Kozmetik Devrimciler

Yabancı Sinema
Yıl, 1968. Ford’un Dagenham fabrikasında çalışan kadın işçiler her sabah erkekler ile aynı saatte işe gelir, dikiş makinelerinin başına oturur ve saatlerce arabaların koltuklarına kılıf dikerler...
EMOJİLE

Yıl, 1968. Ford’un Dagenham fabrikasında çalışan kadın işçiler her sabah erkekler ile aynı saatte işe gelir, dikiş makinelerinin başına oturur ve saatlerce arabaların koltuklarına kılıf dikerler.İşten çıkış saatleri de verdikleri emek gibi erkeklerinkinden farksızdır. Fakat cinsiyetlerinden ötürü vasıfsız işçi kabul edilir ve daha az maaş alırlar.

Nigel Cole’un filmi Made in Dagenham, talihsiz bir isim; Kadının Fendi ile bugün vizyona giriyor. Sırtını gerçek olaylara yaslayan film, fabrikadaki 187 kadın işçinin hakları uğruna verdikleri mücadeleyi görselleştiriyor. Rita O’Grady’nin sıradan bir işçi iken nasıl bir kahramana dönüştüğünü…

Filmin ilk sahnelerinde işyerine coşkuyla gelen, dikiş dikerken başlarına tavandan yağmur suyu aksa bile her daim neşeli bu 187 kadın filmin sonuna kadar da her türlü sıkıntıya rağmen yüzünden tebessümü eksik etmiyor. Yönetmen neredeyse karikatürize ettiği karakterleri, tercih ettiği sıcak renk tonları ve hareketli müzik ile filmin enerjisini yüksek tutuyor. Rita rolünde Sally Hawkins’in sevimli, tedirgin yüzü var. Etkileyici bir oyunculuk sergileyen Hawkins’e söz hakkı verilene kadar filmin başkarakteri olacağını tahmin etmek güç.

Eylemlerine destek vermeleri için kapısını çaldıkları fakat en az fabrika sahipleri kadar cinsiyetçi bir tutum sergileyen sendikacılarla yapılan bir toplantıdaki çıkışına en az çevresindekiler kadar o da şaşırıyor. Bu başlangıcın ardından ne zaman söz alsa ya da mikrofon uzatılsa ‘aydınlanmışçasına’ hazır cevaplar veriyor. Böylelikle Rita önce fabrikadaki kadınların lideri, daha sonra ise bu mücadelenin sembol ismine tahavvül ediyor.

Filmde işçi kadınların temsili Rita, ailesi ile işi arasında sıkışmış durumda. Çocuğunun okulunda tanıştığı, Ford’un idarecilerinden birinin eşi Lisa Hopkins ise kadınlara takınılan tutumun başka bir ifadesi, Cambridge’ten onur derecesiyle mezun olduğu halde kocası tarafından aptal muamelesi görmekte. Kadınların mukadderatını, Devlet Bakanı Barbara Castle’ın varlığında görüyoruz. Asabi kızıl lakaplı bakan, Amerika’daki Ford yetkililerinin tüm sıkıştırmalarına karşın kolektif ruhun bir parçasına dönüşüyor. Rita’nın yaptığı etkileyici konuşmalar, davasına duyduğu inanç tüm bu kadınları aynı safta buluşturuyor. Öyle ki bakanın destekleri, Hopkins’in kırmızı elbisesi dâhil her şey adaletin yerini bulması için hizmet ediyor.

Birçok İngiliz yapımında olduğu gibi Cole’un filminde de mizah yüklü diyaloglar özenli, her cümle yerli yerinde. Yönetmen dönemin sert feminist teorileri ile ilgilenmiyor, işçi sınıfının kadın cephesini naif bir üslupla resmediyor. Haklarını aramak için tüm enerjisini sarf eden kadınları erkeksileştirmeden sunuyor. Filmin bir yerinde "Neler yapabileceğimizi gördüm." diyerek eylemin devam etmesi gerektiğine dair inancını ifade eden arkadaşına Rita’nın verdiği cevap ise anlamlı, kadınların hali pür melalini özetler nitelikte: "Bütün mesele bu, değil mi?"

Kadının Fendi

Yönetmen: Nıgel Cole

Oynayanlar: Sally Hawkıns, Rosamund Pıke, Geraldıne James

Zaman