inanırız’ dediler. Biz tüm bunları kaldırırız ama kaldıramayacağımız oyuncularımızın emeğine göz dikilmesi" diye konuştu.
Salon sporlarında, su sporların atletizmde boksta hepsinde hedeflerinin şampiyonluk olduğunu söyleyen Semih Özsoy "Fenerbahçe’nin sponsorlarda yaptığı atılım son yıllarda inanılmaz. Ekonomik güç birçok şeyin üstesinden gelmemize yetiyor bunu da yapan büyük Fenerbahçe taraftarı" diye konuştu. Yarınki Beşiktaş maçına tüm taraftarları beklediklerini söyleyerek sözlerini noktalayan Semih Özsoy, "Tüm taraftarlarımızı bekliyoruz. Alnımızın akıyla kazandığımız kupamızla bu maça çıkacağız, taraftarımızı da bekliyoruz" dedi.
Habertürk