Kanser ciddi çalışmalar ile önlenmeli

Yetişkin Sağlığı
Ezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya genelinde kanser vakalarının her geçen gün arttığını belirterek, bunun Türkiye için de ciddi bir tehlike oluşturduğunu söyledi. 1990’...
EMOJİLE

Ezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya genelinde kanser vakalarının her geçen gün arttığını belirterek, bunun Türkiye için de ciddi bir tehlike oluşturduğunu söyledi.

1990’lı yıllarda yılda 70 bin kişi kansere yakalanırken, 2010’lu yıllarda bu rakamın yılda 200 bin kişiye çıktığını anlatan Ezer, ciddi tedbirler alınmazsa 2020’li yıllarda yılda 300-400 bin kişinin kansere yakalanmasının beklendiğini ifade etti.

Bugün Türkiye’de kanserde tam iyileşme oranının yüzde 20 olduğunu bildiren Ezer, tedavi ile hastanın ömrünü uzatma oranının yüzde 20, kanserden ölüm oranının da yüzde 60 olduğunu kaydetti.

Ezer, ”Bu demektir ki yılda yeni vaka 200 bin kişinin, yüzde 80’ini kaybediyoruz bu da yaklaşık 180 bin kişi yapar. Her sene orta büyüklükte bir şehir haritadan siliniyor, yok oluyor. Soma’da 301 işçimiz öldü, madenin altında kaldı, halbuki kanser yüzünden günde Soma’dan daha çok, yaklaşık 500 kişiyi kaybediyoruz. Her gün Soma faciasının daha büyüğünü kanser faciası olarak yaşıyoruz” şeklinde konuştu.

Kanser konusunda ciddi tedbirler alınması ve mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Ezer, bu kapsamda Türkiye’de ”Kanser Emniyet Teşkilatı”nın kurulması gerektiğini bildirdi.

Kanser yapan bütün sebeplerin çok ciddi bir şekilde araştırılması gerektiğini belirten Ezer, ”Ne yapılacaksa, cep telefonları mı bu konuda büyüteç altına alınacak, bilgisayarlar mı, televizyonlar mı, gıdalarımızın içindeki kimyasallar mı büyütece alınacak ya da enerji santralleri mi dikkate alınacak? Ne yapılması gerekiyorsa bir an önce yapılmalı ve çok ciddi çalışmalarla kanser önlenmeli” ifadesini kullandı.

Kanser araştırmaları veya kansere neden olan etkenlerle mücadele için ciddi bir kaynağa ihtiyaç bulunduğuna dikkati çeken Ezer, şunları kaydetti:

”Sigaradan cep telefonlarından büyük oranda vergi alınıyor. Biz buradan Maliye Bakanına bir çağrıda bulunuyoruz, gelin cep telefonlarından, sigardan veya benzinden alınan vergilerin binde birini LÖSEV gibi kanser araştırmaları yapan kuruluşlara aktarın, biz bu kanseri durduralım. Her sene 150 bin kişi ölüyor, her gün 500 kişi ölüyor. Gelin bunu durduralım. Kanserin Türkiye’ye maliyeti yılda  45 milyar dolar, yılda bu kadar büyük bir rakamı kanser yüzünden kaybediyor Türkiye. Biz sigarayı cep telefonunu önleyemeyiz ya da gıdalara konulan kimyasalları sıfıra indiremeyiz, tarım ilaçlarını kaldıramayız, tabiki bunlar hayatımızda olacak ama bunların kanserojen etkilerini önleyebiliriz. Bunlarla ilgili çok ciddi eğitim çalışması yapılmalıdır.”

Kanser vakalarındaki artışa değinen Ezer, yaptıkları hesaba göre 2020’li yıllarda bugün doğan her 3 bebekten birinin 50 yaşına gelemeden kanserle tanışacağını söyledi.

Dünya genelinde bir değerlendirme yapıldığında, Avrupa ülkelerinde ve Türkiye’nin hemen altındaki Akdeniz kuşağında kanserin artış hızının çok yavaş olduğuna işaret eden Ezer, ”Dünya Sağlık Örgütü diyor ki, (Türkiye’de yüzde 75 ile yüzde 100 artış bekliyorum). Yunanistan, İtalya, İsviçre, İsveç, yukarı çıktığınızda yüzde 25 artışlarda bu rakam. Bunun nedenini bir kere ortaya koymamız gerekiyor. Bizim gibi artış ABD’de Güney Amerika ülkelerinde, Brezilya’da, Arjantin’de var” şeklinde konuştu.

Kanser artışının etkisini çok ciddi çalışmayla bulmak gerektiğini vurgulayan Ezer, bu çalışmaların bir aktörünün devlet, bir aktörünün hastalar bir aktörünün de araştırma enstitüleri, sivil toplum kuruluşları olduğunu kaydetti.

Ezer, bu konuda LÖSEV’in de birikimlerinden yararlanılması, görüşlerine değer verilmesi gerektiğini belirterek, artık kanserde çözüm için herkesin masaya oturması gerektiğini sözlerine ekledi.