‘Şike’ davasının 19.duruşması başladı. Duruşmaya hastanede tedavi gören Aziz Yıldırım katılmadı. 8 tutuklu sanık ile aralarında Sadri Şener, Mahmut Şakar ve Şekip Mosturoğlu’nun da bulunduğu az sayıdaki tutuksuz sanık salona getirildi.
Fenerbahçe, kulüp olarak şike davasına müdahillik talebinde bulundu. Talebe itiraz çıkmayınca, Mahkeme Başkanı ara karar alınacağını belirtti.
Fenerbahçe, futbolda şike iddialarına yönelik davada müdahillik talebinde bulundu. Mahkeme Başkanı itiraz olup olmadığını sordu. Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’e de ismen sordu. Şener itirazının olmadığını belirtti. Duruşma savcısı da talebin kabul edilmesi yönünde görüş bildirdi. Mahkeme Başkanı taleple ilgili ara karar alacaklarını söyledi.
MAHKEMEDE GERGİN ANLAR
Mahkemeye verilen arada Fenerbahçe eski Asbaşkanı Ali Koç, kendisine "TRT ve NTV’ye talimatla haber yaptırıyor’ diyen Trabzonlu gazeteci Ali Savaş’ın üzerine yürüdü. Trabzonlu yöneticiler ve Şekip Mosturoğlu’nun da dahil olduğu olay büyüdü. Araya giren polisler salonun boşaltılmasını istedi. Olaylar Ali Savaş’ın salondan uzaklaştırılması sonucu yatıştı.
‘Şike’ davasında, duruşmaya verilen arada Fenerbahçeli yöneticiler ile Trabzonsponlu yöneticiler arasında gerginlik yaşandı. Gerginliğin, duruşmadaki durumu twitter’de paylaşan bir kişiye, eski Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç’un tepkisi üzerine başladığı öğrenildi.
İddiaya göre, duruşmaya ara verilmesinden sonra Ali Koç, twitter’de yalan yanlış bilgiler paylaştığı gerekçesiyle Ali Savaş adlı Trabzonlu gazetecinin yanına giderek tepki gösterdi. Bunun üzerine orada bulunan Trabzonspor kongre üyelerinden sanık Zeki Mazlum da Koç’a "Siz neden karışıyorsunuz." karşılığını verdi. Bu ifadeler üzerine gerginlik çıktı ve Koç ile Mazlum arasında itişme yaşandı. Avukatlar ve diğer yöneticiler araya girerek Koç ve Mazlum’u ayırdı. Taraflar arasında sözlü tartışma bir süre daha devam etti. Araya girenlerin sakinleştirmesiyle olay son buldu.
EKŞİOĞLU: ‘ŞU BELGE NİYE SENDEN ÇIKTI’ GİBİ SORULAR SORULMASINI İSTERDİM
Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu, ‘şike’ soruşturması ve davası boyunca sadece telefon tapelerine maruz kaldıklarını söyledi. Ekşioğlu, "Burada önce şüpheli yakalanmış sonra şikeyle ilişkilendirilmiş. 19 duruşma oldu sadece telefon tapelerine maruz kaldık. Ortada hiçbir delil yok. ‘Şu oyuncu ile para alışverişini gördük, şu belge senden çıktı’ gibi sorular sorulmasını isterdim." dedi.
Davanın bugünkü duruşmasında İlhan Ekşioğlu’nun çapraz sorgusu yapıldı. Trabzonspor avukatı Nusret Yılmaz, İlhan Ekşioğlu’na sorular yöneltti. Avukat Yılmaz’ın, "Aziz Yıldırım veya başka yönetici, Trabzonspor ve diğer takımların kadrolarını öğrenme gayreti içinde oldunuz mu?" sorusunu sordu. Ekşioğlu, "Olmuşumdur." diye konuştu.
Ali Kıratlı ile konuşmasında ‘yolunda yolunda’ gibi ifadeler ile işçiler, kırmızı kart ve kırmızı kart gören işçi konularının geçtiğini sordu. Ekşiolu, "Ali Kıratlı ile aramızda yapmış olduğumuz ticari ilişkiyle ilgili konuşmalardan biridir. Yapmayı düşündüğümüz turnuvada oynayacak oyuncular ile ilgili. Bu konuşmanın ne zaman olduğunu hatırlamıyorum. Öyle konuşmalar yapılıyorki içinden cımbızla çekiliyor bazı kelimeler. Bu konuşmalar iş ilişkisiyle ilgili turnuvayla alakalıdır." diye konuştu.
