Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, apiterapinin hastalıklardan korunmak ve mücadele etmek maksadıyla kimyasal ilaçlar yerine doğal arı ürünlerinden yararlanılması olduğunu söyledi.
Apiterapik ürünlerin temel özelliklerinin, doğal olmaları ve yan etkiye sahip olmamaları olduğunu belirten Kolaylı, bu ürünlerin ayrıca biyolojik olarak aktif olmalarının yanı sıra az miktarları ile etkili olduklarını da ifade etti.
Kolaylı, “Apiterapi tedavisinde bal, bal mumu, polen, propolis, arı sütü ve arı zehri ürünleri kullanılır. Arıların bitkilerden topladığı ve kısmen vücut salgılarını ekleyerek hazırladıkları ürünler bal, polen ve propolis, arıların vücutlarından salgıladıkları ürünler ise arı sütü, bal mumu ve arı zehridir” diye konuştu.
Apiterapi üzerine birçok çalışma yaptıklarına dikkati çeken Kolaylı, şöyle devam etti:
”Son yıllarda dünyada arı ürünleri ile tedavi yöntemleri hızlı gelişme gösterdi. Arıcılık faaliyetlerinden elde edilen ürünler halk tarafından birçok hastalığa karşı tedavi amacıyla kullanılıyor. Yaptığımız araştırmalarda polen, propolis, arı sütü ve bunların karışımlarının karaciğer hasarının önlenmesinde, tedavi edilmesinde çok önemli olduğunu gördük. Çalışmalarımızda mantar zehirlenmesi tedavisinde de bal ve polenin karaciğerdeki hasarı önlemede etkili olduğunu tespit ettik.”
-“Apiterapik hijyen oluşturmada önemli”
Kolaylı, bal ve diğer arı ürünlerinin çeşitli hastalıkların oluşumunu önleme ve oluşan hastalıkları tedavi edebilme özelliğine sahip olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
”Apiterapik ürünler genel bağışıklık sistemini kuvvetlendirme, erken yaşlanmayı geciktirme, kalp hastalıkları, kanser, katarakt, alzheimer, solunum sistemi ile mide bağırsak ülserlerinin oluşumunu engelleyebilme özelliğine sahiptir. Apiterapik ürünler hastalık oluşturan pek çok bakteri ve mantarların yok edilmesinde ve hijyen oluşturmada önemlidir. Bu yüzden enfeksiyonların tedavi edilmesinde de kullanılırlar. Özellikle solunum yolu hastalıklarına, mide ve yemek borusunda gastrit, reflü ve ülserler oluşmasına neden olan bakterilerin tedavisinde ve ayrıca ağız ve diş sağlığının korunmasında etkilidir. Bu ürünler, yara ve yanıkların iyileşmesine iyi gelmekte, merkezi sinir sistemini yavaşlatan, ağrı kesici etkiye, psikiyatrik etkinliğe sahiptir.”
Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, apiterapi ürünlerinin çok değerli olduğunu, her yıl önemli miktarda arı sütü, polen, propolis, arı zehri gibi milli servet niteliğindeki arı ürünlerinin yeterince değerlendirilmediği için heba olduğunu da sözlerine ekledi.