Travma Hayatı Nasıl Etkiler?

Hastalıklar
Ölüm, kaza gibi travma yaratan durumlarla karşılaşıldığında insan ne gibi tepkiler verir? Travmanın etkileri zamanla geçer mi, yoksa ömür boyu sürer mi? Çocuklarda travma etkileri nasıl olur? Terapiye...
EMOJİLE

Ölüm, kaza gibi travma yaratan durumlarla karşılaşıldığında insan ne gibi tepkiler verir? Travmanın etkileri zamanla geçer mi, yoksa ömür boyu sürer mi? Çocuklarda travma etkileri nasıl olur? Terapiye ihtiyaç duyulan durumlar nelerdir? Bu zor ve karmaşık soruların yanıtlarını Uzman Psikolog Hakan Yüksek veriyor…

Travma sonrası hangi davranışlar normal kabul edilir?
Travma sonrasında insanların akıllarından geçirdikleri soru şudur: Bu yaptıklarım normal mi? İnsanın anormal koşullara verdiği bütün tepkiler normaldir. Koşulların kendisi anormaldir.

Belli bir zaman geçer ve o tepkilerde belli bir iyileşme ve hafifleme görülmezse, bunlar travmanın tipik sendromlarıdır, diyebiliriz.

Ansızın geçmiş ile ilgili görüntülerin hatırlanması (flashback), istem dışı davranış ve düşüncelerin kişinin gündelik hayatını etkilemesi, cinsel bozuklukların görülmesi, madde ve alkol kullanmaya başlama veya kullanımı artırma, dikkat ve konsantrasyon bozukluğu ve dolayısıyla performans düşüklüğü, sosyal veya mekansal ortamlardan uzaklaşma eğilimi travma sonrasında gördüğümüz somut durumlardır.

Travma sonrası terapiye ihtiyaç duyulduğu nasıl anlaşılır?
10 yaşındayken yaşadığımız bir olayın travma sonrası stres bozukluğuna bağlı etkilerini aradan 40 yıl geçmesine rağmen halen görebiliriz.

Travmanın kapsamı bağlamında günlük hayata yansıyan engellemeler ortaya çıkabilir. Örneğin, hayatının belli bir kesitinde şiddete maruz kalmış bir insanın, öfke kontrolü ve stres durumlarını tolere etme durumlarında zayıf bir hal sergilediğini görürüz. Ya da kişinin, yaşanmış bir olayın benzer çerçevesindeki ortamlarından halen uzak durmaya çalıştığını görebiliyoruz. 20 yıl önce tecavüze uğramış bir kadının cinsel fonksiyonlarında halen sıkıntılar yaşadığını gözlemleyebiliyoruz.

Aradan zaman geçmesine rağmen bu ve buna benzer göstergelere sahip insanlar, günlük hayatlarında bu etkileri halen hissediyorlarsa, artık bir profesyonel destek almaları gerekir.

Çocuğun travmayı atlatamadığı nasıl anlaşılır?
Travma sonrasında çocukların arkadaşlık ilişkilerinde farklılaşmalar, okul performansında gözle görülür değişim, dikkat ve konsantrasyonda düşüş, uyku süreci bozulması, kesintili uykular ve/veya kabus niteliğinde rüyalar oluşabilir.

Daha dolaylı şekillerde sonuçlar da ortaya çıkabilir. Çocuklar farklı bir ilgi ve sevgi talebi içinde olabilirler. Çok daha yoğun bir fiziksel temas ihtiyacı duyabilir, öfke kontrolü konusunda farklılıklar ortaya koyabilirler.

“Regresyon” dediğimiz, tamamlanmış bir gelişim dönemine tekrar geri dönme eğilimi sergileyebilirler. Örneğin, tuvalet eğitimi almış bir çocuk tekrar altını ıslatmaya başlayabilir.

Yaşadığımız travmayı çabuk atlatmak için neler yapabiliriz?
Travma, günlük yaşam koşullarını sürdürmemizi zorlaştıran bir etki yarattığı için, bizim en çok dikkat etmemiz gereken unsur, günlük rutinlerimizden olabildiğince kopmamaktır. Okul, iş, sosyal ortamla teması ve hobilerimizi sürdürmek gerekir. Bunlar bizim kaynaklarımızdır.

Travmayla halleşme sürecinde önce kendi kişisel kaynaklarımızdan yararlanıyor olmamız gerekir. O kaynaklardan uzaklaştıkça etkisiz kalırız. Sosyal hayatta o etkiyi paylaşabileceğimiz kişi ve kişilerle birlikte olup paylaşmak da çok etkili olur.

Haber365