Kamil Can Koşar’ın Antalya’da bir zayıflama kliniğinde hayatını kaybetmesi Türkiye Diyetisyenler Derneği’ni harekete geçirdi. Dernek, yayınladığı bildiride diyetisyenlik mesleğini koruyacak bir yasanın eksikliğine vurgu yaparak, TBMM’den yeni bir yasa talebinde bulundu. İşte Türkiye Diyetisyenler Derneği Genel Başkanı Mine Akın imzasıyla yayınlanan o basın bildirisi:
“Bir ülkenin geleceği, o ülkenin eğitim ve sağlık politikalarıyla çok yakından ilgilidir. Bu politikaların belirlenmesinde ise o ülkenin resmi kurumu olan Bakanlıkları, bilim adamları ve sivil toplum örgütlerinin çalışmaları ve birbirleriyle olan diyaloglarının önemi büyüktür.
Ülkemizde beslenme konusunun tarafları, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Üniversiteler ve Sivil Toplum Örgütleridir. Biz Türkiye Diyetisyenler Derneği olarak son zamanlarda yaşanan ve ölümle sonuçlanabilen tatsız olaylar karşısında, sağlıkla ilgili uygulamalara açıklık getirecek bir çalışma yapılıp konuların ivedilikle yeniden değerlendirilmesinin, yasal düzenlemelerin en kısa sürede hayata geçirilmesinin gerekliliğine inanıyoruz. Tarafların üzerine düşen görevi yerine getirmesi için çağrıda bulunuyoruz.
Beslenme konusu oldukça istismar edilen bir konu olup, konunun eğitimini almamış herkesin bu konuda söyleyecek bir sözü olması son derece sakıncalıdır. Son yaşananlar durumu bütün çıplaklığı ile ortaya koymaktadır. Bunun nedenlerinden en önemlisini gerekli yasal düzenlemelerin yeterli olmayışı olarak sayabiliriz. Ayrıca Sağlık hizmetleri profesyonellerinin yani Doktor, Diş hekimi, Eczacı, Hemşire gibi mesleklerin dışındaki meslek guruplarının meslek yasalarının olmamasından kaynaklanmaktadır.
Yeterli ve Dengeli Beslenme kavramının topluma benimsetilmesi ve bir yaşam biçimi haline getirilmesinde en önemli görevi devlet resmi olarak “DİYETİSYEN” e vermiştir. Ancak beslenme önerileri ve beyanlarda bulunma konusunda ise Diyetisyenler dışında herkes söz sahibi olabilmektedir. Bu durum bilgi kirliliğine ve kavram kargaşasına yol açmakta, kafası karışan toplum ne yapacağını bilemez duruma gelmektedir.
Sağlık hizmeti ekibinin önemli bir parçası olmasına karşılık, verdiği hizmetleri değerlendirecek ve haklarını koruyacak bir mesleki yasası yoktur. Bu konularda Diyetisyenlerin daha etkin olabilmeleri için Meslek Yasa’ sına ihtiyaçları vardır.
Bu nedenle Sağlık Bakanlığı’nın, Türkiye Diyetisyenler Derneğinin de yakından izlediği, üzerinde çalışmakta olduğu sağlık meslekleri yasasının biran önce çıkarılması konusunda gereğini yapacağını düşünmekteyiz. “