”13. İstanbul Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali” programında yer alan ve film ekibinin 24 saat boyunca aralıksız çekim yaparak, tamamladığı ”24 Saat Berlin” adlı belgeselin gösterimi de 30 Ekim Cumartesi sabahı 06.00’dan ertesi güne kadar aralıksız yapılacak.
Festival Yönetmeni Mustafa Ünlü, belgeselin, Eylül 2009’da, 8 ayrı film ekibinin sabah 06.00 Berlin sokaklarına çıkması ve aralıksız 24 saat çekim yapmasıyla ortaya çıktığını söyledi.
Çekimlerin, buna karşın rastgele yapılmadığını dile getiren Ünlü, ”Bu, önceden tasarlanmış, planlanmış 4 milyon dolarlık ciddi bir proje. Bunun için de 50 küsur, çok çeşitli, çok farklı kesimlerden insan, belgeselin bir anlamda karakterleri. Duvarın yıkılmasından bu yana çok önemli bir kültür merkezi, metropol, bir dünya başkenti olan Berlin, bu karakterler ekseninde her yönüyle anlatılıyor. Berlin’deki yaşantı aktarılıyor” dedi.
Belgeselin İlk kez 2009 yılında Alman televizyonunda gösterildiğini ve çekimlerindeki yöntemle sabah 06.00’da başlayıp ertesi güne kadar yayınlandığını anlatan Ünlü, belgeselin 110 dakikalık kısaltılmış halinin bazı yerlerde yayınlandığını belirterek, ”Ancak zannediyorum, film, ilk defa bir festivalde 24 saat kesintisiz olarak gösterilecek” dedi.
Ünlü, Galatasaray’daki Goethe Enstitüsünde ücretsiz yapılacak gösterimin nasıl gerçekleştirileceğine yönelik şöyle konuştu:
”Gösterim bizde de sabah 06.00’da başlayacak ve ertesi sabah saat 06.00’ya kadar devam edecek, bunda ara filan yok. Çünkü bu gerçek zamanlı bir belgesel, hayata ara veremediğimiz gibi, kenti durduramadığımız gibi bunda da durmak yok. Bu bir kentin yaşamını anlatıyor. Siz, kentin yaşamına arada bir girersiniz, çıkarsınız, uyursunuz, başka şeyler yaparsınız. Zannediyorum filmin özünde mantığı da budur. Dolayısıyla kimseden 24 saat kalmasını beklemiyoruz, ama filmle farklı zamanlarda randevulaşarak 24 saati tamamlayabilir insanlar diye düşünüyorum.
Film başladıktan sonra salona girişlerde kısıtlama olmayacak, ama sürekli giriş çıkışa da izin veremeyiz. Belli aralıklarla çok sessiz, diğer insanları rahatsız etmeyecek biçimde gelen izleyiciyi salona almayı planlıyoruz.”
24 SAATİ TAMAMLAYANLARA SERTİFİKA
Filmin, çok zorlayıcı, yorucu bir film olmadığını da vurgulayan Ünlü, ”Tabii izleyicilerde fiziksel zorlanma, uykusuzluk gibi şeyler olacaktır, ama bu, çok rahat izlenebilen, çok ilginç bir film. O anlamda uykusuzluğa dayanıklı olan birçok insan için çok büyük bir problem olmayacaktır” dedi.
Ünlü, filmin tamamını kaç kişinin izleyebileceği konusunda bir öngörüde bulunamadığını da ifade ederek, şöyle devam etti:
”Bizim seyircimiz çok sürprizlidir, çok kalabalık bir grup da olabilir, küçük bir grup da olabilir. Ama belli bir grubun 24 saat orada kalıp o filmi izleyeceğine eminim, ondan hiç şüphem yok. Bizim için de bu ilk kez denediğimiz sürpriz bir durum olacak. Bizim festivalimizin de çok sıkı takipçisi olan, çok sağlam belgesel izleyicileri var. Belki ara sıra uyurlar, ama yine de filmi tamamlarlar. Filmin tamamını izleyenlere sertifika vereceğiz. Projeyi duyanların çok heyecanlandığı ve merak ettiği için gösterime yoğun ilgi olacağını düşünüyorum.”
Goethe Enstitüsü‘nün salonunun 150-200 kişi kapasiteli olduğunu, beklenenden fazla kişi gelmesi halinde, salon boşaldıkça izleyici alınacağını belirten Ünlü, yoğun ilgi gösterilmesi halinde başka bir tarihe ikinci bir gösterimin planlanabileceğini söyledi.
Ünlü, belgeselin proje yönetmeni ve yapımcısının da bu gösterim sırasında ya da ertesi gün geleceğini ve festivalin ”belgesel arkası” bölümünde filme ilişkin bir sunum yapacaklarını sözlerine ekledi.
TOPLAM 1440 DAKİKA
Orijinal adı ”24 H Berlin – Eın tag ım leben” olan ”24 Saat Berlin – Hayatta Bir Gün” adlı belgeselin yönetmenliğini Volker Heise yaptı.
Toplam süresi, 1440 dakika olan belgeselde, 5 Eylül 2009’da, sekiz kamera ekibi Almanya’nın başkentinin çeşitli sakinlerinin maceralarını takip etti.
Berlin’deki modern yaşamı keşfetme hedefiyle yola çıkılan filmde, kameralar, çağrı merkezi çalışanından uyuşturucu müptelasına, şehrin belediye başkanına kadar birçok farklı tipte insanı takip etti.
Yaşamdan ölüme, aşk ve cinsellikten yalnızlığa, 24 saat süren belgesel ”Berlin şehrine bir methiye” niteliğini taşıyor.