Tamer Yelkovan ile görüşmelerinde 250 bin dolardan bahsedildiğini belirten Yılmaz, bu parayı alıp almadığını sordu. Ekşioğlu’nun ‘evet’ demesi üzerine avukat Yılmaz, "Fenerbahçe’den alacağınız 183 bin lira, sizin aldığınız 250 bin dolar. Ne amaçla aldınız?" şeklinde sordu. Ekşioğlu, "Bazen her kulüpte olur. Kayda girmeyen para alış verişi olur." dedi.
Yılmaz, "Bursa’daki taş ocağında işçileri getimek ifadesi nedir, Bursa’da taş ocağınız mı var?" şeklinde sordu. Ekşioğlu, Sercan Yıldırım transferiyle ilgili olduğunu söyledi. Avukat Yılmaz, gizlice getirilmesi ifadesinin ne anlama geldiğini sordu. Ekşioğlu, hatırlamadığını kaydetti. Avukat Yılmaz’ın "Tapelerdeki ‘üç tarla sürdük, yağmur da yağar ekin de çıkar’ sözleri ne amaçlı?" diye sordu. Ekşioğlu, "Daha önce de söylemiştim. Uğur anlamında. Herkesin kendine göre uğuru vardır." dedi.
Yılmaz’ın, "Tarladaki işçilerden kasıt nedir?" sorusu üzerine Ekşioğlu, "Trabzonspor’un teşvik girişimi konusuyla ilgili." cevabını verdi.
‘TRABZON’DA İŞLER FARKLI GALİBA. FENERBAHÇE’DE YÖNETİCİLERİN HER ŞEYDEN HABERİ VARDIR’
"Doğan Ercan’a 2 oyuncunun transferinde 100 bin dolar avans verdiğinizi söylüyorsunuz. Kulüp yöneticilerinin haberi var mı?" sorusuna Ekşioğlu, "Trabzon’da işler farklı galiba. Fenerbahçe’de herkesin her şeyden haberi vardır." karşılığını verdi.
Ek savunma yapan Ekşioğlu, "Burada önce şüpheli yakalanmış sonra şikeyle ilişkilendirilmiş. 19 duruşma oldu sadece telefon tapelerine maruz kaldık. Ortada hiçbir delil yok. ‘Şu oyuncu ile para alışverişini gördük, şu belge senden çıktı’ gibi sorular sorulmasını isterdim. Bunlar benim mağduriyetimi arttırıyor. 11 ay oldu tutukluyuz. Bizlerin de tutuksuz yargılanma hakkı olduğunu düşünüyorum. Tamamen şike ve teşvik dedikodularından kaynaklandığını, bizlerin de bunları önlemeye çalışmamızdan burada olduğumuzu düşünüyorum. Transferde her yol mübah. Hatta eskiden adam kaçırma da vardı. Hala var mı bilmiyorum. Kaleci Volkan ile 2008-2009 yılında ücreti görüştük. Aramızda büyük fark oldu. Bazı yöneticiler ‘cebimizden verelim’ dediler. Bu para da kayıtlara girmedi. Bazen böyle şeyler olur." dedi.
Tahliye talebinde bulunan Ekşioğlu, "Adam yaralayan 27 gün kaldı gitti. Trafik kazasında 3 kişiyi öldüren 5 ay kaldı gitti. Uyuşturucu madde ticareti 3 ay, tecavüz tutuksuz yargılanmış." ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Bunları hakim değerlendirir." dedi. Ekşioğlu da, "Hepimizin çocukları var. Kızım okulu bıraktı. Bu saydığım suçları görenler bana soruyor ‘sen ne yaptın?’ diyor. Tahliye talebinde bulunuyorum." şeklinde konuştu.
‘SİZE BİR ŞEKİL YAPARIZ’
Kıratlı konuşması sırasında, "Başkanım sizi bir daha göremeyeceğiz herhalde?" diye sordu. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, "Beni her zaman görebilirsin." dedi. Kıratlı’nın, "Sayın savcı mütalaa verecek sanırım sonra karar çıkacak." ifadesi üzerine Başkan Ekinci, "Size bir şekil yaparız." karşılığını verdi. Ekinci’nin bu sözleri salonda gülüşmelere neden oldu.
DİĞER TANIKLAR
Duruşmada, Aziz Yıldırım’ın sekreteri Nurgün Ok da sanıklardan Mecnun Odyakmaz’ın konuşmasıyla ilgili olarak tanık sıfatıyla dinlenildi.
Nurgün Ok, ”19 Mayıs tarihinde resmi tatilde, Mecnun beni cepten aradı. Lube Ayar’ın ‘tweet’leriyle ilgili başkana bilgi vermemi istedi. Ben de tweetlere bakarak, başkana bilgi verdim. Başkan da Lube Ayar’ı çağırmamı istedi. Lube, başkan ile odasında görüştü. Başkan, Lube’yi gayet medeni şekilde uğurladı. Hakaret ettiğini görmedim” diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci’nin, ”Lube Ayar arkadaşınız mı?” diye sorduğu Ok, ”Tanışıklığımız kulüpten dolayı” cevabını verdi.
