Alan "Turşu oldukça tuz oranı yüksek bir gıdamızdır. Özellikle yüksek tansiyon ya da böbrek rahatsızlıkları bulunan hastaların bundan kaçınmalarını istiyoruz. Bunun tüketiminin fazla olduğu kişilerde, mide kanserine yakalanma riski fazladır. Bu nedenle de bunu ölçülü kullanmalarını tavsiye ediyoruz. Tuzun kendisi mide kanseri riskini zaten tetikliyor. Turşu da aşırı tuz barındırdığından dolayı mide kanseri riskini tetikliyor" dedi.
Ülkemizdeki en büyük problemlerden birinin aşırı tuz alımı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Alan, tuzun yanlış tüketiminin bir çok ciddi hastalıklara yol açtığını söyledi.
Prof. Dr. Alan, "Tuz insan vücudu için çok faydalı bir materyal olmakla beraber, yanlış tüketimi sonucunda çok tehlikeli sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bunların başında, kalp damar hastalıkları, yüksek tansiyon, böbrek rahatsızlıkları geliyor. Çok fazla bilinmeyen bir diğer husus da, tuz alımı kanser riskini 4 kat daha fazla tetiklemektedir. Ülkemizde de özellikle son yıllarda mide bağırsak kanseri sayısında da çok fazla bir artış gözlenmektedir. Bunun sebeplerinden biri de şüphesiz aşırı tuz alımı çünkü sanayileşmekte olan ülkelerin çok büyük bir problemi bu. Bir kişinin normal tuz ihtiyacı günlük 5-6 gram iken ülkemizde bu oran 15 grama kadar çıkıyor. Bunu Avrupa’daki ülkelerle kıyasladığımızda bizdeki oran çok çok yüksektir. Özellikle bu tip hastalar karşımıza kontrolsüz yüksek tansiyon, kalp damar hastalıkları, böbrek hastalıkları ve tabi en çok korktuğumuz konu da kanser ile yüz yüze geliyoruz" diye konuştu.
Aşırı tuz tüketiminin mide kanseri riskini 4.2 kat kadar daha fazla tetiklediğine dikkat çeken Prof. Dr. Alan, ülkenin damak tatlarından olan peynir, zeytin ve turşu gibi gıdaların bu riski çok daha fazla tetiklediğini kaydetti.
Prof. Dr. Alan, "Ülkemizde vazgeçemediğimiz damak tatlarımızdan biri turşudur. Bir diğeri peynir diğeri ise zeytindir. Sofralarımızda özellikle peynir zeytin olmazsa olmazlardandır. Bunlarda da tuz içeriği oldukça yüksektir. Özellikle zeytinde. Bu gıdaları kullanmadan önce bir müddet suda bekletmelerini öneririz. Bu şekilde içeriğinde tuzu azaltmış olacaktır. Zaten turşu oldukça tuz oranı yüksek bir gıdamızdır. Özellikle yüksek tansiyon ya da böbrek rahatsızlıkları bulunan hastaların bundan kaçınmalarını istiyoruz. Bunun tüketiminin fazla olduğu kişilerde, mide kanserine yakalanma riski fazladır. Bu nedenle de bunu ölçülü kullanmalarını tavsiye ediyoruz. Tuzun kendisi mide kanseri riskini zaten tetikliyor. Turşu da aşırı tuz barındırdığından dolayı mide kanseri riskini tetikliyor" şeklinde konuştu.
Halk arasında işlenmemiş tuzların daha sağlıklı olduğu yönünde yanlış bilgiler olduğunu aktaran Alan, sağlıklı olan tuzun işlenmiş iyotlu tuzlar olduğunu ifade etti.
Alan, "Hastalarımıza genellikle işlenmiş tuz tavsiye ediyoruz. Kaya tuzu gibi işlenmemiş tuzlar iyot içermediği için, cücelikten zeka geriliğine kadar bir takım hastalıklara neden olabiliyor. Bu yüzden biz sofra tuzu kullanmalarını istiyoruz hastalarımızın. Bunun dışında diyet yaparken bazen yanlış bir kullanım var. Biz günlük tuz alımını sıfırlayın demiyoruz. Tuz faydalı bir element ama fazla miktarda tüketildiği zaman hastalıklara neden olabiliyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye gazetesi