Kanser sinsi bir hastalık değildir

Hastalıklar
Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin, Türkiye genelinde tüm kanser tedavilerinde 5 yıl ve üzeri hayatta kalma istatistiklerinin yüzde 50’nin üzerinde çıktığını bild...
EMOJİLE

Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin, Türkiye genelinde tüm kanser tedavilerinde 5 yıl ve üzeri hayatta kalma istatistiklerinin yüzde 50’nin üzerinde çıktığını bildirdi. Gültekin, bu oranın dünya ortalamalarına yakın olduğunu söyledi. 

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği’nde, Dernek Başkanı Başkanı Prof. Dr. Şuayib Yalçın, Dünya Kanser Örgütü (UICC) Gelecek Dönem Başkanı Prof. D. Tezer Kutluk, Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin 4 Şubat Dünya Kanser Günü nedeniyle ortak basın toplantısı düzenledi. 

Gültekin, toplantıdaki konuşmasında, kanserle ilgili Türkiye verilerini açıkladı. Verilere göre son 4 yılda dünya genelinde 14 milyon kanser teşhisinin konulduğunu, 8 milyon kişinin de kanser nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Gültekin, dünya genelinde erkeklerde en sık akciğer kanserinin, kadınlarda da meme kanserinin görüldüğünü aktardı. 

Dünya genelinde, en çok ölüme neden olan kanser türünün akciğer kanseri olduğunu bildiren Gültekin, “Türkiye, Fransa, Kanada, AB ortalaması, İngiltere ve Japonya ile kıyasladığımız zaman ülkemizde kanser görülme sıklığı daha azdır. Üzücü nokta ise Türkiye’de önlenebilir kanserlerin ön planda olması. Burada tütüne ve obeziteye bağlı kanserler önemli bir yer tutuyor. Bu konuda yürüttüğümüz kontrol programlarına sıkı sıkı sarılmak lazım ve vatandaşlarda farkındalık yaratıp davranışsal değişiklikler oluşturmamız gerekiyor” diye konuştu.

Türkiye’de en son yayımlanan istatistiklere göre, her yıl yaklaşık 165 bin kişinin kanser tanısı aldığını, kanser sıklığının erkeklerde yüzbinde 270, kadınlarda yüzbinde 173 olduğunu aktaran Gültekin, kadın erkek ortalamasının her yüzbin kişide 221 olarak gerçekleştiğini anlattı. 

Erkeklerde en sık yüzde 25’lik oran ile akciğer kanserinin, yüzde 11 oranında prostat kanserinin, yüzde 8 oranında mesane kanserinin, yüzde 7 oranında bağırsak kanserinin, yüzde 6,2 oranında mide kanserinin görüldüğünü ifade eden Gültekin, kadınlarda ise yüzde 24 oranında meme kanserinin, yüzde 8,5 oranında tiroid kanserinin, yüzde 7,9 oranında bağırsak kanserinin, yüzde 5 oranında rahim kanserinin, yüzde 5 oranında da akciğer kanserinin görüldüğünü belirtti. 

-Kanserlerin evre dağılımları 

Gültekin, Türkiye’de özellikle rahim ağzı ve meme kanserlerinde erken evre tanılarının arttığını da bildirdi. Meme kanserinde ileri evre oranlarının yüzde 11’lere kadar indiğini, meme kanserinde erken yakalama oranının yüzde 47, rahim ağzında ise yüzde 52 oranında gerçekleştiğini söyledi. 

Sağlık Bakanlığı’nın ölüm bildirim sisteminin tamamlandığını, ölüm istatistiklerini yayımlayan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu vurgulayan Gültekin, bu sayede bu yıl ilk defa kanser tedavilerinde yaşam oranlarının da analiz edildiğini açıkladı. 

Türkiye’de kanser  tedavi oranlarının gelişmiş ülkelerin seviyesine benzer şekilde olduğuna dikkati çeken Gültekin, şunları kaydetti:

“Türkiye genelinde tüm kanserler değerlendirildiğinde 5 yıl ve üzeri sağ kalım oranının yüzde 50’nin üstünde olduğu ortaya çıktı. Gelişmiş dünya ortalamalarında da bu rakam yüzde 55-60’lar dolayındadır. Dolayısıyla Türkiye’de tedavi, ölüm ve görülme sıklıkları dünya ortalamalarına benzer gitmektedir.

