Yüzme Değil Tedavi Havuzu

Bilimsel Çalışmalar
Suyun kaldırma kuvvetinin tedavi edici özelliği artık tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılıyor.Suyun, birçok hastalığın tedavisindekullanıldığı uzun yıllardır biliniyor. Artık felçli, ameliyatlı ve...
EMOJİLE

Suyun kaldırma kuvvetinin tedavi edici özelliği artık tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılıyor.Suyun, birçok hastalığın tedavisindekullanıldığı uzun yıllardır biliniyor. Artık felçli, ameliyatlı ve trafik kazası geçiren hastaların tedavisinde de etkili.

Pendik’teki Bölge Hastanesi’nde, hidroterapistler (su içinde fizik tedavi uygulayan kişi) hastaları havuzda tedavi ediyor. Havuzda tedavi fikri, eklem kısıtlılıklarının ve kaybedilen adale gücünü yeniden kazanılması için suyun kaldırma kuvvetinden yararlanılabileceği düşüncesiyle oluşmuş.

Suyla tedavi Türkiye’de yaygınlaşırken geçtiğimiz aylarda Pendik Bölge Hastanesi’nde büyük bir tedavi havuzu açıldı. Hastanenin Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Turgut Göksoy, suyun mucizevî gücünü kullanmak istediklerini söylüyor. Göksoy’a göre egzersiz, eklem ve hareket sistemi rehabilitasyonun olmazsa olmazı.

Ancak egzersiz yapmaya çalışırken dışarıdaki ortamda bazı kaslarımız hareket etmekte zorlanıyor. Hâlbuki aynı hareket yerçekiminin olmadığı bir ortamda kolaylıkla yapılabilir. Suyun kaldırma kuvveti olduğu için el, kol, ayak suda rahatça hareket ettirilebiliyor.

Kimler havuz tedavisi görebilir?

Suyun fizik tedavide kullanılması, tıbbının en iyi olanaklarından biri aslında. Su, peş peşe devam eden hareketleri kolaylaştırıyor. Düşme, çarpma ve hasarları iyileştiriyor.

Havuzda fizyoterapi, nörolojik ve ortopedik tüm hastalıkların tedavisine yardımcı oluyor. Sağ tarafı ya da sol tarafı felçli hastalarda, trafik kazası geçirenlerde, suda iltihap riski olmayanlarda, bel fıtığı operasyonu geçirenlerde, protezli hastalarda bu tedaviye başvurulabiliyor.

Bölge Hastanesi’nde, belinden aşağısı hiç tutmayan hastaları bile havuza almayı sağlayan bir cihaz bulunuyor. Bu cihaz, dengeyi sağlamada, ayakta ve oturmada zorluk çeken hastalar için kullanılıyor.

Yaralarının kapanmış olması yeterli, bir parça hareket edebilirse havuzda tedaviye cevap vermesi mümkün oluyor. Hastaya korse giydirilerek cihaza bağlanıyor. İncitmeden havuza indiriliyor. Bacakları ve kollarının çalışması için yavaşça hareket yaptırılıyor.

Havuz tedavisi, anne adaylarının da suda hareket ederek rahatlamasını sağlıyor. Kaslarını yumuşatıyor, harekete geçiriyor. Obezite sorunu yaşayan hastalar ise yerçekimine karşı sıkıntılı oldukları için çok çaba sarf etmeden, kalp sıkışması yaşamadan stressiz bir şekilde zayıflayabiliyor.

Devamlılık önemli

Havuz tedavisinde, yürüme eğitimi, tutunarak hareket eğitimi, sırt güçlendirme, kol çalıştırma ve yüzme eğitimi veriliyor. Aslında hastanın neye ihtiyacı varsa o konuda yardımcı olunuyor.

Ancak tedaviyi yarım bırakmamak önemli. Prof. Dr. Turgut Göksoy, rehabilitasyonda en önemli meselenin devamlılık olduğu konusunda uyarıyor. Hastanın suyla tedavi görmesi için kendisini üşütmeyecek, temiz bir suda olması önemli ama her gün belli aralıklarla harekete devam etmesi gerekiyor.

Hastanede havuz terapisi, en az on beş seans yani yaklaşık üç ay sürüyor. Tedavi süreci; hastalığa, kişiye, morale, performansa ve devamlılığa göre değişiyor.

‘Tedavinin faydasını gördüm’

Tuncer Karaca, 40 yaşında bir şoför. Geçtiğimiz mayıs ayında bel fıtığı ameliyatı olmuş. Ayakta durmakta güçlük çekiyor. Dışarıda yürüyemiyor. Ameliyattan dört gün sonra normal fizik tedaviye başlamış. On gün sonra ise havuz tedavisine. Şimdi her ikisini birlikte görüyor.

Havuz çalışmalarında, dışarıda zorlandığı egzersizleri daha rahat ve daha uzun süre yapma olanağı bulduğunu anlatıyor. Havuz içindeyken rahatlıkla yürüyebiliyor mesela. Bir hidroterapisti, bir de fizyoterapisti var. Kendisine özel tedavi uygulanmasından gayet memnun. Sonuç aldığını söylüyor.

Zaman