Bildiğiniz üzere bazı yönetmenler ilk filmlerinde turnayı gözünden vururken, diğerleri yavaş yavaş yükselişe geçerler. 2010 yılında ikinci filmleriyle karşımıza dikilen Anton Corbijn ve Spierig Kardeşler de bu son görüşü harekete geçiriyorlar. “Centilmen” gerçek anlamda yönetmenlik damgası taşıyan bir politik-gerilim, “Vampir İmparatorluğu” ise vampir filmi kavramına eklemeler yapan bir alt tür örneği. Henüz ikinci filmlerinde kademe atlayan bu isimlerin ilerleyen dönemde nerelere gelecekleri konusuysa bir hayli ümitlendirici. Buradan yola çıkarsak, üçüncü veya dördüncü denemelerinde başyapıtlar vermelerine de şaşırmamak lazım artık. Her iki eserin DVD’lerinin Türkiye’de raflara girmesini fırsat bilerek bu durumu masaya yatıralım istedik.
Biri İngiliz, diğeri Alman. Aslında ‘diğerleri’ diyebiliriz. Öyle ki Spierig Kardeşler’in sektörün yeni ‘yönetmen biraderleri’ olma yolunda ilerledikleri söylenebilir. Anton Corbijn ise ‘Joy Division’ın solisti Ian Curtis’in ölmeden önceki son düzlüğü odaklandığı “Control”den (2007) sonra yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Kanımca 2010’un en iyi iki filmi arasında yer alan “Centilmen” (“The American”, 2010) ve “Vampir İmparatorluğu” (“Daybreakers”, 2009) da Spierig ve Corbijn isimlerinin yavaş yavaş markalaşacağını ispatlıyor. Ancak bu öngörüyü belirtmemizin ana sebebi esasen her iki filmin de gerçek anlamda yönetmen imzaları taşımaları. Özellikle de ‘iki filmde devrialem’ adı altında anılabilecek eserler sunuyorlar.
Hiçlik aşılayan bir politik-gerilim
Bu sebeple de Corbijn’in ‘hiçlik’ üzerine bir politik-gerilim ürettiği “Centilmen”de kurgucusu Andrew Hulme ve görüntü yönetmeni Martin Ruhe’den beslenerek ilk filmindeki ‘sadece ilgi çekici fotoğraf’ dokusunu bir kademe yukarıya taşıdığı söylenebilir.
Öyle ki 70’lerin alandaki Post-Vietnam dönemi mensubu eserlerinin en dinginlerinden Pakula imzalılarını kendine örnek alarak, izleyici ile barışık olmayan bir eser kotarmış Corbijn.
“Blade” ve “Alacakaranlık”ın kardeşi
Spierig Kardeşler ise Peter Jackson kıvamında el emeği can nuru “Undead” (2004) ile eğlenceli bir zombi filmi üreterek piyasaya girmişlerdi. O Avustralya yapımı eserin ise onların ‘bağımsız ruh’unu kanıtlaması 2009’da bir siber-punk bilimkurgu-vampir filmi kırması bir yapıtla sınıf atlamalarını sağladı. “Vampir İmparatorluğu”, gerçek anlamda ‘Alacakaranlık’ ve ‘Blade’ serilerinin bilimkurgu kardeşi olarak anılabilecek bir eserdi.
“Centilmen”in yönetmen dokusuyla kasaba motifini İtalyan modern sinemasının en önemli figürü Roberto Rossellini etkisinde ‘yabancılaştırıcı’ ve ‘ruhsal’ hale getirme görüşü, “Vampir İmparatorluğu”nda ‘yeni bir sinemasal evren’ dokuma ile yer değiştiriyor belli ki.
Bu pencereden baktığımızda Corbijn’in yönetmen damgasını yapıştırdığı eserleriyle dikkat çekerken, Spierig’lerin türlerle oynayıp melez şeylerle karşımıza dikileceklerini öngörmek mümkün. Bu sebeple de iki film bu noktada ayrılıyorlar. Ama böyle ayrılığa can kurban!
Kerem Akça’nın Önerdiği 15 DVD:
1-Michelangelo Antonioni Koleksiyonu
2-Başlangıç (Inception)
3-Bay Hiçkimse (Mr. Nobody)
4-Vampir İmparatorluğu (Daybreakers)
5-Centilmen (The American)
6-Kavalye (The Extra Man)
7-Alacakaranlık Efsanesi: Tutulma (Twilight Saga: The Eclipse)
8-Şrek Sonsuza Dek Mutlu (Shrek Forever After)
9-Kosmos
10-Ölümsüz (L’Immortel)
11-Gece ve Gündüz (Knight and Day)
12-Ayrılık (Die Fremde)
13-Kediler ve Köpekler: Kitty Galore’un İntikamı (Cats & Dogs: Revenge of Kitty Galore)
14-Kaplanı Kurtarmak (Save the Tiger)
15-Nefes Nefese (Inhale)
Not: Liste, son 2 ayda çıkan DVD’lerden oluşturulmuştur. Her hafta güncellenecektir.
HBT