Başkan Ekinci’nin ”tape”yi dinletmesi üzerine tanık Ok, ”Ses kaydındaki ifademin amacı, Mecnun beyin rahatsızlığını gidermek için” dedi.
Sanık Mecnun Odyakmaz’ın avukatı Orhan Erdemli’nin ”Aziz Yıldırım, size ‘Lube’ye nasihat ettik’ diyor, siz bunu farklı anlatıyorsunuz. Kendi anlatım tarzınız mı?” diye sorduğu Ok, ”Hem Lube fazla zarar görmesin, hem de Mecnun memnun olsun diye irticalen söylenmiş bir şey” cevabını verdi.
Ok’un ardından tanık olarak dinlenilen Lube Ayar’a, Başkan Ekinci telefon görüşmesini hatırlattı.
Ayar da ”O gün görüşme oldu aramızda ama tehdit veya hakaret olmadı. Nurgün hanım, Mecnun beyi rahatlatmak için demiştir. Aziz Bey biraz sitem etti bana bu konuda” diye konuştu.
FENERBAHÇE’NİN TALEBİNE ONAY
”Futbolda şike” iddialarına ilişkin görülen davaya bakan mahkeme heyeti, Fenerbahçe Kulübü’nün müdahillik talebini kabul etti.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Fenerbahçe Kulübü avukatları, müdahillik talebinde bulundu. Ayrıca, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın avukatları, dosyada yer alan ”tape”lerin ses kayıtlarının da kendilerine verilmesini istedi.
Duruşmada söz alan Yıldırım’ın avukatlarından Şeref Dede, dava konusuyla ilgisi olmayan ses kayıtlarını istemediklerini, sadece davaya ilişkin ses kayıtlarının kendilerine verilmesini talep etti.
Taleplere ilişkin görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı Ufuk Ermertcan, Fenerbahçe Kulübü’nün müdahillik talebinin kabul edilmesini, ses kayıtlarının avukatlara verilmesine ilişkin talebin ise reddedilmesini istedi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, Fenerbahçe Kulübü’nün suçtan zarar görme ihtimaline binaen müdahillik talebini kabul etti.
Heyet, ses kayıtlarının verilmesine ilişkin talebin ise özel hayatın gizliliğini ihlal edebilecek kayıtların bulunması ve ses kayıtlarının ”tape”lerle birebir uymaması nedeniyle oy birliğiyle reddine karar verdi.
YILDIRIM’IN DOKTORU: PANKREAS İLTİHABI OLANLAR HASTANE DIŞINDA KALMAMALI
”Futbolda şike” iddialarına ilişkin görülen davada tanık olarak dinlenilen Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın doktoru Serdar Erkan, pankreas iltihabı olan birinin hastaneden başka bir yerde tedavi olmaması gerektiğini belirterek, ”Ölümcül bir hastalıktır, her hafta yüzde 20 ölüm riski taşıyan bir hastalık” dedi.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Aziz Yıldırım’ın özel doktoru Serdar Erkan tanık olarak dinlenildi.
Erkan, üroloji uzmanı olduğunu ve sanıklardan Aziz Yıldırım’ın haricinde Şekip Mosturoğlu’nu tanıdığını söyledi.
Duruşmada söz alan Yıldırım’ın avukatı Şeref Dede, tanığın, tanıklığının müvekkilinin sağlık durumuyla ilgili olduğunu söyledi.
Yıldırım’ın avukatlarından Köksal Bayraktar da müvekkilinin tutukluluk halinin hayatını tehdit eder hale geldiğini savunarak, ”Tanıktan, hastalığın sürecini ve son 10 gündeki rizikolarını açıklamasını rica ediyoruz” dedi.
Erkan, pazartesi günü Yıldırım’dan kan aldırdıklarını ve pankreas iltihabı nedeniyle de Yıldırım’ın hastaneye yatırıldığını hatırlatarak, ”İltihap değerleri hala yüksek. Kan şekeri yüksekliği nedeniyle… İç kulaktan ve beyinden kaynaklanan sorunlar var. Onunla ilgili de tetkikler devam ediyor” diye konuştu.
Yıldırım’ın avukatının, ”Cezaevinde yaşamını devam ettirip ettiremeyeceğini, tedavisi mümkün mü söyler misiniz?” diye sorduğu Erkan, ”Pankreas iltihabı olan birinin hastaneden başka bir yerde tedavi olmaması gerekir. Ölümcül bir hastalıktır. Her hafta yüzde 20 ölüm riski taşıyan bir hastalık” yanıtını verdi.
Sabah