Meme kanseri erken evrede yakalandığında 5 yılda sağ kalım oranı yüzde 90’larda. Rahim ağzı kanserlerinde erken evrede yakalanması halinde tedavide başarı oranı yüzde 80’lere ulaştı.”

Gültekin, Türkiye genelinde 81 ilde kanser istatistiklerini takip eden Aktif Kanser Kayıt Merkezi’ni kuracaklarını da bildirdi. Türkiye genelinde kanserle mücadelede kapsamında yürütülen çalışmalardan da örnekler veren Gültekin, TÜBİTAK’la yürüttükleri ortak çalışmayla asbest kontrolüne yönelik yeni bir eylem planının devreye gireceğini duyurdu.

TAEK’le yürütülen ortak çalışmayla tespiti yapılan 65 bin evde radon ölçümlerinin yapılmaya başladığını belirten Gültekin, Türkiye’nin radon haritasının kamuoyuyla paylaşılacağını ve radon önleme etkinlikleri yapacaklarını ifade etti. 

-Prof. Dr. Tezer Kutluk

Prof. Dr. Tezer Kutluk da UICC önderliğinde bu yılki Kanser Günü temasının  “efsanelere inanmayın”  şeklinde belirlendiğini bildirdi. Kutluk, bu efsanelerin “kanseri konuşmak zorunda değiliz”, kanserin belirti ve bulguları yoktur”, “kanserle ilgili yapabileceğim hiçbir şey yok”, “kanser tedavisinde hakkım yok” şeklinde sıralandığını ve bu efsanelerin dünya genelinde ele alınacağını bildirdi. 

Kanserin erken teşhisinin önemine dikkati çeken Kutluk, “Kanser sinsi bir hastalık değildir aslında, belirti ve bulguları olan bir hastalıktır. Sinsi olduğuna inanırsanız ona kurban olursunuz. Kanser alınyazısı değildir” diye konuştu. 

Prof. Dr. Yalçın ise kanserle ilgili bazı önyargıların kırılması gerektiğini ifade ederek, Türkiye’nin kanser tedavisinde şanslı ülkelerden biri olduğunu, ülke çapında önemli faaliyetler yapıldığını söyledi.

Özellikle hasta yakınlarının hastalarının kanserle başa çıkamayacağını düşündüğünü aktaran Yalçın, kişiyle ilgili kararları hastanın kendisinin değil, hasta yakınlarının vermesi eğiliminin yüksek olduğunu belirterek, “Bunların her yönüyle konuşulması gerekiyor. Genellikle bir çok ünlünün hangi kanserden öldüğünü, hangi evrede olduğunu hiç bilmeyiz. Türkiye’de kanser ve ölüm o kadar çok yan yanana konmuştur ki sanki ‘kanser’ demek ‘ölüm’ demek gibi oluyor. Göreceksiniz ki kanser tanısı konulan hastaların çoğu ölmüyor artık. Artık bunu bilmek lazım” dedi. 

-Kanser ilaçlarının bulunamadığı iddiaları

Açıklamaların ardından Gültekin, gazetecilerin kanser tedavisinde bulunamayan ilaçlarla ilgili sorusunu yanıtladı. Bazı ilaçların bulunmasının uluslararası bir sorun haline geldiğini belirten Gültekin, “Dünyanın bazı ülkelerinde de bu ilaçların bulunma sorunu yaşanıyor. İkinci olarak ülkemize has ödeme politikalarından kaynaklanan zaman zaman yaşanan bir takım problemler var. Fakat bunların esas çözüm noktası yerli üretimdir. Buradaki eses stratejimiz yerli üretimin desteklenmesidir. Bu ilaçların Türkiye’de bulunamaması gibi bir durum söz konusu değil. Zaman zaman ithalatta o anda ulaşılamıyor ve hafif gecikmeler olabiliyor” ifadesini kullandı. 

Tezen Kutluk da bazı kanser ilaçlarında zaman zaman dalgalanmaların tüm ülkelerde görüldüğünü belirterek, “Kanser ilaçlarına erişimde kriz niteliğinde bir sorun yok Türkiye’de. Bunu tarafsız bir gözle söylüyoruz” dedi.